Tayyar, "Erzurum'da bundan sonra ne olacaksa olsun, bölgede bir tane terör soruşturmasını yürütecek savcı kalmadı. Hükümet yine bloke etsin ve Erzurum'a yeni savcı atanmasın o zaman" diye konuştu.

Tayyar, Adalet Bakanlığı Müsteşarının HSYK toplantısına katılarak karar alınmasını sağladığını söyledi. "Bilindiği gibi HSYK toplantısında Adalet Bakanı katılmadığı zaman Adalet Bakanlığı Müsteşarı başkanlık yapıyor. Müsteşar da katılmazsa HSYK karar alamıyor.'' dedi. Müsteşarın HSYK toplantısına katılmaması halinde bu kararın hukuken alınamayacağını, konunun gündeme bile getirilemeyeceğini ifade etti.


Kapatma Dosyası Hazır, Zamanlamayı Bekliyorlar!

Seçim İle Giderse, Uğraşmayalım!


Hükümet için Kapatma davası ile ilgili tüm hazırlıkların bittiğine dikkati çeken Şamil Tayyar; ‘' Seçim ile kendi kendine giderse, uğraşmaya gerek yok'' şeklinde düşünüldüğünü söyledi. ‘'Sandıkta başarılamayacak olanın, masa başındaki tüm hazırlıkları tamamlandı, beklemede'' diye konuştu.

Hukuksuzluk Meşrulaştırılmıştır!

İstenirse Oluyormuş Demek ki!


Erzurum Özel Yetkili savcılardan 5'inin birden görevden almasına ilişkin kararı eleştiren Tayyar, ‘' HSYK önyargılı ve ideolojik bir yaklaşım sergilemiştir. Yapılan iş yanlıştır. Hükümet tarafından da hukuksuzluk resmen meşrulaştırılmıştır.Ergenekon savcılarından Zekeriya Öz içinde benzeri bir durum söz konusu olduğunda hükümet, görevden almaya ilişkin toplantıya hem Bakanı hem de müsteşarı ile katılmayarak önleyebilmişti. Demek ki, istenirse bloke edilebiliyormuş'' dedi.

Beyinlerini Bir Yere Kiralamayanlar Beni Anlar!

‘AKP adamı, hükümet kalemi ‘ şeklindeki söylemlere de karşılık veren Star Gazetesi Yazarı Şamil Tayyar, ‘' Hükümet 5 kelle verdi başlıklı yazımda da hükümet için düşündüklerimi açıkça belirterek, gerekli eleştirilerde bulundum. Demokrasi bir tahammül rejimidir. Birbirimize tahammül etmeyi öğrenmeliyiz Beyinlerini bir yere kiralamayanlar ve önyargıdan kurtulanlar beni anlar. Türkiye geleceğini AB'den geçirecek, temel hak ve özgürlüklere doğru atılacak her adım ve kararın arkasındayım. Ergenekon, çeteleşme ve mafya için de ister siyasi olsun ya da ucu nereye dayanırsa dayansın şeffaflıktan yana olduğumu söylemek isterim. Özgürlüklerden yana sekte olabilecek her taraf için CHP, AKP hiç fark etmez, tavrım açık ve nettir. '' diye konuştu.


Tayyar, kalemini doğrular ve gerçekler için kullandığına işaret ederek, Deniz Baykal için de manşet olabilecek bir açıklama yayınlamak istediklerini söyleyerek, ‘' Bir yıl boyunca Sayın Baykal için özgürlüklere ilişkin bir söylem ve açıklama aradık. Yok, bulamadık'' sözlerini kaydetti.

Niye Basın Kanunu Var O Zaman!

Karşılıklı Menfaat Yapısının Kırılması Lazım!


‘'2 yıl önce yazdığım, zaten iddianamede olan bir yazımdan dolayı hakkımda açılmış dava söz konusu. Benim durumum doğrudan basın kanununa göre değerlendirilmesi gerekirken, TCK asli kanunlarına göre yargılanmaktayım. Niye basın kanunu var o zaman. Türkiye'nin acil evrensel olan, Avrupa standartlarına uygun, özgürlükleri kapsayan bir anayasa değişikliğine ihtiyacı var. Ama bu karşılıklı menfaat yapısının da kırılması ve HSYK ile Yargıtay, Danıştay arasındaki üye seçiminin, al gülüm ver gülüm şeklinde olmasının son bulması gerekir '' diye konuştu.

Askeri Vesayet Sona Erecek!

Belli tarafların etkisi altında kaldığını söylediği hukuk üzerinden genel hükümlerin verilmesinin artık son bulması gerektiğine işaret den Tayyar; ‘'Askeri vesayet sona ermeli. Bürokrasi cumhuriyeti yıkılmalı. Milletin cumhuriyeti kurulmak üzere'' açıklamasında bulundu.