Bursa'da eski Vakit Gazetesi yazarı Hüseyin Üzmez'in cinsel istismar suçundan mahkum olduğu davada mağdur B.Ç.'nin 16 yıl hapis cezasına çarptırılan annesi Livaze Ç. geçen hafta cezaevinde yaşamını yitirdi. Olayın ardından Livaze Ç.'nin eşi Bekir Ç.'nin bir gazeteye yaptığı açıklamada, eşinin ölümünden kızının avukatını sorumlu tutmasını, Bursa Barosu kınadı.
Bursa'da 2008 yılı nisan ayında 14 yaşındaki kızı B.Ç.'ye tecavüzle suçlanan Hüseyin Üzmez, yargılandığı davada, ruh sağlığını bozacak şekilde cinsel istismar suçundan önce 13 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıldı. Yargıtay'ın hürriyeti tehdit suçundan beraat kararını bozması sonucu yeniden görülen davada, Hüseyin Üzmez bu suçtan da 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası çarptırıldı.

Mahkemenin ilk kararında beraat eden B.Ç.'nin annesi Livaze Ç. yeniden yargılamada 'küçük yaşta kız çocuğunu fuhşa teşvik' suçundan 13 yıl 5 ay 7 gün, 'hürriyeti tahdit' suçundan ise 3 yıl 1 ay 15 gün olmak üzere toplam 16 yıl 6 ay 22 gün hapis cezasına mahküm oldu. Tutuklanarak cezaevine gönderilen Livaze Ç. geçen hafta koğuşunda rahatsızlanarak yaşamını yitirdi.

Olayın ardından bir gazeteye konuşan B.Ç.'nin babası Bekir Ç., eşinin ölümünden kızının avukatının sorumlu olduğunu söyledi. Bekir Ç.'nin bu sözlerinin üzerine Bursa Barosu bir açıklama yaparak Bekir Ç.'nin sözlerini kınadı. Basın toplantısıda konuşan Bursa Barosu Başkanı Ekrem Demiröz yapılan haberlerde "Eşimi kızımın avukatı öldürdü" diye başlıklar atıldığını hatırlatarak, "Yayınlanan bu haberde meslektaşımızın ismi açıkça yer almasına rağmen, bu ifadeyi kullanan kişiden Bekir Ç. diye bahsedilmesi ve avukata cevap hakkı tanınmadan bu şekilde bir başlık atılması mesleğimizin sürdürülebilirliğine yapılan açık bir saldırıdır" dedi.

"CMK KAPSAMINDA GÖREVLENDİRİLDİ"

B.Ç.'nin avukatının Bursa Barosu Çocuk Hakları Komisyonu üyesi olması sebebiyle dosyada mağdur çocuğun avukatı olarak CMK kapsamında görevlendirildiğini ifade eden Demiröz, "Malum dava dosyasında mağdur çocuk B.Ç 'yi cinsel yönden istismar eden ve bu istismara sebep olanların yargılanıp hüküm giydikleri tüm kamuoyu tarafından bilinmektedir. Meslektaşımız tamamen meslek kurallarına ve yasalara uygun davranarak merhum Livaze Ç'nin kızı B.Ç'nin yani 'cinsel istismara uğrayan bir çocuğun' haklarını herkese rağmen savunmuş, bu görevi yaparken de 'çocuğun yüksek yararı' ilkesinden ödün vermeyerek görevini de en iyi şekilde yerine getirmiştir. Livaze Ç., malum dosyada sanık sıfatıyla yargılanmış, yargılama neticesinde suçun sabit olduğu mahkemece karar altına alınmış ve bu karar da Yargıtay onayından geçerek kesinleşmiştir. Bu yargılama içerisinde meslektaşımız sadece görevini yerine getirmiştir" diye konuştu.

"YAPILAN BİR SALDIRI VE YARGISIZ İNFAZDIR"

B.Ç.'nin avukatının isminin haberde geçmesinin Bursa Barosu'na ve savunma görevlerini yapan tüm avukatlara yapılan bir saldırı olduğunu iddia eden Demiröz, "Savunma mesleği kutsaldır ve bu şekilde yeterince araştırılmadan ve tiraj kaygısı ile basınına malzeme yapılması son derece yanlıştır. Bursa Barosu meslektaşımızın sonuna kadar arkasındadır" dedi.