Kandıra F Tipi Cezaevi'nde yatan Alaattin Çakıcı, el yazısıyla Adalet Bakanı Sadullah Ergin'e bir mektup yazdı ve avukatı Mehmet Barış Yaya aracılığıyla fakslattı.

Avukat Yaya, Çakıcı'nın bakanlığa hitaben daha önce yazdığı dilekçesindeki ifadeleri nedeniyle Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talebi üzerine soruşturma açıldığını belirtti.

Çakıcı'nın, cezaevindeki duyumlarıyla ilgili de bilgi verdiğini belirten Yaya, Adalet Bakanı Sadullah Ergin'e yazmış olduğu mektupta "Beni öldürecekler" diye bir ifadenin bulunmadığını söyledi ve içeriğiyle ilgili şu bilgileri verdi:

"20. 02.2012 tarihinde müvekkilim Alattin Çakıcı'nın Sayın Adalet Bakanı'na yazmış olduğu 5 sayfalık mektubun içeriğinde, cezaevine parçalar halinde silah sokmak isteyenler yakalanınca, müvekkilim cezaevi birinci müdürlüğüne küfür içerikli dilekçe yazıyor. Dilekçesinde 'Bu silah benim için mi cezaevine sokuluyor?' diye soruyor.

Aynı günün akşamı, Kocaeli Başsavcı Vekili, Kocaeli Cezaevi Savcısı, Kurum Birinci Müdürü ve Cezaevi Serbaşmemuru müvekkilimin yanına gelerek onu cezaevi müdürünün mahkumlarla görüş yaptığı yere götürüyorlar. Cezaevi kemeralarından bu durum bellidir. Orada müvekkilim, 'Bugün yazdığım küfür içerikli dilekçemle ilgili ifademi mi almaya geldiniz?' diye soruyor. 'Hayır ifade almaya gelmedik, bu cezaevine silah sokulma girişimini basına sızdırmayın. Bu işi araştırıyoruz' diyorlar. Müvekkilim de 'Siz kendi içinizdeki adamlara dikkat edin, onlar sızdırmasın' diyor."

"Hakaret etmedim"

Avukat Yaya, Adalet Bakanlığı'nın talimatlarıyla Alaattin Çakıcı hakkında hakaret ettiği iddiasıyla açılan soruşturma neticesinde, müvekkilinin Adalet Bakanı'na yazdığı mektupta bu silah olayından bahsettiğini de belirterek şöyle devam etti:

"Ayrıca Adalet Bakanlığı tarafından hakaret iddiasıyla açılan soruşturmaya konu cümle 'Nefsini adalet duygusunun üzerinde her kim üstün tutuyorsa beynindeki ana sütünden şüphe etmemek onursuzluktur. Sayın Bakanım, lafımın yine arkasındayım. Size asla hakaret etmedim. Lütfen sakın yanlış anlamayın. Size 'Sadullah ağa' diye hitap etmiş olsam o hem size hem devlete hakarettir. Ben devletime hakaret edecek kadar şerefsiz değilim. Makamınıza saygı duymak zorundayım. Ama sivil kimliğinizi sevmiyorum. Sevmek zorunda da değilim' şeklindedir."




(DHA)