20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü münasebetiyle İHA’ya konuşan Avukat Zahide Deniz, 20 Kasım 1988 günü Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin kabul edildiğini anımsatarak, “1900’lü yılların başında çocuklar ve kadınların mağduriyetlerine yönelik çalışmalar yapılmaya başlanmış. Ancak 1. Dünya Savaşı’nın çıkmasıyla bu çalışmalara ara verilmiş, savaş bittikten sonra savaşlardan en çok mağdur olanların özellikle çocuklar olduğuna karar verip, Milletler Cemiyeti bir çalışma yapmış, çocuk hakları bildirisi yayınlanmış, 1. Dünya Savaşı yüzünden ne bildiri işlevliğini devam ettirmiş, ne de çocukların mağduriyeti son bulmuş. 2. Dünya Savaşı’ndan sonra Birleşmiş Milletlerin kurulması ve çocukların mağduriyetine yönelik evrensel barışın sağlanması için öncelikle çocukların haklarına yönelik karar verilip, bugünlere gelmiş” diye konuştu. 

Çocukların belli bir yaşa gelene kadar kendi haklarının ne olduğu konusunda bir iradeye sahip olmadıklarını ifade eden Kayseri Barosu Çocuk Hakları Komisyonu’ndan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Zahide Deniz, şunları söyledi: “Çocuk hakları ile ilgili özellikle belirtmek istediğim bir husus var. Kanunen 0-18 yaş aralığını biz çocuk olarak tanımlıyoruz. Çocuk Hakları Sözleşmesi de bu şekilde tanımlıyor. Çocuklar belli bir yaşa gelene kadar kendi haklarının ne olduğu konusunda bir iradeye sahip değiller. Çocuk haklarının çocuklar tarafından bilinmesinden ziyade yetişkinler tarafından bilinmesi, saygı duyulması ve savunulması gereken bir hak grubu olduğunu özellikle belirtmek istiyoruz.” 

“Çocuklara karşı işlenen suçlar ve çocuk suçluların da arttığı bir dönemdeyiz” 

Av. Deniz, toplumun farkındalık düzeyinin artırılması gerektiğini savunarak, “Son dönemlerde özellikle çocuklara karşı işlenen suçlar ve çocuk suçluların da arttığı bir dönemdeyiz. Ancak bu kayıtlara geçen istatistiki verilerle sağlanmış olan artış değil, henüz kayıtlara geçmemiş, belki de bir çok kültürde bir çok ailede suç olarak görülmeyen o kadar çocuk ihlali hakkı var ki öncelikle bunun önüne geçmek için çalışmalar yapmak zorundayız. Bu sebeple de bunların önüne geçmek için çalışmaların temelinde de büyüklerin bilinçlenmesi, toplumun bu konuda farkındalık düzeyinin artırılması gerektiğini savunuyoruz” şeklinde konuştu. 

Deniz konu ile ilgili sözlerini şöyle noktaladı: “Aydınlık ve güzel yarınlar için mutlaka çocukların aydınlık ve güzel günlerde büyümesi gerekiyor. Çocuk ve insan haklarının yapılmadığı nice güzel günler diliyorum.”  (İHA)