Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi öncesinde, yüksek yargı üyelerinin görevini sona erdiren yasa görüşmeleri sırasında protesto için cübbesini Danıştay binasındaki odasının camına asan eski Danıştay üyesi Bülent Olcay'ın, FETÖ üyeliğinden yargılandığı davada sağlık durumu nedeniyle tutuksuz yargılanmak üzere tahliyesine karar verildi.

FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sonrası meslekten ihraç edilen ve tutuklanan Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay ile Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) üyelerinin yargılanmasına devam edildi.

İlk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesince, Yargıtay ek binadaki salonda görülen duruşmaya, cezaevinde sportif faaliyet sırasında düşerek kolunu, bacağını ve kalçasını kıran eski Danıştay üyesi Olcay katılamadı. Olcay'ı duruşmada avukatı temsil etti.

Duruşmada sanık hakkında ifade veren tanıklar dinlendi.

Eski Danıştay üyesi Vahit Bektaş, sanığı birlikte İdari Dava Dairelerinde görev yaptıkları dönemde yakından tanıdığını söyledi.

Olcay'ın hiçbir toplantıda söz almadığını ve konuşmadığını anlatan Bektaş, yüksek yargı üyelerinin görevini sona erdiren yasa görüşmeleri sırasında cübbesini odasından sarkıttığını, daha sonra odasının kapısına "Hırsızlara her şey caiz" yazılı kağıt astığını hatırlattı.

Bektaş, örgütün bu tür aleni eylemleri desteklemediğini, daha sinsi yöntemleri benimsediğini belirterek, örgütün bundan hoşlanmadığını düşündüğünü ifade etti.

Olcay'ın kendisine sohbetlere davet edildiğini ancak katılmadığını söylediğini aktaran Bektaş, İstanbul'da FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in bir dershanedeki odasına yapılan ziyarette sanığın bulunup bulunmadığını hatırlamadığını söyledi.

Eski HSYK Başkanvekili Ahmet Hamsici ise sanığı 2012 ya da 2013'te Danıştay'daki bir resim sergisinde gördüğünü, Bülent Çiçekli'nin teklifiyle odasına gidip ziyaret ettiklerini kaydetti.

HSYK'daki görevinin sona ermesinin ardından Danıştaya gittiğini ve burada ara ara sanığı gördüğünü anlatan Hamsici, Olcay'ın dünya görüşünü bilmediğini dile getirdi.

Polis Akademisinde 2005'e kadar okutman olarak görev yapan Nihat Demirbüken de sanıkla ilgili tanıklık yaptı.

Demirbüken, Polis Akademisine 1984-88 arasında 40 akademisyen alındığını, bunlardan 33'ünün FETÖ kontenjanından geldiğini söyledi. Sanığın bu isimler arasında yer aldığını ifade eden Demirbüken, bu kişilerden bir grubun örgütün emniyet imamı Kemalettin Özdemir tarafından yurt dışına gönderildiğini kaydetti.

Bu kapsamda İngiltere'ye giden sanıkla döndükten sonra tanıştığını belirten Demirbüken, Olcay'ın yurt dışından dönmesinin ardından araştırma görevlilerinin abisi olduğunu anlattı.

Olcay'ın örgüt üyelerinin katıldığı bir toplantıda, örgüt elebaşı Gülen ile 1986'da tanıştığını, birlikte Isparta ve Antalya'ya gittiklerini, Burdur yol ayrımında ayrıldıktan sonra Gülen'in tutuklandığını, kendisinin de stajyer hakimlikten ihraç edildiğini, daha sonra Polis Akademisine girdiğini anlattığını öne sürdü.

İngiltere'de ve döndükten sonra Polis Akademisinde gruplaşma içine girdiği gerekçesiyle örgütün Olcay'dan abiliği alarak bir başka isme verdiğini söyleyen Demirbüken, kendisinin ise bu yapıyla irtibatını 2003'te kestiğini, 2005'te de emekli olduğunu söyledi.

Daha sonra söz verilen sanık Olcay'ın avukatı Gizem Anamurluoğlu ise tanığa sanığın örgüt elebaşı Gülen ile irtibatını anlattığını iddia ettiği toplantının hangi tarihte gerçekleştiğini sordu. Avukat Anamurluoğlu, müvekkilinin o tarihlerde yurt dışında olduğunu, soruyu bu nedenle sorduğunu belirtti.

Demirbüken, bunu notlarına bakarak söyleyebileceğini, söylediklerinin doğru olduğunu, yemin altında ifade verdiğini kaydetti.

Avukat Anamurluoğlu, diğer tanıkların beyanlarının soyut olduğunu, somut bilgiye dayanmadığını bu nedenle delil olamayacağını savunurken Demirbüken'in ifadeleriyle ilgili müvekkiliyle görüştükten sonra savunma yapmak istediğini belirtti.

Müvekkilinin cezaevinde sportif faaliyet sırasında yaşadığı kaza nedeniyle kolu, bacağı ve kalçasının kırıldığını anlatan Anamurluoğlu, Olcay'ın hastanede tedavi gördüğünü, uzunca bir süre kişisel ihtiyaçlarını gideremeyecek durumda olduğunu, cezaevinde bu şekilde bakımının mümkün olmadığını söyledi ve sağlık durumu nedeniyle tahliyesini istedi.

Verilen aranın ardından toplanan mahkeme heyeti, sanığın sağlık durumu nedeniyle tutuksuz yargılanmak üzere tahliyesine karar verdi. Duruşma 24 Ocak'a bırakıldı.

Cübbesini pencereden sarkıtmıştı

Polis Akademisi Güvenlik Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi iken 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından Danıştaya üye seçilen Olcay, 2005-2009 yılları arasında TÜBİTAK Başkan Danışmanlığı görevini yürütmüştü. Olcay'ın darbe girişiminin ardından o dönemde TÜBİTAK'taki cemaat kadrolaşmasını organize ettiği de iddia edilmişti.

FETÖ'nün yargıdaki etkinliğini kırmak amacıyla yüksek yargı üyelerinin görevlerini sona erdiren 6723 sayılı Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un görüşmeleri sırasında Danıştayda bir üye cübbesini binadan sarkıtmıştı.

Olaydan sonra cübbeyi kendisinin sarkıttığını açıklayan Olcay, ayrıca odasının kapısına, "Giderken odamı boşaltmayacağım. Hırsızlara her şey caiz." yazılı bir kağıt asmıştı. (AA)