DP Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek ve Başkanlık Divanı üyeleri, göreve gelmelerinin ardından 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'i Güniz Sokak'taki evinde ziyaret etti.

Zeybek, Demokrat Parti'nin yeni seçilen genel başkanı ve heyeti olarak Demirel'e saygılarını sunmaya geldiklerini ifade ederek, "Ben kaymakamlık mesleğine sizin Başbakan olduğunuz dönemde başladım. Sonra sizin yine Başbakan olduğunuz bir dönemde müsteşarlık görevi yaptım ve tüm bunlardan çok daha değerli olan benim için, sizin yanınızda 4 yıl başdanışmanınız olarak görev yaptım. Sizin yalnızca bir devlet adamı değil, devlet ve siyaset filozofu olduğunuzu ifade ettim, bunlar benim samimi fikirlerim. Sizin oturduğunuz yerde oturmaktan tabiî ki heyecan duyuyorum ve adaylık konuşmamı yaptığım zaman da söylediğim gibi böyle bir imkanı bana verdiği için Cenâb-ı Hakk'a hamdü senâ ediyorum" diye konuştu. Zeybek, her zaman Demirel'in icraat yolunu ve siyasi fikirlerini takip edeceklerini belirterek, "Her zaman da sizin rehberliğinize ihtiyacımız olduğunu belirtmek istiyorum. Demokrat Parti'yi yeni döneminde, o büyük köklerden kaynaklanan Demokrat Parti'yi eski günlerine uygun hale getirmek için bütün gücümüzle, teşkilatımızla birlikte çalışacağımızı söz vererek ifade etmek istiyorum" dedi.
 

"Demokrat partiye oy verenler nereye gitti?"

9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ise, Demokrat Parti'nin 15 Ocak'ta yapılan kongresinin "bütünleşmenin iyi bir sembolü" olduğunu belirterek, "Sizden görev beklenmesinin sebebi bu misyonun hala ayakta olmasıdır. Siz şimdi çok önemli bir görevi devraldınız, sorumlu bir görevi devraldınız. Herkes size bakıyor acaba bunlar ne yapacak diye. Ben inanıyorum çok güzel şeyler yapacaksınız çünkü dün yüzde 50'nin ve yüzde 45'in üzerinde oy almış siyasi partiler Demokrat Parti'dir, Adalet Partisi'dir, Anavatan Partisi'dir. Bu insanlar nereye gitti, yani bu üç partiye oy veren insanlar nereye gitti? Bunların çolukları çocukları nereye gitti? Bir siyasi partinin geçmişi teminatıdır, onun için gelecek için ümit vermeniz lazım" diye konuştu.
 

"Yargıyı düzeltiyoruz diye, siyasallaştırmak yanlıştır"

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Demirel, başkanlık sistemi ve çağdaşlaşma tartışmalarının hatırlatılması üzerine, "Arkadaşlar onları önümüzdeki yıllarda tartışacaklar. Başkanlık sistemini de tartışacaklar, demokrasiyi de tartışacaklar. Onların sahipleri burada" dedi.

Demirel, Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay'ın yapısının değiştirilmesine ilişkin yasal düzenlemelere ilişkin bir soru üzerine ise şunları kaydetti:
"Bunlar tartışılmaya devam edecek. Türkiye'nin sıkıntıları var, Türkiye'nin yönetim sıkıntısı var. Türkiye yönetilemiyor. Türkiye'deki tartışmaların büyük bir kısmı bundan ileri geliyor. Türkiye'nin aslında büyük bir idari reforma ihtiyacı var, hukuk reformlarına ihtiyacı var. Türkiye bu reformları yapmadığı sürece, topyekün daha iyi yönetimi önüne koymadığı sürece bu sıkıntılar gitmez. Türkiye'nin yargıda sıkıntısı var. Adalet mülkün temelidir tamam, yalnız dağıtılmayan adalet adalet değildir. On senedir bitmeyen mahkeme olmaz, buna Türkiye Cumhuriyeti çare bulmalıdır. Yargı hem adil, hem de bağımsız olacaktır. Adaleti düzeltiyoruz diye, yargıyı düzeltiyoruz diye aslında yargıyı siyasallaştırmak da yanlıştır. Bugünkü çalışmalar yargıyı siyasallaştırmak istikametli olmamalıdır. Yargıyı daha iyi işler hale getirme ve adaleti daha çabuk tercih edilen hale getirme istikametinde olunmalıdır."
 


ANKA