Taksim'deki ağaçlar sökülmesine ve AVM yapılmasın amacıyla başlayan gösteriler son 3 gündür çok farklı bir siyasi mecraya yöneldi.

Başlangıçta sadece barışcıl gösteriler içeren eylem, süreç içinde siyasi iktidarı cebir yoluyla devirmeye vardı. Taksim'den, Cumartesi gecesi polisin çekilmesi sonrasında, bazı gösteriler bir çok kamu aracını yaktı, işyerleri zarar gördü. Pazar günü ise yine gece saatlerinde yurdun bir çok yerinde gösteriler yapıldı. Sadece Kızılay'da dün gece 500 kişi gözaltına alındı.

Ankara'daki Başbakanlık binasına girme çabaları, Dolmabahçedeki Başbakanlık ofisinin taşlanması, Ak Parti İzmir ilçe binasının yakılması, bir çok sokakta polisin taşlanması, sokaklara bariyer kurulması, kamu araçlarına ve işyerlerine zarar verilmesi gibi görüntüler yaşadığımız olayların geldiği boyutu göstermesi açısından önemlidir.

Kim haklı kim haksız değerlendirmesi yapmıyoruz. Polis şiddetini masum gösterme çabası da içinde değiliz. Ancak, ortaya çıkan fotoğraf Türk Ceza Kanununa göre, "hükümeti cebir ve şiddet yoluyla ortadan kaldırmak veya görevini yapamaz duruma düşürmek" suçunu içermektedir. Bu suçla itham edilecek kişiler "ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla" yargılanır.

İŞTE TÜRK CEZA KANUNUN İLGİLİ MADDESİ

Madde 312 - (1) Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs eden kimseye ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilir.

(2) Bu suçun işlenmesi sırasında başka suçların işlenmesi halinde, ayrıca bu suçlardan dolayı ilgili hükümlere göre cezaya hükmolunur.


...

657'YE GÖRE MEMURLUKTAN ÇIKARILMA NEDENİ

Madde 125- E/a) İdeolojik veya siyasi amaçlarla kurumların huzur, sükun ve çalışma düzenini bozmak, boykot, işgal, kamu hizmetlerinin yürütülmesini engelleme, işi yavaşlatma ve grev gibi eylemlere katılmak veya bu amaçlarla toplu olarak göreve gelmemek, bunları tahrik ve teşvik etmek veya yardımda bulunmak,


....


GENÇLER SOKAKTAN ÇEKİLMELİ

Yarın Cumhuriyet Savcıları bu maddeden dolayı kişiler hakkında iddianame düzenlediğinde çok ağır cezalarla karşı karşıya geleceksiniz. Açılacak davalar hem adli olarak sizleri yıpratacak hem de eğitim ve bürokratik hayatınızı sona erdirebilecektir.

Polis şiddeti ve biber gazları, kimseye özellikle de seçimlerle gelmiş bir siyasi iktidara karşı bu şekilde bir vandalizm hakkı vermez.

Bu nedenle artık kontrolden çıkmış görünen ve kim tarafından yönetildiği ve yönlendirildiği belli olmayan olayların nesnesi haline gelmeyiniz.

Kendiniz, aileniz ve ülkeniz için sokaklardan çekilin.


DEVLET SUÇLARINDA HESAPLAŞMA PRATİKLERİ