Fenerbahçe Aziz Yıldırım’ın geçtiğimiz Pazar gözaltına alınması ile başlayan süreçte, Türk futbolu tarihi günler yaşıyor. Yöneticisinden futbolcusuna, menejerinden federasyon yetkililerine kadar onlarca kişi sorgulanıyor, gözaltına alınıyor. İşin adli boyutu tüm hızıyla sürerken, tüm Türkiye’nin merakla belediği karar ise Türkiye Futbol Federasyonu tarafından alınacak. Hangi tamın küme düşeceğine, hangi yöneticinin hak mahrumiyeti alacağına TFF karar verecek. Peki burada süreç nasıl işleyecek? TFF “İddianamenin açıklanmasını bekleceyeceğiz” açıklaması yaptı. İddianame açıklandıktan sonra dosya TFF Disiplin Kurulu’nda ele alınacak. 7 kişiden oluşan kurul bir karar verecek. İtirazlar ise TFF Tahkim Kurulu’na yapılacak. Tahkim Kurulu’nun onaylanması ile cezalar kesinleşecek.

Operasyondan 4 gün önce atandı

TFF’nin sistemi hukuk sistemine benziyor. Disiplin Kurulu, yerel mahkeme; Tahkim Kurulu ise Yargıtay gibi... Son söz Tahkim’de olacak. Tahkim Kurulu’nun başında çok önemli bir isim bulunuyor. Bu kişi Yargıtay eski Başkanı Hasan Gerçeker. 40 yıllık hukuk mesleğinin ardından emekli olan Fenerbahçeli Gerçeker, şike operasyonundan tam 4 gün önce TFF Yönetimi’ne girdi. Şimdi ise tabir-i caiz yerindeyse topu kucağında buldu. İşte Gerçeker ile disiplin sürecini ve sistemin nasıl işleyeceğini konuştuk...

‘Kritik bir ortamdayız’

VATAN: Çarşamba günü seçim oldu, Pazar günü operasyon patladı. Sanki davayı kucağınızda bulmuş gibi oldunuz?

HASAN GERÇEKER: Biraz öyle oldu gibi. Sonuç olarak böyle bir olayla başlamak büyük şanssızlık. İnşallah sağlıklı bir sonuç olur. Sporu seven ve içinden gelen bir insanım. Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü Tahkim Kurulu Başkanlığı yaptım. Bu görevi de spora katkım olsun diye kabul ettim. Sonuçta Türk sporu için en iyisi için çalışacağız. Ancak kritik ortamdayız ve her şey yanlış anlaşılabilir. Bu yüzden dikkatli de olmamız gerekiyor.

‘Bu süreç çok üzücü’

VATAN: Haberi ilk aldığınızda ‘eyvah’ dediniz mi?

HG: Öğrendiğimde Kadınlar Avrupa Basket Şampiyonası finaline gidiyordum. Duyduğumda ise ‘eyvah’ demedim ama insan olarak üzülüyorsunuz. Yargılama sonucunda herşey orataya çıkacak ama bu süreç üzücü. Zaten savcı, hakim iseniz meslek hayatınız boyunca sürekli böyle üzücü olaylarla karşılaşıyorusunuz. Ayrıca kamuoyunu çok yakından ilgilendiren bir olay.

VATAN: Dava ile ilgili değişik yorumlar yapılıyor. Hatta AK Parti’nin kapatma davasıyla kıyaslanlar bile var. Sponsorlardan taraftarlığa kadar geniş bir yelpaze var. Siz bu yorumlara katılıyor musunuz?

HG: Toplum olarak insanlarımız çok duyarlı. Ayrıca kulüp tutma başka şeye benzemiyor. Çok şeyden vazgeçebilirsiniz ama kulübünüzden vazgeçemezsiniz. Taraftar olmanın toplumda çok ayrı bir yeri var. Sonuç ve süreç inşallah iyi olur.

‘Disiplinde kanaat yeterli’

VATAN: TFF’deki karar süreci nasıl olacak?

HG: TFF’de konuyla ilgili iki kurul var. Biri Disiplin Kurulu diğeri ise Tahkim Kurulu. İki kurul da 7 kişiden oluşuyor. Kurulların toplanması için 5 üyenin katılması yeterli. Konu önce disiplin kurulunda karar bağlanacak. Daha sonra itiraz olursa ise Tahkim Kurulu’na gelecek. Kurullardan karar çıkması için salt çoğunluk yetiyor.

VATAN: Disiplin cezası için kanaat yeterli oluyor. Ama ceza soruşturmasında şüpheye yer olmaması gerekiyor. Bu noktada karar için nasıl bir yol izlenmeli?

HG: Ceza yargılaması ile disiplin uygulaması arasında farklılıklar var. Ancak yine de ceza hukukunun temel ilkeleri geçerli oluyor. Dediğiniz gibi disiplin uygulamaları için kanaat yeterli. Ancak bazen öyle durumlar ortaya çıkabiliyor ki, o olayda karar verebilmek için adli yargılmanının sonucu beklemek gerekibiliyor. Bu ceza eylemlerinin niteliğine göre değişebiliyor. Bir başka ifadeyle olayına göre izlenecek yöntem değişebiliyor. Ancak disiplin uygulamalarında adli süreci beklemek gibi bir zorunluluk yok. Karar verebilmek için de belge olması gerekir. Gazete haberleri ya da dedikodular ile sonuca varamazsınız. Önce iddanamenin açıklanmasını beklemek gerekiyor.

‘Tarafsız olmak zorundayız’

VATAN: Hangi takımı tutuyorsunuz?

HG: Herkes bir takıma karşı sempati duyar. Şu aşamada böyle bir şey söylemeyeyim. Söylememe gerek yok. Çünkü disiplin de olsa sonuçta bu bir yargılama. Yargılama yapanın tarafsız olması gerekir. Hem içe hem de dışa karşı tarafsızlık bu. Duygularınızdan tamamen arınacaksınız. En baş kural budur.

VATAN: TFF’ye seçildikten sonra bu olay yaşandı. Bir pişmanlık duydunuz mu?

HG: Pişmanlığım yok. 40 yıldır bu işin içindeyim ve hiçbir zaman böyle bir duyguya kapılmadım. Bu sorumluluğu üstlenirken önünüze ne çıkacağınızı bilemezsiniz. Türkiye’nin bir çok önemli davalarına baktık. Görevimizin gereği neyse en iyi şekilde yapacağız. Sorumluluğu üstlendiğinizde, sorumluluğu yerine getirmeniz gerekir.

VATAN: Bu meslekte 40 yılı doldurduğunuz ve Yargıtay Başkanlığı’ndan emekli oldunuz. Emekli oldum yine kurtulamadım dediğiniz oldu mu?

HG: Öyleymiş ne diyelim...

Yılmaz Vural da gözaltında

Soruşturma kapsamında Teknik Direktör Yılmız Vural da gözaltına alındı. Vural, saat 10.00 sıralarında kendisi emniyete gitti. Vural’ın ise Aziz Yıldırım’ın bir telefon görüşmesi nedeniyle gözaltına alındığı ortaya çıktı. İddiaya göre Fenerbahçe-Konya maçından bir gün önce Aziz Yıldırım yöneticilerden İlhan Ekşioğlu’nu telefonla arayarak “Yarınki maçla ilgili o arkadaşla görüşün” dedi. Daha sonra İlhan Ekşioğlu bir menajeri arayarak aynı şeyleri söyledi. O menajerin de Yılmaz Vural’ı arayarak görüşmek istemesi üzerine Vural’ın gözaltına alınmasına karar verildiği öğrenildi.


ÖGE DEMİRKIRAN/VATAN