Başbakan Erdoğan'ın emekli maaş zamları ile ilgili konuşmasından satır başları şöyle;

Görüldüğü gibi 8 yılda emeklilerimizin aylıklarını yüksek oranda artırdık. Toplam enflasyonun üzerinde artışlar verdik.

Şimdi geliyorum 2011 yılındaki zam artışlarına. Önümüzdeki yıl 1 Ocak’tan itibaren,

2010’da olduğu gibi düşük aylık alanlara daha yüksek oranda artış için Ocak ayında en düşük aylıklara, en az 60 TL olmak üzere, artı yüzde 4 oranında artış yapıyoruz.

İlk altı ayda enflasyona bakılmadan, enflasyon düşük oranda çıksa dahi yüzde 4 oranındaki artış geçerlidir.

2011 yılının tamamında emekli aylıklarını yüzde 21 ile yüzde 4 oranında artırıyoruz.

Rakamsal olark söylersek, en düşük emekli aylıklarına yıllık 80 ila 91 lira arasında artış sağlıyoruz. En düşük aylık alan Bağkur tarım emeklimizin aylığı ocak ayında 371 liradan 434 liraya, temmuz ayında ise 451 liraya çıkıyor. Yani 80 lira, bir başka deyişle yıllık yüzde 21 artış yapmış oluyoruz.

SSK tarım emeklimizin en düşük aylığı 492 liradan, ocak ayında 555 liraya, temmuz ayı artışıyla birlikte 577 liraya ulaşıyor. Yıllık 85 lira artıyor.

Bağkur esnaf emeklisi aylığı Ocak ayında 511 liradan, 574 liraya, temmuz ayından itibaren 597 liraya ulaşıyor.

Emekli vatandaşımızın gözü kulağı bu salonda. 2011 yılında emekli maaşlarında yapacağımız artık miktarını açıklamadan önce kısa olarak emekli vatandaşlarımızın maaşlarıyla ilgili yaptığı düzenlemeyi hatırlatmak istiyorum.

8 yıl boyunca sadece maaşları enflasyon üzerinde artırmakla kalmadık. Onların her alanda çok daha iyi hizmetleri alabilmek için bir çok düzenlemeyi harekete geçirdik.s ağlıkta getirdiğimiz dğeişim emeklilere de büyük kolaylıklar sağladı. Hastanelerin birleştirilmesi, ilaca ulaşımda kolaylaştırılması, maaş ödemelerinde kolaylık sağladık.

Fakat ne yaparlarsa yapsınlar işte alınan neticeler halkımızın bunu yutmadığı noktasındadır. Hastanelere gittiğimiz zaman ben zaten vatandaşımın yaklaşımını görüyorum. Geçen gün İstanbul’da çok lüks bir hastaneye hasta ziyaretine gittim. Gitmişken başka bir hastaya da gittim. Bingöllü bir hastaydı. Bir emekli, bir işçi emeklisi. Varlığı itibariyle imkansızlıklar içerisinde, 300 lira kira ödeyen, eşi de var engelli. Fakat suit bir odada ameliyata hazırlanıyor. Başhekime sordum. Dürüst olarak konuşacağız. Bu hastamızdan herhangi bir para alacak mısın almayacak mısın? Tabi bana yeminle bir kuruş para burada alınmaz dediler. Tabi biz hastaya telefonlarımızı verdik. Bak para alınırsa bildireceksin.

Bizim ülkemizde bu tabloları hiç yaşadık mı? Bakın bu farklı bir olay ayrı. Ama bizim artık devlet hastanelerimizin de kaliteleri artıyor. Hakkari’nin Yüksekova’sında lüks hastanenin açılışını yaptım. Oralarda bu hastanelerde yoktu. Ama bunları bile hazmedemeyen bir siyasi anlayış var. Yani halk buralara gelmesin diye, vatandaşı tehdit eden bir anlayış var. Bunu neyle izah edeceğiz? Hani barış gönüllüsüyüz, hani insanlara tehdit yağdırmayacağız? Durum bu değil.

Emekli aylıkları bizim dönemimizde, 2002 yılına göre enflasyonun çok çok üzerinde artışlar kaydetmiş, ücretler enflasyona ezdirilmemiştir. 2002’de SSK ve BAĞKUR emeklilerimizin aylıklarına 75 ve 100 lira artış yaptık.

2010 içinde enflasyon hedefi yüzde 8 olmasına rağmen, biz emekli maaşlarına yüzde 14 ile 25 arasında zam yaptık.

Bu rakamlar özellikle önemli. 2002’den bugüne en düşük bağkur emekli aylığına yüzde 493, reel artık yüzde 184 artık yaptık.

SSK tarım emeklimizin aylığı yüzde 185 arttı reel olarak yüzde 36. SSK işçi emeklimizin aylığı da yüzde 174 oranında yani reel olarak yüzde 31 artış kaydetti. Bunlar en düşük aylıklara yapılan zamlardır.



Hürriyet