Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye'de insanların istediğini yazıp söyleyebildiğini belirtirken, kendisi ve Başbakan aleyhinde yazılmış kitaplara atıf yaptı. Söz konusu kitapların organize bir şekilde yazıldığına, bunların hâlâ piyasada satıldığına işaret eden Gül, "Gazeteciler takip edeceklerdir, düşündüklerini, gördüklerini her şeyi istedikleri gibi yazacaklardır. Bu ayrı bir meseledir. Ama bir insanın 'gazeteciyim' diye eğer başka bir suç işleme hakkı söz konusu değildir." dedi.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile konuğu Finlandiya Cumhurbaşkanı Tarja Halonen, Çankaya Köşkü'ndeki baş başa görüşmenin ardından basın mensuplarının karşısına geçti. İki lidere, ilk olarak "Ergenekon" soruşturması kapsamındaki gazeteci tutuklamalarına ilişkin sorular yöneltildi. Gül'den önce konuşan konuk Cumhurbaşkanı Halonen, sorular karşısında hukuktaki 'yasalar karşısında herkes eşittir' ilkesini hatırlattı. İfade özgürlüğünün her vatandaşın hakkı olduğuna ve basın özgürlüğünün önemine işaret eden Halonen, "Medya mensuplarının da yasalara uygun hareket ediyor olması gerekir. Mahkemelerde çalışan resmi yetkililer, savcılar, hakimler ve diğer görevliler, uzmanlık alanlarına giren bu konuları takip ediyorlardır." diye konuştu.

Gül de olup bitenleri yakından takip ettiğini, gelişmenin Türkiye görüntüsünü gölgelediğini vurguladı. Gül, şunları kaydetti: "Benim açımdan doğru olmadığı kanaatindeyim ama mahkemelerin, savcıların bizim bilmediğimiz başka bir bildikleri varsa bunun da bir an önce mahkeme süreci içerisinde ortaya çıkmasını isterim. Herhangi bir şekilde kitap yasak etmenin bugünkü Türkiye'ye hiç yakışmadığını, bağlantısı başka bir şey ise onu da bir an önce açıklamalarını ve bir an önce ortaya çıkmasını isterim. Daha da bir cümle söyleyeyim size belki biraz çarpıcı olacak. Bütün bunlar herhalde o gazeteciler ve bahsedilen kitaplar için en büyük PR çalışmaları olmuş oldu. Ama savcılar bazen önlerinde ne yazıyorsa onunla hareket etme gibi bir durumları vardır. Siyasi değerlendirme yapma durumları savcıların bazen olmuyor herhalde. Herhalde 10 bin satacak kitabı şimdi yüz binlerce sattıracaklar.''

Gündemdeki diğer konuları da değerlendiren Gül, Demokratik Toplum Kongresi Genel Başkanı Ahmet Türk'ün "Tunus, Libya ve Mısır'da özgürlük çığlıkları yükseliyor. İnanın ki bizim haykırışımız daha büyük olacak. Biz Mısır, Tunus, Libya'dan daha yüksek sesle özgürlüğümüzü isteyeceğiz." yönündeki sözlerine tepki gösterdi. Gül, "Yersiz benzetmeler. Vicdanı olan herkes bunu görür. Türkiye, Kopenhag Kriterleri'ni yerine getirmiştir. Temel insan hak ve özgürlükleri AB seviyesine gelmiştir. Türkiye bunu yapmamış olsa müzakerelere başlanmazdı. İnsaflı olunması gerekir. Türkiye'nin halen reformlar yapması, çaba göstermesi gerekir. Her gün yeni ve güzel şeyler oluyor, olacaktır. Eleştiriler, gösteriler yapabilir, bunlar kanunlar nizamlar çerçevesinde olması gerekir. Bunun tersi olan eylemler hoş karşılanmayacaktır." ifadelerini kullandı.



Zaman