Gündeme bomba gibi düşen ve ilk kez muvazzaf bir Orgenerali sanık sandalyesine oturtan Erzincan Ergenekon iddianamesi birbirinden şok belge ve bilgileri içeriyor. Ancak iddianamenin asıl bombası HSYK tarafından yeni atanan Erzurum Özel Yetkili Başsavcıvekili Taner Aksakal’ın iddianemenin sonuna düştüğü not oldu. Aksakal mahkemeden “Gizli tanıklar mahkeme tarafından ivediklikle dinlensin” talebinde bulundu.

SORUŞTURMANIN SELAMETİ İÇİN

Özel Yetkili Başsavcıvekili Aksakal iddianamenin sonuna düştüğü notta “Gizli tanıklar üzerindeki ifadelerini değiştirmelerine yönelik baskılar devam ettiğinden, soruşturma dosyasında önemli yeri olan gizli tanık delillerinin kaybolma olasılığı bulunduğundan ve mevcut delillerin şüpheliler hakkında dava açmaya yeterli şüphe oluşturduğundan yargılamanın selameti açısından büyük önem arzetmesi nedeniyle mahkemenizce bu tanıkların en kısa sürede dinlenmesi gerektiği düyünülmüştür” şeklindeki şok uyarılara yer verdi.

JANDARMA VE CHP’Lİ ERSİN BASKI YAPTI

Başsavcıvekili Aksakal’ın uyarısı, gizli tanıklara jandarma ve CHP’liler tarafından baskı yapıldığı iddilaarını gündeme getirdi. Savcı Osman Şanal’ın yetkilerinin HSYK’nın yargı darbesiyle elinden alındığı gün, Gizli Tanık Munzur, jandarma tarafından alıkonulmuş ve gece yarısı Erzincan Adliyesi’ne götürülerek, hem ifadelerini geri çekmeye hem de Savcı Şanal aleyhine tanıklığa zorlanmaştı. Jandarmanın ikna edemediği gizli tanıkların bir otel odasında CHP Milletvekili Ahmet Ersin’le görüştükleri ve Ersin’ini fadelerini geri çekmeleri için gizli tanıklara baskı yaptığı ortaya çıkmıştı.

GİZLİ TANIK DELİLLERİ ÇALINACAK MI?

İddianamenin sonundaki şok nattaki bazı ifadeler kafaları karıştırdı. Gizli tanıkların ifadelerini çekmeye zorlandığı bilinirken, Başsavcıvekili Aksakal’ın “soruşturma dosyasında önemli yeri olan gizli tanık delillerinin kaybolma olasılığı bulunduğu” yolundaki tespiti uzun süre tartışılacak gibi görünüyor. Adli emanetteki gizli tanık delillerinin nasıl kaybolacağı ya da kimler tarafından kaybedileceği merak konusu oldu. İddianamenin altındaki notun ardından Özel Yetkili Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin, gizli tanıkların ifadelerine kısa zamanda başvurması bekleniyor. 

SEÇİM ÖNCESİ DARBE 

Hakkında ‘terör örgütü üyesi’ suçlamasıyla ve sanık sıfatıyla dava açılan ilk muvazzaf Orgeneral olan 3. Ordu Komutanı Saldıray Berk ‘Erzincan Ergenekon’ iddianamesinde örgütün Erzincan’daki en üst düzey yöneticisi olarak gösteriliyor. Saldıray Berk, 3 Ordu Karargahı’nda ‘seminer’ maskesiyle darbe toplantıları yaptığı iddia ediliyor. İddianamede Ergenekon’un örgütün Erzincan yapılanmasıyla ilgili olarak “Dursun Çiçek tarafından imzalanmış bulunan İrticayla Mücadele Eylem Planı Erzincan ilinde hayata geçirilmek istenmiş, bu amaçla Ergenekon silahlı terör örgütüne bağlı olarak faaliyet gösteren şüpheli Saldıray Berk liderliğindeki yasa dışı oluşum faaliyetlerde bulunmuştur” deniliyor.

BERK İÇİN SON ÇARE 2011 ÖNCESİ DARBE

İddianemede 3. Ordu Komutanı Orgeneral Saldıray Berk’in, darbeye zemin oluşturma çalışmalarını organize ederken, Balyoz Darbe Planı’nda olduğu gibi ‘seminer’ maskelemesi yaptığı iddia edildi. İddianamede “n Şüpheli Saldıray Berk’in Erzincan yapılanmasını yönettiği • Cemaat ev ve okullarına silah koyulması işini organize ettiği • 29 Mart seçimlerinden önce 3. Ordu Komutanlığı bünyesinde düzenlediği ‘seminer’ adı altındaki toplantılarda seçimlerden sonra darbe yapmak • Bu gerçekleştirilmezse 2009 sonlarına doğru Gülen Cemaati içerisinde bulunan bazı öğrencilerle cemaat bağlantılı birkaç rütbeli askeri konuşturarak cemaati kıskaç altına almak n  2011 seçimlerinden önce anketlere göre AK Parti’nin önde olması durumunda askeri müdahale yapmak kararları aldığı anlaşılmıştır” deniliyor

SANIK DA GİZLİ TANIK DA KABUL ETTİ

Sanık Albay Recep Gençoğlu’nun Albay Çiçek’in Demokrasiye Müdahale Planı’nın, Orgeneral Berk ve Başsavcı Cihaner talimatıyla uygulamaya koyulmaya çalışıldığını kabul ettiği kaydedillen iddianemede “Sanık Gençoğlu, 3. Ordu Komutanlığında seminer adı altındaki darbe toplantısının yapıldığını ve kendisinin de bu toplantıya katıldığını ifadesinde kabul ettiği” denildi. İddianamede ‘’Gizli Tanık Efe, Dursun Çiçek’in de aralarında bulunduğu, 2009 yılı Ocak veya Şubat aylarında Erzincan’da 3. Ordu Komutanı Saldıray Berk tarafından düzenlenen seminer adı altındaki darbe toplantısına katıldığı söylenen bir kısım rütbeli personeli ayrı ayrı teşhis etmiştir’’ denildi.

ALEVİ-SÜNNİ ÇATIŞMASI

İddianamede, Orgeneral Berk’in Alevi-Sünni çatışması için yaptığı aaliyetlerin Jandarma İstihbarat elemanlarında yakalanan fişleme dosyalarına da girdiği ve bunun görevle ilgili olamayacağı anlatıldı.

CİHANER’E 9 SUÇLAMA

Dosya:http://91.93.103.35/icerik/100303-011823-p3k.jpgErzincan Cumhuriyet Başsavcısı İhlan Cihaner hakkındaki suçlamalar iddianamede tek tek sıralandı. İşte o ağır suçlamalar:

1-) O PLANI UYGULATMAK

Albay Dursun Çiçek imzalı Demokrasiye Müdahale Eylem Planı’nı MİT ve jandarma görevlilerini kullanarak hayata geçirmeye çalışmak.

2-) SUÇ ÜRETMEYE ÇALIŞTI

Çatalarmut Barajı’nda bulunan cephaneliğin polise ait olduğunu göstermek için yalancı tanık ayarlamaya çalışmak, bu amaçla yalancı tanıklık yapması istenen kişilerle görüşme yapmak.

3-) KİŞİLERİ ÖLÜMLE TEHDİT

Gizli Tanık Erzincan’ı, “MİT’çi abilerin senden ne istiyorsa yap, bu senin için çok iyi olur. Aksi takdirde senin için hiç iyi olmaz, eğer bizi deşifre edersen, bize zarar vermeye kalkışırsan belki biz zarar görürüz ama seni ve aileni de bitiririz, yok ederiz” diye tehdit etmek.

4-) YASADIŞI FİŞLEME YAPTIRMAK

Emrinde çalışan jandarma ve MİT görevlilerini kullanarak cemaatler, okullar, hastanelerle ilgili geniş bir fişleme dosyası hazırlattırmak.

5-) SİCİL BOZUP SÜRGÜN ETMEK

Kızı cemaat evinde kalıyor diye Erzincan Cezaevi Müdürü’nün sicilini bozup başka bir şehre sürdürmek. Adliyede kapıları kilitlettirip, bayan personel arasında peruk takan var mı diye emrindeki bir savcıya araştırma yaptırtmak.

6-) DURSUN ÇİÇEK’LE TOPLANTI

Albay Dursun Çiçek ile 2009 yılı yerel seçimleri öncesinde Erzincan Orduevi’nde toplantı yapmak.

7-) ŞANAL’A KOMPLO KURMAK

Gizli tanıklara değişik vaatlerde bulunarak Erzincan Ergenekonu soruşturan savcı Osman Şanal aleyhine ifade vermeye zorlamak. İliç Savcısı Bayram Bozkurt için jandarmalar aracılığıyla kadın ve tarihi eser tuzağı kurmak.

8-) HUKUKİ KORUMA SAĞLADI

Birlikte görev yaptığı Ergenekon terör örgütü üyelerine yol göstermek, onlara hukuki koruma sağlamak.

9-) POLİSTEN EL BOMBASI İSTEDİ

Erzincan Emniyet Müdürü Süleyman Oğuz’u Jandarmaya çağırıp, üç-beş tane el bombası istemek. • ONUR SAĞÖZ ERZURUM

BERK’İ CİHANER YAKTI

İddianamede, çağrıldığı halde Orgeneral Saldıray Berk’in ifade vermeye gelmediği ve yasa gereği şüpheliler arasında bir başsavcının olması nedeniyle iddianamenin şüpheli Berk’in ifadesi alınmadan teslim edildiği belirtildi. İddianamede “Soruşturma kapsamında ulaşılan deliller nedeniyle Ergenekon silahlı terör örgütünün Erzincan yapılanmasının en üst düzeydeki yöneticisi olduğu değerlendirilen 3. Ordu Komutanı Şüpheli Saldıray Berk’in savunmasının alınması mümkün olmamıştır. Şüphelinin üzerine atılı Ergenekon terör örgütüne üye olmak suçundan şüpheli sıfatıyla ifadesinin alınması için, Cumhuriyet Başsavcılığımızca, 3. Ordu Komutanlığına faks çekilerek davet edilmiş, bu davete her hangi bir cevap verilmemesi üzerine, bu kez Cumhuriyet Başsavcılığımızca Merkez Komutanlığı kanalıyla bizzat tebligat yapılarak davet edilmesine rağmen, görevli olduğunu gerekçe göstererek şüpheli ifade vermek için gelmemiştir... Soruşturma kapsamında bulunan şüphelilerin çoğunun tutuklu olması, şüphelilerden birinin Cumhuriyet Başsavcısı olarak görev yapması ve 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanununun 95. Maddesi uyarınca hakim ve savcılara ait davaların acele işlerden sayılması nedeniyle şüpheli Saldıray Berk’in ifadesi almamadan kamu davası açılmıştır” denildi. 

GİZLİ TANIĞA 80 BİN TL RÜŞVET

‘Erzincan Ergenekon’ soruştursamında gizli tanık Fırat, pastahane sahibi E.E.’nin kendisi ve gizli tanık Munzur’a ifadesini geri çekmesi karşılığı 80 bin TL rüşvet teklif ettiğini iddia etti. Fırat, 26 Şubat’ta Erzurum özel yetkili savcısına verdiği ifadesinde şunları anlattı: ”Munzur ve görgü tanığı Y. ile birlikte 18 Şubat’ta E.E. ile görüştük. E. bu görüşmede, ‘Bizim arkamız çok kuvvetli. Milletvekilleri ile Saldıray Paşa ile doğrudan görüşüyorum, gerekirse sizi de görüştüreceğim’ dedi. Bu görüşmeden bir gün sonra üç kişi geldi ve ‘Biz jandarmayız, kendinizi 156’ya ihbar edin sizi alsınlar’ dediler. Biz de 156’yı aradık jandarma gelip bizi aldı.”

‘MİLLETVEKİLİ İLE GÖRÜŞTÜRECEĞİM’

Daha sonra jandarma ve adliyede E.E.’nin ifadelerini çekmeleri için baskı yaptığını ifade eden gizli tanık Fırat, şöyle devam etti: E.E. ‘Sizi milletvekili Ahmet Ersin ile görüştüreceğim. Onlar sizi Yargıtay’daki en büyük hakimlerle görüştürecekler’ dedi. Jandarmada bizim yanımızda cep telefonu ile ‘vekil Ahmet Ersin’ ve ‘Başkan’ dediği kişileri aradı. Bizi kastederek ‘Gizli tanıkları alıp yanınıza geleceğim’ diyordu. Bizi Ankara’ya göndermek istiyordu sürekli. Bu baskılar üzerine gizli tanık Munzur, Trabzon üzerinden Ankara’ya gitti. ‘Yargıtay’a gideyim mi’ diye sordu. Daha sonra Erzurum’a gelen Munzur, E.E’den şikayetçi oldu. Adliyedeki ifademizden bir gün sonra ise E.E. arkadaşım Y.’yi arayıp, ‘Milletvekilleri özellikle üçünüz ile görüşmek istiyor’ demiş. Bir kaç gün önce de E.E. pastanesine çağırarak siyah bir çanta içinde 80 bin TL getirdi. ‘Bu parayı al, ifadenizi değiştirin’ dedi. • LÜTFİ KAPLAN ANKARA

İlker Başbuğ 1 nolu sanığın konuğu olacak

Erzincan Ergenekon iddianamesinin 1 numaralı sanığı 3. Ordu Komutanı Orgeneral Saldıray Berk, bugün ve yarın Kars’ın Sarıkamış ilçesindeki Kış Tatbikatı’na Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ ve kuvvet komutanlarına ev sahipliği yapacak. 2 yılda bir gerçekleştirilen, 2008 yılında ise Kuzey Irak’a yönelik Güneş Operasyonu nedeniyle yapılamayan tatbikat, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ ve kuvvet komutanlarının tam kadro katılımıyla 4 yıl aradan sonra icra edilecek.

GÜL VE ERDOĞAN GİTMİYOR

Komuta kademesinin izleyeceği Kış Tatbikatı’nı geçmişte bu tatbikatları izleyen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Tayyip Erdoğan’ın programlarına almadığı görüldü. Önceki yılların aksine devletin zirvesinin Sarıkamış’taki tatbikatı izlemeyecek oluşu ise, tatbikata ev sahipliği yapacak olan 3. Ordu Komutanı Orgeneral Saldıray Berk’e yönelik bir protesto olarak algılandı. 

TSK’NIN YIPRANMAMASI İÇİN

Orgeneral Saldıray Berk’in, Kış Tatbikatı’nı yönetecek olmasını değerlendiren hukukçular, hem etik hem de yasal zorunluluk açısından istifa etmesi ya da mahkeme süreci bitene kadar açığa alınması gerektiği görüşünde.

TEVFİK DİKER (Emekli Yarbay): TSK yıpranmayı önlemek için 1. Ordu Komutanı Hasan Iğsız ile 3. Ordu Komutanı Saldıray Berk’in istifası istemeli.

ADNAN TANRIVERDİ (E. Tuğgeneral): TSK, hukuk karşısında herkesin eşit olduğuna inanıyorsa gereğini yapmalı. Paşa’nın da gerekeni yapması lazım.  

FAİK TARIMCIOĞLU (Emekli Askeri Hakim): Saldıray Berk tatbitaka gidebilir. Tatbikatı yönetmesinde bir sakınca yok.

A. CENGİZ TANGÖREN (E. Askeri Hakim): Saldıray Paşa tutuklu olmadığı sürece  tatbikatı yönetmesi gerekir. 

AHMET GÜNDEL (E. Yargıtay Savcısı): Silahlı örgüt üyesi olmak suçundan özel yetkili ağır cezada sanık sıfatıyla yargılanan kişinin, yargılama süreci içinde açığa alınması gerekir. Milletin böyle bir beklentisi var TSK’dan. 

PROF. DR. NEVZAT TARHAN (E. Albay): Nasıl bir Vergi Dairesi Müdürü rüşvetten yargılanırken görev başında tutulamazsa, Paşa da tutulamaz.

KAZIM BERZEG (AİHM avukatı): Bu durumda görevden alma değil de bir tedbir olarak görevini durdurma gibi tavır içinde olması daha uygun olabilir.

RIDVAN KAYA (Özgürder Genel Başkanı): Orgeneral Başbuğ, Saldıray Berk’i Trabzon’da Oruç Reis Firkateyni’nde yanıbaşına alarak poz vermekle yaptığı hatayı devam ettirmemeli.

Sanık tanığı doğruladı

Erzincan Ergenekon iddianamesinde Gizli Tanık X’in “Albay Tapan, benimle görüşerek polis aleyhine yalancı tanıklık yapmamı istedi” iddiasının Albay Ali Tapan tarafından kabul edilmesi ve Gizli Tanık Efe’nin “3. ordu’da darbe seminerleri yapıldı” iddiasının Albay Recep Gençoğlu tarafından kabul edilmesi ve Gizli Tanık Munzur’un “Sivil kanat lideri Yaşar Baş’ın bilgisayarında Tuncer Kılınç’la samimi fotoğrafları var” iddiasının Baş’ın bilgisayarındaki fotoğraflarla doğrulandığı hatırlatılarak şu tespit yapıldı: “Sanıkların bu beyanları Gizli Tanıkların ne kadar doğru ve ne derece önemli bilgiler verdiğini göstermektedir.”

Konvoylu gözdağı

Dosya:http://91.93.103.35/icerik/100303-011839-p3k1.jpg

İddianamede, Orgeneral Saldıray Berk’in, Albay Gençoğlu’nun gözaltına alındığı gün Erzincan merkezinde askeri konvoy dolaştırması “savcılara gözdağı verme girişimi” olarak gösterildi.

Aynen Kafes Planı gibi 

İddianamede Astsubay Orhan Esirger’in evinde ele geçirilen 138 nolu CD’nin içerisindeki DirectX10 simli programın içine özel bir yazılımla gizlenmiş fişleme dosyaları bulundu. Azınlıklara yönelik kan dondurucu eylemler içeren Kafes Eylem Planı da bir film CD’sinin içine özel bir proframla gizlenmiş halde bulunmuştu. Esirger’in şifreli dosyaları açıldığında ‘Ege’ isimli klasörün içinden ‘Abiler ve Ablalar’ ‘Adresler’, ‘FG ile irtibaklı esnaflar’, ‘İrtibatlı memurlar’, ‘Otlukbeli Okullarına kayıt olan öğrenciler’, ‘Öğrenci listesi’ gibi adlarla çok sayıda fişleme dosyası bulundu. Fişlenen tüm kişilerin TC nosu, ana baba adı, telefon numarası ve adresinin dosyalara konulmuş olması şaşkınlık yarattı. Fişleme dosyalarından en ilginci ise askeri hastaneye gelen başörtülülerin fişlendiği klasör oldu. ‘Bilgi notu hastane’ başlıklı belgede Erzincan Askeri Hastanesi’ne tedavi için giden başörtülü bayanların hangi askeri personelin yakınları olduğu tek tek fişlenmiş.

ALBAY TAPAN’IN CİHANER İTİRAFI

Dosya:http://91.93.103.35/icerik/100303-011849-p3k2.jpgErzincan İl Jandarma Alay Komutanı Albay Ali Tapan’ın, savcılığa verdiği ifadede ‘Gizli Tanık X’le gizlice görüşerek ifadesini değiştirmesi için görüme yaptığını kabul etti. İddianamede “Şüpheli Ali Tapan Cumhuriyet Başsavcılığımızca alınan ifadesinde bu konu ile ilgili larak gizli tanık ile gizli bir yerde görüştüğünü, görüşme sonrasında da durumu Başsavcı İlhan Cihaner’e arzettiğini beyan etmiştir” denildi. 

Savcıya çifte tuzak!

Gizli Tanık Munzur, Şenol Bozkurt’a jandarmaların iki kez tuzak kurmak istediğini anlattı. İlk tuzağın kendi işlettiği kafeteryada kadınlarla aynı masaya oturtulup gizlice görüntülenmek ve ardından bir eve götürülmerek yatak görüntülerinin çekilmesi üzerine kurulduğunu belirten Munzur, ‘Savcı evde fuhuştan basılıp hakkında işlem yapılacaktı” dedi. Savcı Bozkurt kadın tuzağına düşmeyince kendisine tarihi eser verildiğini ve savcıyla vermesinin istendiğini anlatan Munzur, “Ancak ben tarihi eseri savcıya veremedim. Verebilsem baskın yapılıp gözaltına alınacaktı” iddiasında bulundu.

Cemaat mensupları için ‘tecavüz’ tezgahı

2009 Mayıs ya da Haziran ayında Erzincan’da T. isimli  bir kadının tecavüze uğradığını anlatan Gizli Tanık Munzur “Şenol komutanla T.’nin evine gittik. Kadına ‘sana 7 isim söyleyeceğim. İfadende bunların sana tecavüz ettiğini söyleyeceksin. Hem bu işi çeteye sokarız hem sen çok tazminat kazanırsın” dedi. Kadına cemaatle ilişkili bazı esnafların isimlerini verdi” dedi.

‘Motor kızlar’ bizim kara para kaynağımız

Üst düzey kamu görevlisi olduğunu anlatan Gizli Tanık Efe, “Astsubay Şenol .... makam odasında bir ajanda çıkararak gizli tanık diyerek bir bayanı aradı.  Bayana telefon numarasını cezaevinden sorumlu başçavuştan aldığını söyleyerek randevu verdi. Ben ‘bu bayan kim’ diye sorduğumda ‘çok güzel bir kız. Cezaevinden yeni çıktı’ deyip ajandasını açtı ve ‘Bunlar ne ki daha bunlardan çok var’ diyerek ajandada kayıtlı kızların isimlerini ve telefon numaralarını gösterdi. Hatta yanımdan cezaevindeki başçavuşu arayarak ‘yok mu göndereceğin yeni kız’ deyip kahkahalar atarak konuştu. Ben ‘bu kızlarla ne işin var’ diye sorduğumda Şenol Başçavuş ‘bu kızlar motor kızlar, bize haber elemanı olarak çalışıyorlar. kimle yatıp kalktıklarından bilgimiz var, istediğimiz kişileri bu kızlar vasıtasıyla düşeşe getiriyoruz. Bu kızlar vasıtasıyla ortam hazırlıyoruz, kara para ihtiyacımızı buradan karşılıyoruz’ dedi”şeklinde ifade verdi.

Astsubay istedi öğrenci evi kurdum

Gizli Tanık Munzur, Astsubay Şenol Bozkurt’un yönlendirmesiyle cafeteryasına gelip giden kız ve erkek öğrencilere 3 ev tuttuğunu,  buralara 2 kız iki erkek öğrenci yerleştirdiğini belirterek “Bayan öğrencilerin tüm masraflarını Şenol Astsubay karşılıyordu. Karşılığında da onlarla birlikte oluyordu” iddiasında bulundu. 

HSYK yine değerlendiriyor

Erzincan Ergenekon soruşturmasını yürüten Osman Şanal’a darbe yaparak yetkilerini elinden alan HSYK, yeni atadığı Özel Yetkili Başsavcıvekili Taner Aksakal’ın hazırladığı iddianamenin Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilmesi üzerine dün yeniden toplandı. HSYK Başkanvekili Kadir Özbek, “Biz sadece usul açısından ve usulün yol açabileceği insan hakları ihlallerinin önlenmesi açısından olaya müdahil olduk. Bakacağız, değerlendireceğiz’’ dedi. Dava açıldığı hatırlatılan Özbek “Basından izliyoruz. Biz de bilmiyoruz. Umuyorum ki normal süreç işliyordur” dedi.

Yalancı şahit ol, para verelim yüz ve kimliğini değiştirelim

Gizli Tanık X, Çatalarmut Barajı’nda bulunan cephanelikle ilgili Jandarma İstihbarat Şube Müdür Yardımcısı Üsteğmen Ersin Ergut’un yalancı tanıklık yapmasını istediğini anlattı. Gizli Tanık X, “Ersin Üsteğmen bulunan mühimmatın polis tarafından konulduğu izleniminin verilmesi için benim ‘gizli tanık’ yapılacağımı söyleyince ‘Benim çoluk çocuğum var’ dedim. Bana ‘Senin yüzünü değiştiririz. Estetik yaptırırız. Sana iş buluruz. 10 bin TL para veririz, dosyan Erzincan’da görülecek. İfade verirsen senin için hiçbir sıkıntı olmayacak” dedi.

Sivil Kanat lideri avcı Yaşar Baş

Erzincan Avcılar Kulübü Başkanı Yaşar Baş’ın, Ergenekon’un Erzincan’da sivil kanat sorumlusu olduğu iddia edildi. İddianamede gizli tanıklar Efe ve Munzur, Şömine Cafe’de bir eğlenceye davet edildiklerini ve buraya subaylardan sonra gelmesine rağmen Baş’ı gören rütbeli subayların ayağa kalktıklarını anlattılar. Avcılar Kulübü Başkanı Baş’ın ayrıca emekli Orgeneral Tuncer Kılıç’la samimi ilişki içinde olduğu ve bilgisayarında Kılınç’la çok samimi fotoğrafların bulunduğu ifade edilen iddianemede “Eğitim durumu, sosyal statüsü ve konumu gözönüne alındığında Kılınç ile bu kadar samimi olması normal karşılanamaz” denildi.

Alevi-Sünni kavgası çıkarmak istediler

İddianamede, tutuklu sanık Yaylabaşı Karakol Komutanı Astsubay Murat Yıldız için şu değerlendirme yapıldı: “Ergenekon Terör Örgütü’nün amaçları doğrultusunda yapılması planlanan faaliyetlere bizzat katıldığı, sokak hareketlenmesi, ortalığın karıştırılması, Alevi-Sünni, eski deyimiyle solcu ve ülkücülerin karşı karşıya getirmeleri için faaliyet icra ettiği, bunun için görevini de ihmal ettiği anlaşıldı.”

Erzincan karışacak

Gizli Tanık Hazar, iddianameye giren ifadesinde, Erzincan MİT’e çalışan bir arkadaşının kendisine ‘Sizin yaptığınız pislikleri biz temizliyoruz, yakında Erzincan karışacak. TEM şubeye operasyon yapılacakmış, ben bunu duydum’ dediğini iddia etti. Hazar, bu arkadaşının önceden Erzincan MİT’de çalışan ancak şu an Ankara’da bulunan MİT görevlisi olduğunu ve zaman zaman internette görüştüklerini de anlattı. 

Devletin zirvesinin eşlerini fişlemişler

Tutuksuz sanık 3. Ordu İstihbarat’ta görevli Astsubay Ahmet Saraçlar’ın dizüstü bilgisayar hard diskinden Cumhurbaşkanı, Başbakan ve çok sayıda bakan ve milletvekillerinin eşlerinin fişlendiğini ortaya çıktı. Bilgisayarda Başbakan Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan’ın eşinin alışverişe meraklı olduğu, AK Parti’nin siyonizmle ile irtibatlandırılarak grafikler hazırlandığı belirlendi.

Ergenekon’la yoğun trafik

Erzincan Ergenekon iddianamesinde, sanık Eskişehir Jandarma Alay Komutanı Albay Recep Gençoğlu’nun Ergenekon sanıklarıyla bağlantısı “Halen İstanbul’da devam eden Ergenekon Silahlı Terör Örgütü dosyasında soruşturulan ve kovuşturulan şüpheliler Veli Küçük, Murat Eke, Mehmet Ülger, Taylan Özgür kırmızı, Hasan Atilla Uğur, Mehmet Şener Eruygur, Hayrettin Ertekin, Hamdi Gökhan Ecevit, Emin Caner Yiğit ile çok sayıda telefon görüşmesinin bulunduğu anlaşılmıştır”diye anlatılıyor.

Kapı kilitleyip peruk kontrolü yaptırdı, müdür sicili bozdu

Gizli Tanık Efe, İlhan Cihaner’in emrindeki K. savcıyı Erzincan Adliyesindeki icra dairesine göndererek, orada çalışan peruklu ve başı kapalı memureleri tutanağa geçirttiğini, ve bunu yaparken de “memurların dışarı çıkmamaları için üstlerinden kapıyı kilitlettiğini” anlattı. Gizli Tanık Efe, memureler ile baronun o savcı ve başsavcı ile ilgili Adalet Bakanlığına suç duyurusunda bulunduklarını söyledi. Başsavcı Cihaner, İzmir’de okuyan kızın cemaat evinde kalıyor iddiasıyla Erzincan Cezaevi Müdürü H.O’nun sicilini bozduğu da iddia edildi.

Star