Değişik tarihlerde Diyarbakır, Van, Muş, Bingöl ve Şırnak'ta PKK tarafından kaçırılan 8 kamu görevlisini teslim almak için Kuzey Irak’a giden 6 kişilik heyet, görevlilerle buluştu.
 
Heyeti teslim edecek örgüt mensuplarının basın mensuplarının olmasına itiraz etmesi üzerine kısa süreli bir gerginlik yaşandı.
 
Sorunun giderilmesinin ardından örgüt mensupları yanlarında kamu görevlileriyle heyetin yanına geldi.
 
Heyet, aylardır PKK'nın elinde bulunan görevlilerini sağlık raporlarıyla teslim aldı.
 
Heyet, görevlileri teslim alırken hazırlanan metne imza attı. Örgüt yöneticileri de aynı metni imzaladı.
 
'İNSANİ BİR DURUM, KARŞILIK BEKLEMİYORUZ'
 
Görevlileri teslim eden PKK’nın üç kişilik komitesinde yer alan Süleyman Şahin, Abdullah Öcalan’ın talebi üzerine bu adımı attıklarını söyledi.
 
Şahin, “Bu tamamen insani bir durum, herhangi bir karşılık beklemiyoruz” diye konuştu.
 
Şahin, PKK’nın ellerinde oldukları süre içerisinde kamu görevlilerine kötü muamele yapılmadığını da sözlerine ekledi.
 
KURT: BU BİR JEST
 
BDP Hakkari Milletvekili Adil Kurt da, yaptığı açıklamada, atılan adımın süreç için yapılmış bir jest olduğunu dile getirdi.
 
Adil Kurt, “Bir taraftan seviniyoruz çünkü 8 kardeşimizi ailelerine götüreceğiz. Bir diğer taraftan da üzülüyoruz, çünkü Kürt sorunu hâlâ çözülmüş değil” dedi.
 
BDP’li Kurt, girişime destek veren Kuzey Irak Kürt Yönetimi’ne de teşekkür etti.
 
ÜNSAL: BAHAR GELDİ, BARIŞ DA GELİR İNŞALLAH
 
Gazetecilere açıklamalarda bulunan heyetteki isimlerden MAZLUMDER Başkanı Ahmet Faruk Ünsal “Sekiz kardeşimizin özgürlüğüne kavuşmasında rol aldığımız için memnunuz” diye konuştu.
 
Ünsal, şöyle konuştu: “Kötü bir muameleye maruz kaldıklarını söylemediler. Barış sürecinin önemli bir adımlarından birini atmış olduk. Bir daha inşallah kardeşin kardeşe kurşun sıktığı bir ortamı yaşamayız. Bahar geldi, barış da gelir inşallah. Sevinçliyiz. Çözüm sürecinde etkili olacaktır, havayı yumuşayacaktır."
 
TÜRKDOĞAN: OLUMLU DAVRANDILAR
 
Görevlilerin sağlık durumlarının iyi olduğunu vurgulayan İnsan Hakları Derneği Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan da “Az da olsa üzerlerinde bir tedirginlik var. Bu olayın barış sürecine katkı sunacağını düşünüyorum. Taraflar çok olumlu davrandı'' sözlerini kaydetti.
 
'ANNESİNİN ÖLDÜĞÜNÜ ÖĞRENDİ'
 
İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici ise “Moral motivasyonları iyiydi. Sadece yorgundular. Aylar sonra özgürlüklerine kavuşmanın sevincini yaşıyorlardı. Ekibin içerisinde tek üzüntülü olan Zihni Koç'tu. Annesini kaybettiğini orada öğrendi ve çok üzüntülüydü" şeklinde konuştu.
 
AĞLATAN KAVUŞMA
 
Heyet, yapılan açıklamaların ardından 8 kamu görevlisiyle birlikte Türkiye'ye doğru yola çıktı.
 
Kamu görevlileri ve beraberindeki heyet, saat 14.00'e doğru Habur Sınır Kapısı'ndaki Habur Mülki İdare Amirliği binasına geldi.
 
Kamu görevlililerini Habur Sınır Kapısı’nda bir heyet karşıladı. Sağlık kontrolünden geçirilen ve savcıyla görüşen görevliler aylar sonra aileleriyle bir araya geldi. Görüşmeye sadece Anadolu Ajansı'nın tanıklık etmesine izin verildi.
 
Duygusal anların yaşandığı buluşmada, gözyaşlarına hakim olmak mümkün olmadı.
 
Astsubay Abdullah Söpçeler ve uzman çavuş Zihni Koç, 640 gün sonra aileleriyle buluşurken, erler Reşat Çeçan, Hadi Gizli ve Ramazan Başaran 613 gün sonra ailesine kavuştu.
 
Kaymakam adayı Kenan Erenoğlu 607 gün, polis memuru Nadir Özgen 579, uzman çavuş Kemal Ekinci de 559 gün sonra ailesiyle kucaklaştı.
 
UYUYUYAN KIZININ SESİNİ DUYAMADI
 
Kaymakam adayı Kenan Erenoğlu, ablası Hatice Diktaş'la kucaklaşırken, astsubay Abdullah Söpçeler, babasıyla kucaklaştıktan sonra eşini telefonla aradı.
 
Eşine, ''Beni her zamanki gibi evimizde bekle, geleceğim'' diyen Söpçeler, 4.5 yaşına gelen kızı Melis, uyuduğu için telefonla görüşemedi.
 
Kızının 4 buçuk yaşına geldiğini söyleyen Abdullah Söpçeler, babasının yanında getirdiği kızının şimdiki halini gösteren fotoğrafına bakarak, ''Ayrıldığımızda 3 yaşındaydı, şimdi 4.5 yaşına gelmiş. Büyümüş, genç kız olmuş'' dedi.
 
ERENOĞLU: HUZURLUYUZ, RAHATIZ
 
Kaymakam adayı Kenan Erenoğlu, ''Mutluyuz, huzurluyuz, rahatız. Her şey olması gerektiği gibi bir his var içimizde. İçimde hem doğruları yapmış olmanın memnuniyeti hem de bir eksiklik var. Aileme yaşattıklarımdan dolayı. Huzurluyuz, rahatız, ne yaptığımızı biliyoruz'' diye konuştu.
 
Erler Ramazan Başaran, Reşat Çeçan ve Hadi Gizli, anne ve babalarına sarılarak hasret giderirken, sevinçli aileler, terörün son bulmasına yönelik çözüm sürecinin başarıyla sonuçlanması temennisinde bulundu.
 
POLİS MEMURUNUN BABASI: DİMDİK AYAKTAYIZ
 
Polis memuru Nadir Özgen de babasıyla kucaklaşarak hasret giderirken, baba Özgen, ''Allah devletimize zeval vermesin. Dimdik ayaktayız'' dedi.
 
Uzman çavuş Kadir Ekinci de babası ve ağabeyine sarılarak hasret giderdi.
 
ASKERİ HELİKOPTERLE GİTTİLER
 
Aileleriyle görüştürülen kamu görevlileri ve aileleri askeri helikopterlerle sınır kapısından ayrıldı.
 
Öte yandan, kamu görevlilerinin gelişi nedeniyle Habur Sınır Kapısı'nda önlemler alındı. Çevik Kuvvet ve Özel Harekat mensupları sınırda görev yaptı. 9 akrep ve 3 TOMA da sınır kapısında bekletildi.
 
ALTI KİŞİLİK HEYET
 
PKK’nın kaçırdığı 8 kamu görevlisini teslim almak için 6 kişilik bir heyet dün Kuzey Irak’a geçmişti.
 
Heyette şu isimler var: MAZLUMDER Genel Başkanı Ahmet Faruk Ünsal, Genel Başkan Yardımcısı Selahattin Çoban, İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, BDP Hakkari Milletvekili Adil Kurt ve Bitlis Milletvekili Hüsamettin Zenderlioğlu.
 
AYLAR ÖNCE KAÇIRILDILAR
 
PKK'nın kaçırdığı kamu görevlilerinin isimleri ve kaçırıldığı tarihler şöyle;
 
Erler Reşat Çeçan, Hadi Gizli ve Ramazan Başaran: Diyarbakır-Bingöl karayolunda (6 Ağustos 2012)
 
Polis memuru Nadir Özgen: Van’ın Çatak ilçesinde (10 Eylül 2011)
 
Kaymakam adayı Kenan Erenoğlu: Muş-Diyarbakır arasında (12 Ağustos 2011)
 
Astsubay Abdullah Söpçeler: Diyarbakır-Lice karayolunda (9 Temmuz 2011)
 
Kemal Ekinci: Şırnak’ta (1 Ekim 2011)
 
Uzman Çavuş Zihni Koç: Diyarbakır’ın Lice ilçesinde (9 Temmuz 2011)



ntvmsnbc