Cemal DOGAN/ANKARA

YARGITAY Ticaret Dairesi Hakimi Y., cep telefonu faturası yüksek geldiği için itiraz davası açtı. Dava devam ederken hakimin evine ve aracına haciz geldi. Hakim Y., bu kez de GSM şirketi ile mahkemelik oldu. Mahkeme, dava sonrasında Y.'yi haklı bulurken gerekçesinde dikkat çekici bir "sosyolojik" tespitte bulundu. Ankara 8. Ağır Ceza Mahkemesi, "Bir ticaret hukukçusunun dahi baş edememesi karşısında, hukukçu olmayan vatandaşların durumunun daha acı olduğunu düşünmemek mümkün değildir" dedi.

EVE VE ARACA HACİZ

Söz konusu dava, hakim Y.'nin, cep telefonuna gelen fazla faturaya itiraz etmesiyle başladı. Borcuyla ilgili GSM operatöründen muhatap bulamayan Hakim Y. faturanın itiraz etmediği miktarını banka havalesi ile ödedi. Ancak Y.'ye parası iade edildi. Bu arada GSM şirketi kullandığı hattı görüşmelere kapatınca Hakim Y. soluğu Tüketici Hakem Heyeti'nde aldı. İtirazı kısmen kabul edilen hakim, ardından

Ankara Tüketici Mahkemesi'nde dava açtı. Hukuki süreç devam ederken, GSM firmasının avukatı ibrahim T. icra takibi başlattı ve hakimin aracına haciz koydurttu, ardından da evine hacze gitti. Bu olay üzerine Hakim Y., avukat T. hakkında "görevini kötüye kullandığı" gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu.

MAHKUM OLDU

Dava Ankara 8. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Yargılama sonunda, mahkeme Avukat T.'yi, hukuki süreç tamamlanmadan, şikayetçi aleyhine icra takibi başlatarak aracına haciz koydurduğu, sonrasında da itiraz edilmeyen kısma ilişkin borç ödendiği halde evine hacze gidilmesini hukuka aykırı olduğu nedeniyle 5 ay hapse mahkum etti. Mahkemenin gerekçeli kararında şöyle denildi: "Burada olayın sosyolojik bir boyutu ortaya çıkmaktadır. GSM firmalarıyla ilgili bu tip şikayetlerle devamlı karşılaşılmaktadır. Bir ticaret hukukçusunun dahi baş edememesi karşısında, hukukçu olmayan vatandaşların durumunun daha acı olduğunu düşünmemek mümkün değildir."