Batum, Başbakan’ın da bu konuda 'ne söylediği belli olmayan, bir söylediğini yarın yalanlayan gayri ciddi bir insan' olduğunu öne sürdü. Partisinin Edirne İl Başkanlığı’nı ziyaretinde konuşan Batum, terör örgütü PKK ile görüşmelerin Anayasa sürecine doğrudan doğruya bağlı bir hale geldiğini savundu. Bunun ilk belirtisinin Oslo görüşmelerinde ortaya çıktığını kaydeden Batum, "MİT Müsteşarı Hakan Fidan 'Hadi gelin şimdi artık Anayasa dahil olmak üzere bütün yasal ve hukuksal değişiklikleri konuşalım' diyordu. Kime diyordu? Terör örgütüne diyordu.” ifadelerini kullandı. Batum, “Biz söylediğimizde hayır yalan diyorlardı. Arkasında ne çıktı? Aynı Hakan Fidan’ın tutup ‘Başbakan’ın zaten Türkiye üzerindeki görüşleri ile Abdullah Öcalan’ın görüşleri arasında yüzde 90-95 benzerlik var’ dediği de ortaya çıktı. O, hayır, yalan, yok böyle bir şey dediler. Biz yalan söyledik demediler, bunları kim sızdırdı dediler.” diye konuştu. 

Başbakan’ın 'Hakan’ı gönderdiğini, orada Anayasa reformlarını konuştuğunu' savunan Batum, bunu kendilerinin net bir şekilde ifade ettiğini anlattı. Başından beri bu sürecin Anayasa sürecine bağlı olmasına karşı çıktıklarını ifade eden Batum sözlerini şöyle sürdürdü: “Terör örgütü ile Anayasa, hukuksal, ekonomik ve sosyal reformlar konuşulur mu? Şimdi bizi kandırmaya çalışıyorlar. Diyorlar ki, efendim dünyanın her yerinde anayasalar böyle olmuştur. CHP olarak net söylüyoruz. Yalan… Başbakan'ın buna yalan değil demesi bizi hiç ilgilendirmiyor.” 

Başbakan'ı 'söylediğini yarın yalanlayan gayri ciddi bir insan', Hakan Fidan'ı da 'gayri ciddi bir adam' olarak niteleyen Batum, “Terör gibi ciddi bir mesele, gayri ciddi insanlarla çözülebilir mi?” diye konuştu. Batum, sözlerine şöyle devam etti: "Anayasa gayri ciddi insanlarla yapılabilir mi? Bu konuda endişelerimizi aktarmak üzere buradayız. Biz Anayasa Uzlaşma Komisyonu’ndaki üç arkadaşı bunların dışında tutuyoruz. Diyoruz ki, bunlar pırıl pırıl insanlar. Bizim gibi milletvekilleri ve onlarla görüşüyoruz. Onlara, 'Bu Başbakan’ın söylediklerine itibar ediyor musunuz?' diye soruyoruz. Hayır diyorlar. Valla merak etmeyin. Siyaseten söylüyor diyorlar. Vallahi de tallahi de böyle söylüyorlar. Biz parlamenter sistem üzerinden devam edeceğiz diyorlar.”