İşte Taraf'taki o haber;

CHP'nin başvurusu üzerine Anayasa Değişikliği Paketi'ni incelemeye alan Anayasa Mahkemesi'nin, paketin yargı ile ilgili bazı maddelerini iptal edebileceği ve referanduma bu maddeler dışında kalan bir metnin sunulacağı tartışmalarına son noktayı Osman Can koydu.

Hukuksuzca alınan bir kararın üzerine ikinci kez hukuksuz bir karar alınamayacağını belirten Can, yaptığı değerlendirmede "Yüksek Mahkeme'nin Anayasa Değişikliği Paketi'ndeki bazı maddeleri iptal etmesi halinde bu kararı yok hükmünde olacaktır. Hükümet, söz konusu maddelerin iptal edilmesi halinde, bu hukuksuz kararı kale almadan, iptal edilen maddeler de dahil olmak üzere paketi bir bütün halinde referanduma sunmalıdır" dedi. Hükümetin bu yöndeki adımının hukuki olarak herhangi bir sorun teşkil etmeyeceğini belirten Can, asıl hukuksuzluğun, Mahkeme'nin, Anayasa'nın kendisine çizdiği sınırların dışına çıkıp değişiklik paketini esastan incelemesi ve bazı maddeleri iptal etmesi olacağını da sözlerine ekledi.

1970'e dönülür

TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu da, Anayasa Mahkemesi'ne, Anayasa değişikliği ile ilgili verdiği yetkinin, 1971'den bu tarafa hep tartışmalı olduğunu belirterek, 1971 yılında yapılan bir değişiklikle, Anayasa Mahkemesi için, "Sırf şekil bakımından bakabilir" dendiğini, ancak Anayasa Mahkemesi'nin, "şekil" adı altında esastan denetime devam ettiğini söyledi.

Kuzu, "Anlaşılan o ki şekil bakımından bakarım derken, 1970'teki o yanlış yola tekrar gitme eğilimi seziyorum. Bu, çok yanlış olur. Çok hatalı olur. Anayas Mahkemesi'nin konumunu ciddi olarak tartıştırır. Anayasa'nın açık ihlali olur" dedi.

"Anayasa'nın İhlali olur"

Anayasa Mahkemesi'nin, konuya "teklif çoğunluğu var mı, kabul çoğunluğu var mı ve iki defa bu oylama işlemi yapılmış mı" gibi unsurlar dışında bakamayacağını savunan Kuzu, şöyle devam etti: "Fakat Anayasa Mahkemesi, 2008'deki, halk tarafından başörtü karan olarak bilinen, aslında onunla alakası olmayan karar çerçevesinde, yetkisini aşıp, maalesef çok yanlış bir karar vererek 1970'e geri dönmüştür. İnşallah o döndüğü yanlış yoldan çıkar bu sefer. Çünkü, 1982'den bu tarafa verdiği 4 karar var ve hep doğru kararlar. Dördünde de, 'ben şekil bakımından bu üç hususa bakarım, başkasına bakamam' diyor. Şimdi sırf bu üç hususla sınırlı olmuş olsa hemen bakıp karar da verebilirdi."

Milletin kararı değiştirilemez

Anayasa Mahkemesi'nin referanduma giden bir metne bakamayacağını belirten Kuzu, şunları söyledi: Böyle bir dava bizim hukuk modelimizde yok. Kabulden sonra da bakamaz çünkü, bütün şekil eksikliklerini millet gidermiş olur. Asli yetkili o. Anayasa Mahkemesi diyor ki 'Türk milleti adına'. Türk milleti adına diyorsan, milletin bizzat kendisi karar vermişse, zaten bakamazsın. O bakımdan her halükârda bu talebin daha geldiği gibi reddedilmesi gerekirdi. Ama maalesef Anayasa Mahkemesi herhalde o eski yanlışlara devam edecek gibi gözüküyor. İnşallah böyle bir şeye girmez. Hiç olmazsa bu sefer düzgün bir karar bekliyorum, her şeye rağmen."