stanbul Barosu'nca yapılan açıklamada, Ankara Valiliğinin Cumhuriyet kutlamalarını yasaklama kararının hukuka aykırı olduğu belirtilerek, halkın Cumhuriyeti kutlamasının yasaklanamayacağı belirtildi.

İstanbu Barosu Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

"Basına yansıyan haberlere göre Ankara Valiliği, 29 Ekim yürüyüş ve kutlamasının yasal olmadığı gerekçesiyle engelleneceğini duyurmuştur. Valilikçe yapılan açıklamada kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenlenmek istenildiği, yapılmak istenen yürüyüş ve kutlamanın 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa aykırı olduğu, kanunsuz eylemin güvenlik güçlerince engelleneceği ve eylemi organize edenler ile katılanlar hakkında gerekli yasal işlemlerin yapılacağı ifade edilmektedir.

Öncelikle belirtmek gerekir ki, 29 Ekim 2012 günü Ankara'da yapılacağı ifade edilen buluşma, 2911 Sayılı Kanun kapsamına giren bir toplantı ve gösteri yürüyüşü değildir. Nitekim anılan Kanunun 2.maddesine göre 'Toplantı; belirli konular üzerinde halkı aydınlatmak ve bir kamuoyu yaratmak suretiyle o konuyu benimsetmek için gerçek ve tüzel kişiler tarafından bu Kanun çerçevesinde düzenlenen açık ve kapalı yer toplantılarını', Gösteri Yürüyüşü ise; belirli konular üzerinde halkı aydınlatmak ve bir kamuoyu yaratmak suretiyle o konuyu benimsetmek için gerçek ve tüzel kişiler tarafından bu Kanun çerçevesinde düzenlenen yürüyüşleri' ifade etmektedir. Oysa gerçekleştirilecek olan buluşma Kanundan açıkça anlaşılacağı üzere 2911 Sayılı Kanun kapsamında bir toplantı yahut gösteri yürüyüşü olmayıp, 89 yıllık bir geleneğe dayanan Cumhuriyet kutlaması, töreni, şenliğidir.

Kaldı ki, anılan Kanunun 4.maddesinde, "istisnalar" başlığı altındaki maddede belirtilen toplantı ve faaliyetlerin 2911 Sayılı kanunun hükümlerine tabi bulunmadığı açıkça belirtilmektedir. Maddenin (b) bendinde Kanunlara uymak, kendi kural ve sınırları içinde kalmak şartıyla kanun veya gelenek ve göreneklere göre yapılacak toplantı, tören, şenlik, karşılama ve uğurlamaların bu Kanun kapsamında olmadığı yoruma ihtiyaç göstermeyecek şekilde belirtilmektedir. Cumhuriyet kutlamalarının 89 yıllık bir gelenek kapsamında yapılan tören ve şenlik olduğu tartışmasızdır. Nihayet her durumda 2911 sayılı Kanunun 3.maddesine göre "Herkes, önceden izin almaksızın, bu Kanun hükümlerine göre silahsız ve saldırısız olarak kanunların suç saymadığı belirli amaçlarla toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir".

Bu Kanuni düzenlemeler dikkate alındığında, yasaklama kararının kanuni bir dayanağı ve makul/meşru bir sebep ve gerekçesinin bulunmadığı, dolayısıyla kararın kanuna, hukuka aykırı olduğu açıkça görülmektedir.

Emperyalizme karşı Türk Ulusunun yazdığı bir destan, ulusal varlığımızın ve bütünlüğümüzün harcı olan Cumhuriyetimizin, kitlesel bir coşku içerisinde kutlanmasının bu şekilde yasaklanması geldiğimiz noktayı göstermekte, acı ve üzüntü vermektedir. Tarih ve toplumsal vicdan bu konuda gerekli yargıyı her zaman olduğu gibi verecektir. Ne yazıktır ki Ulu Önder Atatürk'ün, Cumhuriyetin kurucu ilke ve değerlerinin toplumsal bellekten silinmesi yönündeki çabalar hız kazanmıştır.

Bilinmelidir ki, Cumhuriyet ve Atatürk sevgisi bu toplumun yüreğine, belleğine kanun veya kararlarla konulmadığı gibi bu şekilde de silinemez, Türk mucizesi Cumhuriyetin kutlanmasını da hiçbir güç engelleyemez.

Bu vesile ile İstanbul Barosu olarak bir kez daha ve güçlü bir şekilde Cumhuriyetin kazanımlarını, Atatürk ilke ve devrimlerini, üniter devleti, ülkenin bölünmez bütünlüğünü savunma ve koruma kararlılığımızı kamuoyuna saygı ile duyururuz." (DHA)