HSYK Seçim Süreci ve Sonuçları Hakkında Basın Açıklaması
Adalet bakanlığı ile yüksek yargıdan gelen üyeleri arasındaki çatışma, kavga ve anlaşmazlık nedeniyle zaten sorunlu ve çalışamaz duruma gelmiş olan HSYK'nın yeniden yapılanmasına ilişkin anayasal değişiklik gereği seçimler yapılmıştır.
Türkiye genelinde 11 bini aşkın hakim ve savcının oy kullandığı seçimler sonucunda, adli ve idari yargıdan birinci sınıf hakim ve savcılar arasından 10 asil ve 6 yedek üye belirlenmiştir. Seçimlere 165’i adli yargıdan, 34’ü idari yargıdan olmak üzere toplam 199 aday katılmış ve 16 üye seçilmiştir.
Biri Adalet Bakanlığı Personel Genel Müdürü, diğeri Bakanlık Müsteşar Yardımcısı ve üçüncüsü Adalet Akademisi Merkez Eğitim Müdürü olmak üzere üç bakanlık bürokratının doğrudan yer aldığı, tamamı bakanlığın listesinde yer alan kişilerin seçilmiş olmasını kaygı verici; Adalet Bakanlığı Müsteşarının “bakanlıktaki hafızanın kurula taşınması” nitelemesini ise vahim buluyoruz.
Kendi ifadesine göre Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı, izne ayrılarak il il dolaştığını ve hazırladıkları listeyi hakim ve savcılarla görüştüğünü kabul ediyor. Yıllardır kararname taslaklarını hazırlayan Müsteşar Yardımcısının “bakanlık listesi” için il il dolaşmasını kabul edilemez buluyor ve kınıyoruz. Bu tutum bundan sonra neler yapılabileceğinin göstergesidir.
Özellikle belirtmek isteriz ki; yargının varlık nedeni, yasamayı, yürütmeyi ve özelinde Adalet Bakanlığı’nı memnun etmek, onları rahatsız etmemek değil, tersine yurttaşların özellikle bu kurumlardan gelebilecek ihlallere karşı korunmasıdır. Yargının ve yargıcın bağımsızlığı, yargıçla birlikte, topluma tanınmış bir imtiyaz ve haktır.
Biz, HSYK’da Adalet Bakanı ve müsteşarın bulunmasının, yargı bağımsızlığını zedelediğini, kuruldan çıkmaları gerektiğini hep savunduk, savunuyoruz. Adalet Bakanı ve müsteşarın kuruldan çıkması şöyle dursun, Anayasa’daki ilgili maddenin değişiklik gerekçesine karşın üç bakanlık bürokratının ve bakanlığın listesinde yer alan tüm kişilerin girmesiyle HSYK’nın Adalet Bakanlığı’nın bir bağlı şubesi haline dönüştürülmesi tehlikesi vardır. Bu tehlike karşısında, HSYK’nın uygulamaları hakkında bir izleme kurulu oluşturacağımızı açıklıyoruz. Bu kurul ile Bakanlığın istediği doğrultuda oluşan HSYK'nın tüm tasarrufları tarafımızdan büyük bir dikkatle izlenecektir. HSYK’nın yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığına aykırı uygulamalarını, meslektaşlarımız, meslek kuruluşlarımız ve basınla paylaşacak; ulusal ve uluslararası bütün platformlarda dile getireceğiz.
Katılımcı Avukatlar, HSYK'nın eski yapısının yarattığı olumsuzlukları da sık sık dile getirmiş, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığının sağlanması için Anayasa’nın değiştirilmesi gerektiğini söylemişlerdir. Mücadelemiz, HSYK’nın bağımsızlığı ve tarafsızlığı sağlanana kadar güçlenerek devam edecektir.
Kamuoyuna duyururuz.
21.10.2010
Mustafa Kemal Güngör
Katılımcı Avukatlar Grubu İstanbul Barosu Başkan Adayı
