ntvmsnbc

ANKARA - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

Başbakan Tayyip Erdoğan'ın 'helalleşme'nin ilk adımı olarak davaları geri çekmesini yorumlayan Kılıçdaroğlu, "Başbakan'ın o davaları kazanamayacağı belliydi. Ben hiçkimsenin kalbini kırdığımı sanmıyorum. Bana hakaretler yapıldı sesimi çıkarmadım, sadece dava açtım" dedi.

Seçimde yüzde 26 oy alınması sonrasında yapılan tartışmaları değerlendiren Kılıçdaroğlu, "Beklediğimiz oyu aldık mı? Hayır. Bunu baştan beri söylüyoruz. Bu sonucu hezimet olarak değerlendirmek gerekir mi? Hayır. İnsaflı bir değerlendirme yapmak gerekiyor. Bütün medyayı izliyorum. Bütün köşe yazarları bizim çalıştığımız konusunda hem fikir. Ama beklediğimiz sonucu alamadık" diye konuştu..

Helalleşme için davalar iptal

CHP içinden gelen eleştirilerle ilgili konuşan Kılıçdaroğlu şunları söyledi: "CHP'lilerin medya üzerinden eleştiri yapması doğru değil. Normal akış içinde kurultayı yapacağız. Ben hiçkimseye teleon açıp aman sakın imza atın ya da atmayın diye bir şey söylemedim. İl başkanları toplantısı yapacaktım. Yaparsam kurultay toplanmasın diye baskı ortaya çıkmasın diye erteledim. Herkes düşüncesini söylemlerini açıkça ortaya koyabilir. Kurultay istemek ya da istememek ayıp bir şey değil. Medya aracılığıyla karşılıklı tartışmak doğru değil. Kişiler zamanı gelince koltuklarını bırakmalı. Yeri ve zamanı gelince her değişiklik yapılır.

İLK ÜÇ MADDE KIRMIZI ÇİZGİMİZ
Anayasa değşikliğiyle ilgili soruyu yanıtlayan Kılıçdaroğlu şöyle konuştu: "Anayasa değişiklikleriyle ilgili bizim tutumumuz belli. Ama bu değişiklikler konusunda AKP'nin tavrını bilmiyoruz. Erdoğan geldiğinde kapımız açık dedik. Neyi, nasıl değşitirmek istiyorlar, önce öğreneceğiz. Örneğin milletvekili dokunulmazlığı AB standardına çıkarılsın diyoruz, YÖK kaldırılsın diyoruz. İlk üç madde bizim için kırmızı çizgi. Atatürk'ün vasiyesine uygun olarak Türk Dil Kurumu eski haline getirilmeli. TBMM Başkanı anayasa değişikliği için bir çağrıda bulunmalı. Her siyasal partiden eşit sayıda vekiller görevlendirilmeli ve çalışma başlamalı. Orada uzlaşmayla sağlıklı sonuçlar alınabilir. Bu heyet pek çok kuruluşun görünü alır. Temel saydığımız konulardan biri de yargı bağımsızlığı. Bakanın ve müsteşarın HSYK'da yer almasını istemiyoruz. Bunlar öngördüğümüz temel noktalar."