Ankara- NTV televizyonunda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan CHP Genel Bakanı Kemal Kılıçdaroğlu, Harp Akademileri Komutanı Orgeneral Bilgin Balanlı'nın tutuklanmasına ilişkin soruyu yanıtladı. Balanlı'nın tutuklanmasının sıradan bir olay olmadığına dikkat çeken Kılıçdaroğlu, "Önemli bir olay. Umarım yarın bir gün ayrıntılar biraz daha ortaya çıkar. Biz de görüşümüzü belirtmiş oluruz" dedi.

"Seçim öncesi gelen bu tür kararlar seçimin sonucunu etkileyecek yankılar yapıyor. Burada da benzer bir şey bekler misiniz yoksa normal bir süreç midir bu?" sorusuna Kılıçdaroğlu, "Samimi düşüncemi söyleyeyim, yargının siyasallaştığını biliyorum. Siyasi otorite karar alır, belli yargı organları da bu kararları uyguluyor. Bu Türkiye'nin bilinen bir gerçeği. Bunu ben söylemiyorum zaten Sayın Erdoğan kendisi söyledi. 'Ayağa kalkmadı' dedi. 'Şimdi yerini buldu Silivri'ye attık' dedi. Ne söyleyeyim ben başka. Eğer bir ülkede yargı bağımsız değilse, yargı tarafsız değilse, zaten o ülkede o olaylar olur bizler de bakarız. Ama benim bütün arzum bu tutuklamaların haklı gerekçelere dayanmış olmasıdır. Eğer haklı bir gerekçe yoksa bu gerçekten Türkiye için ciddi bir sorun" yanıtını verdi. 

'Kışlanızda oturun olayları izleyin' 

Türk Silahlı Kuvvetlerine "tepki vermeyin" çağrısında bulunan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Bu tür olaylar iktidar tarafından programlanıp yürürlüğe konulabilir. Asker tepki versin, biz yine mağdur edebiyatı yapalım ve seçime gidelim diye. Benim buradan Türk Silahlı Kuvvetleri'nden özellikle isteğim sakın ola ki herhangi bir tepki falan vermeyin. Kendi kışlanızda oturun soğukkanlılıkla olayları izleyin. Başka söyleyecek bir şey yok. Adalet sonunda tecelli edecektir. Haklı gecikerek de olsa ortaya olacaktır. Bir orgeneralin tutuklanması sıradan bir olay değildir, önemlidir. Ama ayrıntıları bilmemiz gerekiyor. Bu olayın büyük ölçüde siyasallaştığını biliyoruz. Sayın Başbakan 'ben bu davanın savcısıyım' demişti zaten. Başbakan davalar zincirinin savcısı olursa zaten bu siyasallaşmış demektir."

'CHP iktidara gidiyor'

Kılıçdaroğlu, NTV'deki ''Liderler NTV'de'' programına katılarak, soruları yanıtladı. CHP'nin demokrasi raporuna ilişkin soru üzerine Kılıçdaroğlu, yargılanmanın önünde engel olmaması gerektiğini, aksi halde ayrıcalık tanınmış olacağını belirtti. Kılıçdaroğlu, herkesin hukukun üstünlüğü kuralı içinde yargılanabilmesi, yargılamanın da saydam ve hukuka uygun olması gerektiğini ifade ederek, şöyle devam etti: ''Demokrasi raporumuzda bizim istediğimiz, örneğin, Genelkurmay Başkanlığı belli dönemlerde gelip Milli Savunma Komisyonu'na bilgi vermesidir. Bunun örnekleri var. Merkez Bankası Başkanı, Plan Bütçe Komisyonu'na gelir bilgi verir. Yine BDDK Başkanı zaman zaman çağrılır gelip, Plan Bütçe Komisyonu'na bilgi verir. Genelkurmay Başkanı'nın da Milli Savunma Komisyonu üyelerine bilgi vermesi kadar doğal bir şey olamaz. Sorular sorulmalı, bilgiler alınmalı. O çerçevede bir sivil denetimin yolu açılmalı. Askeri harcamaların da diğer pek çok şeyin yine saydam, hukuka uygun... Saydam derken, her ülkenin belli konularda gizliliği vardır, ülkenin çıkarları gereği olarak. Bu Amerika'da da vardır, Rusya'da da, Fransa'da da vardır. Bizde de öyle olması lazım ama biz, tümüyle içine kapanık bir Silahlı Kuvvetler istemiyoruz; sivil otoritenin, mutlaka siyasal otoritenin denetimini yapması için açık olması lazım.''

''Asker-sivil ilişkileri konusunda CHP'nin geçmişten farklı durduğu yer neresidir'' sorusuna Kılıçdaroğlu, ''Bütün askeri darbelerde mağdur olan Cumhuriyet Halk Partisi olmuştur. Hepsinde. CHP'nin iktidara en yakın olduğu dönemde darbeler olmuştur ve bizim bazen genel başkanlarımız, zaman zaman dönemin milletvekillerimiz, bakanlarımız tutuklandı, hapse atıldı, faturalar ödendi, gençlerimiz işkence gördü ama ne hikmetse şöyle bir algı kamuoyunda var; 'CHP orduyla beraber hareket ediyor.' Hayır, öyle bir şey yok'' yanıtını verdi. Kılıçdaroğlu, ''CHP iktidara gidiyor, oyları artıyor sürekli, bir darbe geliyor ortalık toz duman. Bugün 12 Eylül darbesini yapanlar faturayı bize çıkardılar. İşkenceyi biz gördük. Hangisi işkence gördü bunlardan? Hiçbiri. Bugün 12 Eylül ürünü bir parti var. Adına Adalet ve Kalkınma Partisi diyorlar. Hesap soracakmış. Hangi hesabı soracak? Seçime gidiyoruz şimdi, efendim Kenan Evren'i ifade vermeye çağırmışlar. Kargalar bile güler'' diye konuştu.

'Tatbikatı yapacak komutanları yok herhalde' 

Tutuklama sürelerinin uzun olduğu yönünde eleştiride de bulunan Kılıçdaroğlu, ücretsiz eğitim isteyen iki üniversite öğrencisinin 14 aydır tutuklu olduğunu söyledi. ''İki tatbikatın iptal edilmesinin askerin tepkisi olup olmadığının'' sorulması üzerine Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: ''Tatbikatı yapacak komutanları yok herhalde. Eğer tatbikat geleneksel olarak yapılıyorsa bunun yapılması lazım. Buna tepki gösterilmemesi lazımdı. Çünkü asker her zaman savaşa hazır olmalıdır ama tatbikatı yapacak komutanlar yoksa, komutanlar içerideyse, emir komuta zincirinde ciddi aksaklıklar varsa o tatbikatı yapamazsınız o zaman. Sayın Erdoğan'a soruyorlar, 'tatbikat bu gerekçeyle mi iptal edildi?', 'onu Genelkurmay'a sorun' diyor. Allah aşkına Sayın Erdoğan, bu ülkenin başbakanı değil mi? Genelkurmay sanki başka bir ülke. Bir ülkenin başbakanı hem çıkacak diyecek ki, 'askerler konuşmasın' hem diyecek ki, 'onu Genelkurmay'a sorun.' Sen niye bu tatbikatı yapmadın diye sorarsın, sonra da basına açıklama yaparsın. Ülke iyi yönetilmiyor, daha kötüye gidiyor.''

Kılıçdaroğlu, ''CHP'nin askerin yanında gibi bir algının neden oluştuğunun, bunda CHP'nin rolü olup olmadığının'' sorulması üzerine, CHP'nin olaylara çok daha net tavır alması gerektiğini ancak bu tavır alınmadığı için böyle bir algının beslendiğini dile getirdi. Kılıçdaroğlu, bu algının doğru olmadığını söyledi.

'Şu ittifak, bu ittifak... Biz önce iktidar olmak istiyoruz' 

''Kürt sorununun çözümüne'' ilişkin soru üzerine de Kılıçdaroğlu, ''Her partiden iki akil ismin bir masa etrafında buluşarak çözüm önerisi oluşturması gerektiğini'' belirtti.

Akil isimlerden oluşan komisyonun yanı sıra sivil toplum kuruluşlarından, üniversitelerdeki akademisyenlerden destek alacaklarını anlatan Kılıçdaroğlu, bu konunun iyi niyetle çözülebileceğini söyledi. Kılıçdaroğlu, ''Değişik dünya görüşlerine sahip insanları bir araya getirebilirsek sorunun çözümünde önemli adımlar atmış oluruz'' dedi. Kılıçdaroğlu, iktidar olduklarında bu sorunu çözeceklerini, toplumsal mutabakatı sağlayacaklarını ifade etti.

''Selahattin Demirtaş, 'MHP ile olmaz ama CHP ile bir ittifak söz konusu olabilir' diyor. Bu tabloyu nasıl değerlendiriyorsunuz'' sorusuna Kılıçdaroğlu, ''Biz tek başımıza iktidar olmak istiyoruz. Türkiye'nin CHP iktidarına ihtiyacı var. Şu ittifak, bu ittifak. Biz önce iktidar olmak istiyoruz'' yanıtını verdi. ''MHP'nin Mecliste olmaması, Kürt sorununun çözümünde bir engel midir'' sorusuna Kılıçdaroğlu, ''Elbette engeldir. MHP'nin parlamentoda olması lazım. Türkiye Cumhuriyeti'nin önemli bir kurumudur, siyasette de önemli bir kurumdur. Parlamentoda olması lazım. MHP'liler de yurtsever insanlardır. Onlar da kavga, çatışma, terör istemezler'' diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, ''CHP yüzde kaçın altına düşerse liderliği bırakmak zorunda hissedeceksiniz kendinizi'' sorusu üzerine, ''Bütün demokrasilerde liderlerin, partisinin oyu düştüğü zaman istifa ettiğini'' söyledi. Seçim anketlerine inanmadığını ifade eden Kılıçdaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday olduğu dönemde anketlerde kendisinin oyunu yüzde 20-25 olarak gösterildiğini, ancak yüzde 37 civarında oy aldığını anlattı.

'Parti tüzüğünü değiştireceğiz'

Kılıçdaroğlu, ''CHP'nin tüzüğünün değişmesi gerektiğini'' dile getirerek, ''Tüzükle parti içinde sağlıklı bir demokratik yapı oluşturmak istiyoruz. Lidere bağlı bir yapıyı kesinlikle bitireceğiz. Her yerde ön seçime ve üye yapısına dikkat edeceğiz ve güzel bir ön seçim yapacağız. Demokrasiyi illerden, partinin içinden başlatacağız'' dedi. ''Dokuz yıldır iktidarda olmasına karşın anketlerde AK Parti'nin ciddi bir oy oranına sahip çıkmasını'' yorumlamasının istenmesi üzerine Kılıçdaroğlu, ''Aşırı borçlanmanın getirdiği bir bağlılık var. Şöyle bir propaganda yapıyorlar: 'CHP iktidara gelirse faizler yükselecek, borçlarınızı ödeyemeyeceksiniz.' Bu şantaj daha önce de kullanıldı. Geçen seçimlerde projelerimiz yeterli değildi. Bu seçimlerde projelerimiz var. Faiz nasıl düşecek, sıfır faizli kredi nasıl verilecek, bütün bunların altyapısını oluşturduk. Dolayısıyla o şantajdan halkı kurtarmak istiyoruz'' diye konuştu.

 

AA/ANKA