Anayasa Mahkemesi'nin, reform paketinin iptaline yönelik açılan davayı önümüzdeki günlerde karara bağlaması bekleniyor. Demokratikleşme açısından büyük önem taşıyan karar öncesi sivil toplum kuruluşları (STK) tarihî bir girişimde bulundu. Dün 402 STK, davaya müdahil olma talebiyle Yüce Mahkeme'ye başvurdu. Sivil Dayanışma Platformu (SDP) öncülüğünde bir araya gelen kuruluşlar 'millet adına' böyle bir adım attıklarını açıkladı. Başvuru dilekçesinde sivil toplum kuruluşlarını temsilen 5 avukatın davaya müdahil olarak kabul edilmesi istendi. Anayasa Mahkemesi'ne de 'eğitim özgürlüğü'yle ilgili yasa değişikliğinde olduğu gibi yetkisini aşarak esasa girmemesi ve referandumu engellememesi çağrısı yapıldı. Mahkeme üyesi Fulya Kantarcıoğlu'nun yasal dinlemelerde eski Adalet Bakanı Seyfi Oktay'la yaptığı görüşmenin ihsas-ı rey anlamına geldiği belirtildi. Bu yüzden davadan çekilmesi gerektiği vurgulandı. Ayrıca vatandaşların da davaya müdahil olmak için Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru yapabilecekleri belirtildi.

Başvurunun gerekçesini, Anayasa Mahkemesi'nin daha önce, 'eğitim özgürlüğü'yle ilgili yasa değişikliğinde yetkisini aşarak 'esastan inceleme' yapması oluşturdu. Bu davada da benzer bir 'ihlal'den endişe eden sivil toplum önderleri, 'millet adına davaya gözcülük' yapmak istiyor. Platform Başkanı Ayhan Ogan, "Yaşanan gelişmeler karşısında insanımızın, halkımızın önünden demokrasi paketinin kaçırılacağı endişesi ile Türk milleti adına böyle bir girişimde bulunduk." sözleriyle bu gerekçeyi özetledi.

Aralarında Mazlum-Der, Hukukçular Derneği, Hukukun Üstünlüğü Platformu üye ve yöneticilerinin bulunduğu grup, sundukları dilekçede hukuki öneriler sıraladı. 'Şekil incelemesi' adı altında 'esasa' giremeyeceği hatırlatılan Mahkeme'ye, "Referanduma kadar pakete dokunamazsın" çağrısı yapıldı.

Platform adına açıklama yapan emekli Cumhuriyet Başsavcısı Reşat Petek, Anayasa'yı en çok koruması gereken Anayasa Mahkemesi'nin, son yıllarda adeta yasama organının yetkilerini üstlendiğine dikkat çekti. Ayrıca Mahkeme'nin, yetki gasbında bulunmak suretiyle kararlar verdiğini savundu. Petek, hiç kimsenin hukuku kendi siyasî ve felsefî amaçları doğrultusunda araç olarak kullanmaması gerektiğinin altını çizdi. Emekli Başsavcı, "Anayasa Mahkemesi 411 milletvekilinin 'evet' dediği anayasa değişikliğini bütün milletin gözüne baka baka 'şekil denetimi yapıyoruz' diyerek esastan inceleyip reddetmiştir. Bir hukukçu ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak göz göre göre yapılan bu hukuksuzluğu kabullenmemiz mümkün değildir.'' diye konuştu.



 

Dilekçede, Anayasa Mahkemesi Üyesi Fulya Kantarcıoğlu'na da ayrı bir bölüm ayrıldı. Kantarcıoğlu'nun, Ergenekon kapsamında yapılan yasal dinlemelerde eski Adalet Bakanı Seyfi Oktay ile yaptığı görüşme kayıtlarının ihsas-ı rey anlamına geldiği kaydedildi. "Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin kararlarına göre, bir hâkim önyargılı olmasa bile önyargılıymış gibi bir görüntüsü varsa o davadan çekilmesi gerekir." denilen dilekçede, Kantarcıoğlu davadan çekilmediği için 2949 sayılı Anayasa Mahkemesi'nin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'un 47. madde çerçevesinde reddi gerektiği belirtildi.

Dilekçenin, önemli bir bölümü de hukukî gerekçelere ayrıldı. Anayasa değişikliği paketinin halk oylaması aşamasında, henüz hukuken kanunlaşmadığına dikkat çekildi. Anayasa Mahkemesi'nin 'şekil denetimi' adıyla da olsa incelemeye almasının hukuk ihlali olduğu savunuldu. Bunun yanı sıra anayasa paketinin esastan incelemeye alınarak hukuk dışına çıkılıp siyasi karar verileceği izlenimi doğduğu aktarıldı. Dilekçede, "11 yargıç Anayasa'dan almadığı bir devlet yetkisini kullanarak zümre hâkimiyeti tesisine doğru gitmektedir." eleştirisi getirildi.

Bu arada Anayasa Mahkemesi heyetinin, dava görüşülmeden önce Fulya Kantarcıoğlu ile ilgili reddihakim talepleri konusunda bir karar vermesi gerekiyor. Anayasa Mahkemesi Kuruluş ve Görevleri Hakkındaki Kanun'a göre, başkan ve üyeler hakkında tarafsız hareket edemeyecekleri kanısını haklı kılan hallere, ret talebinde bulunulabiliyor. Bu hallerde, Anayasa Mahkemesi, reddedilen üye katılmaksızın ret konusu hakkında kesin karar veriyor.

81 ilden Mahkeme'ye dilekçe yağdı Kantarcıoğlu'nun istifası istendi

Sivil Dayanışma Platformu (SDP) öncülüğündeki kuruluşlar, dün Türkiye çapında harekete geçti. SDP ve diğer sivil toplum önderleri Başkent'te Anayasa Mahkemesi'ne dilekçe verirken diğer illerden de valiliklere müracaat edildi. Sivil toplum temsilcileri ile sade vatandaşlar da 81 ilden posta yoluyla doğrudan mahkemeye dilekçe gönderdi.

Diyarbakır'da Memur-Sen ve Gönül Köprüsü Derneği bünyesinde bulunan çok sayıda sivil toplum kuruluşu, Suriçi ilçesindeki PTT işletmesi önünde basın açıklaması yaptıktan sonra altına imza attıkları dilekçeleri taahhütlü olarak Anayasa Mahkemesi Başkanlığı'na gönderdi. STK'lara yoldan geçen vatandaşlar da destek verdi. Sivil toplum kuruluşları adına bir açıklama yapan Gönül Köprüsü Derneği Başkanı Ahmet Ay, milletin yetkisini alan yasama organının anayasa değişikliğini yaptığını ve sözü halka bıraktığını hatırlattı. Ay, "Biz ülkemizin yeni bir sıkıntı yaşamaması ve sürecin sağlıklı yürümesi için davaya müdahil olma talebinde bulunduk. Mahkemenin aydınlık yarınlar için onurlu ve eşitlik için karar vereceğine inanıyoruz." dedi. Ardından Memur-Sen Diyarbakır İl Başkanı Yasin Yıldız da kısa bir konuşma yaptı. Daha sonra STK'lar, 'Davaya katılma talebi ve üye Fulya Kantarcıoğlu'nu istifaya davet' başlığıyla yazdıkları dilekçeleri PTT'ye teslim etti.

Kahramanmaraş'ta da bir grup avukat ve sivil toplum kuruluşu, davaya müdahil olmak için Valilik kanalıyla başvuruda bulundu. Burada bir de basın açıklaması yapan Avukat Yusuf Bülbül, "Eski Adalet Bakanı Seyfi Oktay arasında geçen konuşma nedeniyle Fulya Kantarcıoğlu'nun davadan çekilmesi yönünde talepte bulunuyoruz.'' diye konuştu. Kahramanmaraş Barosu Başkanı İsmail Kahveci de, iptal davasının ancak yasa yürürlüğe girdikten sonra açılabileceğini kaydetti.

Kayseri'de de benzer görüntüler vardı. Çok sayıda sivil toplum örgütünü bünyesinde barındıran Kayseri Gönüllü Kültür Teşekkülleri de diğerleri gibi hem müdahillik talebinde bulundu hem de Anayasa Mahkemesi üyesi Fulya Kantarcıoğlu'nun davadan çekilmesini talep eti. Teşekkülün sözcülüğünü yapan Ahmet Taş, dilekçeyi Kayseri Valiliği'ne teslim ettikten sonra yaptığı açıklamada, davaya millet adına müdahil olduklarını ifade etti.

Oktay'la görüşmesi dinlemeye takılmıştı

Sivil toplum kuruluşlarının, iptal davasından çekilmesini istediği Anayasa Mahkemesi Üyesi Fulya Kantarcıoğlu, Ergenekon soruşturması kapsamında yasal telefon dinlemelerine takılmıştı. Kantarcıoğlu, gözaltına alınan eski Adalet Bakanı Seyfi Oktay'a, mahkeme ve iptal davası ile ilgili bilgiler veriyordu. Oktay da bu bilgileri, davayı açan CHP'nin o dönemki lideri Deniz Baykal'a aktarıyordu.

Bu görüşmelerin birinde Oktay, Kantarcı-oğlu'na, anayasa değişikliğinin geçmemesi için şehir şehir dolaştığını söylüyordu. Mahkeme Üyesi de, "Büyük hizmet yapıyorsunuz." sözleriyle kendisine destek çıkıyordu. İzmir, Uşak ve Almanya'da konferanslar verdiğini anlatan eski Bakan'a, "Deneyimi olan insanların bunları aktarmasını ben çok büyük bir hizmet olarak nitelendiriyorum." diyordu. Oktay da konuşma metnini kendisine ulaştıracağını söylüyordu. Kantarcıoğlu'nun karşılığı, "Tabii çok memnun olurum. Paylaşmak lazım, eleştiri bile alınsa onun bir faydası var, bir yeni ufuk açıyor. Kendimizi de yenilemiş oluyoruz." şeklindeydi.

Oktay, kritik kararı verecek Kantarcıoğ-lu'ndan, mahkemenin muhtemel bir davada iptal kararı verip vermeyeceğini de öğrenmek istiyordu. O da, davada vereceği oyla ilgili 'ihsas-ı rey' niteliği taşıyan bilgiler veriyordu. İSTANBUL ZAMAN

Herkes davaya müdahil olmak için başvurabilir

Sivil Dayanışma Platformu (SDP), temel hak ve özgürlükleri önemseyen herkesi Anayasa Mahkemesi'ndeki davaya müdahil olmaya çağırdı. İsteyenlerin www.sivildayanismaplatformu.org isimli internet adresinden dilekçe örneğine ulaşabilecek. Bu dilekçe ile birlikte kaymakamlık ve valiliklere başvurarak Yüksek Mahkeme'deki davaya müdahil olunabilecek.



DİYARBAKIR, KAHRAMANMARAŞ, KAYSERİ CİHAN