Hürriyet, 8 Ocak’ta iki pilot kardeşin ‘şehit’ ve ‘darbeci’ sıfatlarıyla ayrılan kaderlerini ve babaları Osman Aksoy’un dramını ‘Bu nasıl çaresizlik’ başlığıyla manşetten duyurmuştu. 

Kurmay Yüzbaşı Fatih Aksoy, 15 Temmuz darbe girişiminde TRT’nin Ulus’taki yerleşkesi ve Digitürk binasının işgaline ilişkin 57’si tutuklu yargılanan 93 sanıktan biriydi. Dava, karara bağlandı. İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Bakırköy Adalet Sarayı Konferans Salonu’nda yapılan duruşmada, aralarında Harbiyelilerin de bulunduğu 23 sanığa ‘Anayasayı ihlal’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet, 35 sanığa ise müebbet hapis cezası verildi. Davada yargılanan 35 er ise beraat etti. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılanlardan biri de Kurmay Yüzbaşı Fatih Aksoy oldu.

BABA GAZİLER GÜNÜ’NDEYDİ
Fatih Aksoy’un babası Osman Aksoy, şunları söylemişti: “Bir oğlum şehit olduktan sonra böyle hain bir örgütün adıyla diğer oğlumun tutuklanmasına çok üzülüyorum. Oğlumun onlarla bir ilgisi yok. Bir delil bulunamadı. Fatih’in tutuklanması diğer oğlumun şehit olmasından daha çok üzdü beni.”

Baba Osman Aksoy, 19 Eylül 2016’da Gaziler Günü dolayısıyla İstanbul Valiliği tarafından düzenlenen yemeğe katılmış ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı İrfan Fidan’la aynı masaya oturmuştu. Baba Aksoy o yemek sırasında tanıştığı Fidan’ı geçen ay ziyaret etmiş ve yargılanan oğluyla ilgili düşüncelerini paylaşmıştı. Başsavcı Fidan, o görüşmede yaşadığı duyguları şöyle ifade etmişti: “Anadolu insanının evlatlarını ellerinden kopartıp Türkiye düşmanlarının hizmetine sokan bu örgütle mücadelenin önemini, hayatiyetini, yaptığımız görevin sorumluluğunu, ağırlığını bir kez daha hissettim. Bir babanın çaresizliği, FETÖ’nün evladını elinden koparıp aldığı bir babanın çaresizliği vardı karşımda. İçim burkuldu, içim acıdı.”