Para yoksa delil de yok

Bu duruma tepki gösteren avukatlardan Murat Ergül şunları söyledi: 

“Ceza usul yasasında iddianame ve ekleri karşılıksız olarak sanık ve avukatlarına verilir. Bugüne kadar bu hep böyle oldu. Ergenekon ve Balyoz gibi davalarda da durum hep böyleydi. İddianamenin çıktığı Ocak ayından beri ek delil klasörlerini alamıyoruz. Bize taradıklarını söylüyorlar. Bu tarama işlemini daha sonra barodan bir görevlinin de yardımıyla yapmaya başlamışlar. Şimdi de bize bunu parayla satıyorlar. İzmir barosu da maalesef buna alet olmuş durumda. Olacak şey değil.” 

Avukat Mahir Işıkay ise uygulamanın savunma hakkını kısıtlamak olduğunu belirterek, “Parası olmayan sanıklar nasıl delillere ulaşacak. 500 tl neye göre tespit edildi. Mahkemenin görevi resmen ihale edilmiş. 1000 liralık bir tarama makinası alacak bütçesi yok mu bakanlığın da baroya ihale etmişler delil tarama işini. Dünya kadar paralar harcanıp adliye binaları yapıyorlar da tarama makinası mı alamıyorlar. Duruşma 13 Nisan’da başlayacak. 310 ek delil klasörü yeni dağıtılıyor. O da para ile” dedi.

İzmir Barosu Başkan Yardımcısı Ercan Demir ek delil klasörlerinin parayla satıldığı iddiasına şöyle yanıt verdi: 

"Mahkeme kendisi biz tarayıp vereceğiz demişti ama yapamadı. Ben baroyum. Benim orada görevlim var. Avukatlara fotokopi ve tarama hizmeti veriyorum ve bununda ücret karşılığı bedeli var. Yaklaşık 1200 lira gibi bir rakam tutuyor bu da çok yüksek dedik. Çok sayıda da avukat var dedik. O nedenle bu dosyaya özel olarak ücreti düşürdük. Ergenekon da Balyoz’da mahkeme vermiş olabilir. Ona bir şey demiyorum ama orada mahkeme kendisi tarayıp vermiştir. Burada da mahkeme kendisi tarama yapıp verecekti ama yapamadılar. Yapamayınca baronun tarama merkezine avukatlar başvurup göndertti. Bu da bir ücret karşılığıdır”