Sur, Cizre ve Silopi başta olmak üzere Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki sokağa çıkma yasakları ve operasyonlar sırasında yaşanan insan hakları ihlallerine karşı "Bu suça ortak olmayacağız" adlı ‘Barış İçin Akademisyenler Bildirisi’ni yayınlayan 1128 akademisyeni, kendisine ait internet sitesinde yazdığı, ‘Sözde aydınlar çanlar ilk önce sizin için çalacak’ başlıklı yazıda, “oluk oluk kanlarınızı akıtacağız ve akan kanlarınızla duş alacağız!!!” diyerek tehdit ettiği iddia edilen Sedat Peker, 11 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılandığı davada, her iki suçun yasal unsurları oluşmadığı için her iki suçtan beraat etti.

Anadolu Adliyesi 20. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz sanık Peker katılmadı. Duruşmada, bazı müşteki akademisyenler ile taraf avukatları hazır bulundu.     

Müşteki avukatlarından Oya Meriç Eyüboğlu, sanık Peker'in üzerine atılı suçların yasal unsurlarının oluştuğunu belirterek, "Böyle bir metne dayanarak hiçbir kişi suç içeren açıklamalarda bulunamaz. Ben yargılamanın kolay bir dava olmadığının farkındayım. Sizleri de anlıyorum. Davadan sonra adliye önünde yaptığım açıklamalar nedeniyle tehdit edildim. Ancak biz sayın mahkemenin hukuka uygun karar vereceği kanaatindeyiz. Sanık hakkındaki şikayetimiz devam etmektedir. Cezalandırılmasını talep ediyoruz." dedi.     

Bunun üzerine araya giren sanık Peker'in avukatı Turgay Özdoğan, "Neredeyse sizin yerinize kararı yazdıracak hakime hanım" diyerek müşteki avukatına tepki gösterdi.     

Taraf avukatları arasında yaşanan sözlü tartışma üzerine araya giren mahkeme hakimi İmran Arık Özcan, "Kürsüde en fazla sesini yükseltebilecek kişilerden biriyim. Ama taraflar 'Ben Türk yargısının önüne gittim. Beklediğim karar çıkmadı ama sağlıklı bir yargılama oldu. En azından sağlıklı bir yargılama yapılabildi.' diyebilsin. Hakimlik gerçekten zor bir meslek. Herkese söz hakkı tanıyacağım." diyerek taraf avukatlarını sakinleştirdi.     

Söz verilen müşteki akademisyenlerden Zeliha Gizem Sayın, hukukçu akademisyen olduğunu belirterek, "Ben o imza listesinde varım. Gururla varım. Meclis'e sunulan listede de ismim vardır. İyi ki öldürülmedik, iyi ki kanımızla duş alınmadı." dedi.     

Sanık Sedat Peker'in avukatı Turgay Özdoğan, "Müvekkilim yazısında açıkça terör örgütlerini hedef almıştır. Yazı metninde de açıkça terör örgütlerine destek veren kişilere yönelik devletin bekası aleyhine bu tutum ve davranışlara devam edilmesi halinde Türk halkının aynı şekilde hatta daha ağır bir şekilde karşılık vereceğini belirtmiştir. Bu barış bildirgesine imza atan akademisyenler ihraç edilmişlerdir. 'Bu suça ortak olmayacağız' başlıklı bildirgede açıkça terör eylemlerini gerçekleştiren kişilere destek verilmiştir." dedi.     

Bu bildirgeyi imzalayan akademisyenler hakkında açılan davaların terör mahkemelerinde görüldüğünü aktaran avukat Özdoğan, "Müvekkilim de bu bildirgeye tepki olarak iddianameye konu metni kaleme almıştır. Bildirge tamamen bağımsız olarak bu davanın dışında tutulamaz. İkisi birbirinden ayrı iki dava olarak değerlendirilemez. Biz bu nedenle bildirgeye imza koyan akademisyenler hakkında açılan ve terör mahkemelerinde görülmekte olan davaların celbini talep ediyoruz." ifadelerini kullandı.     

Mahkeme hakimi Özcan, sanık Peker'in avukatınca yapılan bu talebi, yargılaması yapılan dosya üzerinde esaslı bir etki yapmayacağı gerekçesiyle reddetti.     

Davayı karara bağlayan mahkeme hakimi İmran Arık Özcan, sanık Peker'in üzerine atılı "tehdit" ve "suç işlemeye tahrik" suçlarının unsurları oluşmadığı gerekçesiyle beraatine karar verdi.     

İDDİANAMEDEN     

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, 2016 yılı Ocak ayı içinde çok sayıda akademisyenin imzasıyla Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin, PKK terör örgütüne karşı yürüttüğü mücadele kapsamındaki uygulamalara yönelik eleştiriler içeren, "Barış için akademisyenler bildirisi" adlı bir bildiri yayımlandığı anlatılmıştı.     

Sanık Peker'in de kendisine ait internet sitesinde bu bildiriyi eleştiren bir yazı yayımladığı aktarılan iddianamede, bazı kişi ve kuruluşların yazının suç teşkil ettiği gerekçesiyle ihbarda bulunduğu, bazı akademisyenlerin de Peker'den şikayetçi olduğu kaydedilmişti.

İddianamede, Peker'in "tehdit" ve "suç işlemeye tahrik" suçlarından 1 yıl 4,5 aydan 11 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edilmişti. (Hürriyet)