Demokrat Yargı-Der Başkanı Doç. Dr. Osman Can, Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun (HSYK) yapısının değiştirilmesi gerektiğini söyledi. Erzurum'da görev yapan savcıların yetkilerinin elinden alan HSYK'yı eleştiren Can, "Demokratikleştirilmiş olan bir HSYK hepimizin sorunlarına belli ölçüde çözüm getirebilir." dedi.
 

İstanbul Ticaret Üniversitesi'nde düzenlenen 'Yargı Reformu Sempozyumu'na katılan Doç. Dr. Osman Can, burada yaptığı konuşmada, yargı reformunun gerekli olduğuna vurgu yaptı.
 

Son günlerde yargıda yaşanan krizi değerlendiren Can, Erzurum'da görev yapan savcıların yetkilerini elinden alan HSYK'yı eleştirdi. Savcıların itham altında bırakıldığını anlatan Can, "Onlar, haksız dahi olsa, haksızlıklarını kanıtlayamayacaksınız. Dolayısıyla kendilerini temize çıkarma imkanına sahip değiller. Üç tane yıkım vardır. Bu yıkımın müsebbibi HSYK'dır. Bu yıkımın müsebbibi belli ölçülerde Adalet Bakanı ve müsteşarıdır. Bu yıkımın müsebbibi aynı zamanda otomatik bir refleks göstererek, HSYK'nın yanında olduklarını söyleyen üst kurumsal dayanışmayı sergileyen Danıştay ve Yargıtay üyeleridir." ifadelerini kullandı.
 

Türkiye'nin kriz aşamasında olduğuna dikkat çeken Can, "Bu krizin gelmekte olduğunu daha önceki açıklamalarda da söyledik. Sistem taşıyamıyor. İp kopma noktasına gelmiştir. Bu kopma ve kırılma hepimize zarar verebilir. Karşılıklı gereksiz polemikler yerine ikna süreçlerini başlatmamız gerekiyor. Bu krizin hepimize kaybettireceğini, o kurumlarda yer alan şu an çok rahat oldukları için her şeye hakim olduklarını zanneden yüksek hakimlere de anlatılması gerekiyor. Bunun CHP'ye de, MHP'ye de, AKP'ye de anlatılması gerekiyor. Demokratikleştirilmiş olan bir HSYK hepimizin sorunlarına belli ölçüde çözüm getirebilir. Kriz aşamasında hepimizin güvenebileceği tarafsız bir yargılama imkanı bize sunacaktır. Bunu sağlamadığımız takdirde biz de kaybederiz. Hepimiz zarar görürüz." şeklinde konuştu. CHA