Silahlı Kuvvetler mensupları için ayrı bir yargı sisteminin doğurduğu olumsuz sonuçlar kamuoyunu uzun yıllardır meşgul ediyor. Tartışma, en son YAŞ'ta terfi ettirilmeyen Balyoz sanığı üç generalin açığa alınmasıyla yeniden gündeme geldi. Sivil irade, hukukî süreç içinde adı geçen generallerin emeklilik yolunu açmış, ancak Askerî Yüksek İdare Mahkemesi (AYİM) bir ilke imza atarak, terfi yönünde karar almıştı. Bunun üzerine hükümet, generalleri açığa aldığını duyurdu. AYİM, bu hafta generallerin itiraz başvurularını görüşecek. Ancak sivil toplum bu karardan çok askerî yargının varlığını sorguluyor. Demokratik ülkelerde, adlî yargının dışındaki askerî yargı sistemlerinin hukuk birliği ilkesine aykırı olduğuna dikkat çekiliyor. Sivil toplumun en büyük temsilcileri TOBB, TÜSİAD, TUSKON ve Türkiye Barolar Birliği (TBB) de, yargıda çift başlılığın kaldırılmasını istiyor. Demokratikleşme adına belli dönemlerde hazırlanan anayasa tekliflerinde, askerî yargıya yer verilmiyor. Bazı taslaklarda ise görev alanı, disiplin suçlarıyla sınırlandırılıyor.

Kimi anayasa teklif taslakları ise bu sistemin sadece disiplin suçlarıyla ilgilenen, yürütmenin yetki alanlarını işgal etmeyen yapılara dönüştürülmesini teklif ediyor. Tekliflerde Askerî Yüksek İdare Mahkemesi'nin (AYİM) kaldırılarak, asker kişilerin idarey­le uyuşmazlıklarının sivillerde olduğu gibi adli yargı mercilerinde çözülmesi gerektiği vurgulanıyor. Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği'nin (TÜSİAD) anayasa teklifinde sunulan öneride, bu mahkemelerin yargı birliğine aykırılık oluşturduğu gerekçesiyle, "Askerî yargı başlıklı 145. maddenin yürürlükten kaldırılması gerekir." vurgusu yapılıyor. Asker kişilerin de işledikleri suçlar nedeniyle siviller gibi adli yargı mercile­rinde bağımsız hâkimler önünde yargılanmaları gerektiği ifade ediliyor. Prof. Dr. Özbudun'un başında bulunduğu Bilim Kurulu'nun hazırladığı taslakta ise askerî mahkemelerin yargı yetkileri, askerlik hizmeti ile ilgili işlenen suçlara ilişkin davalara bak­makla görevli sayılması öneriliyor. Türkiye Barolar Birliği'nin anayasa tasladığı da Bilim Kurulu'nunkine benzer bir yaklaşım gösteriyor. Askerî mahkemelerin yargı yetkisinin asker kişilerin yalnızca askerî nitelikli suçlarıyla sınırlandırılması gerektiği vurgulanıyor.

SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİNDEN ANAYASA TASLAĞI

2000'li yıllardan itibaren siyasi partilerin yanı sıra sivil toplum kuruluşları da birçok anayasa önerisi hazırladı ve bunlar farklı zamanlarda kamuoyuna duyuruldu. Bu kapsamda Türkiye Barolar Birliği (TBB) 2001'de hazırladığı anayasa taslağını 2007'de güncelleştirdi ve son şeklini kamuoyuyla paylaştı. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) de 2000'de hazırladığı anayasa taslağını basın aracılığıyla kamuoyuna sundu. Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) ise 1996'da Prof. Dr. Bülent Tanör tarafından hazırlanan ve 2006'da Prof. Dr. Zafer Üskül tarafından güncellenen 'Türk Demokrasisinde 130 Yıl' isimli rapor yayımladı. Raporda anayasaya ilişkin önerilen hususlar, daha sonra taslak haline getirilerek kamuoyuna sunuldu. Yine 2007'de Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) anayasa taslağı hazırladı. Konfederasyon bu taslağı referandum öncesinde Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek'e sundu. 22 Temmuz 2007 genel seçimlerinden hemen önce AK Parti'nin talebi üzerine anayasa hukukçusu Prof. Dr. Ergün Özbudun başkanlığında oluşturulan Bilim Kurulu da günlerce Türkiye'nin gündeminde kalan anayasa taslağının hazırlamıştı. (Zaman)