SERPİL DEVELİOĞLU / İSTANBUL

Hayatını adadığı avukatlığa aşkla bağlıydı. 63 yılda tam 2 bin dava üstlendi. Adı 'Adalet Savaşçısı' kaldı. Kimi zaman geldi, savunma sırasında kullandığı ifadeler nedeniyle cezaevine düştü. Siyasete girdi, milletvekili oldu. Ancak hukukun peşini bir an olsun bırakmadı. Son nefesini vermeden birkaç saat önce bile... 
 TÜRK hukukunun efsane ismi, 27 Mayıs Darbesi'nin ardından idam edilen Başbakan Adnan Menderes'in avukatı Burhan Apaydın hayatını kaybetti. Menderes'in asılmasının ardından da davayla ilgili çalışmaya devam eden Apaydın'ın vefatından iki gün önce TBMM Başkanı Cemil Çiçek'e mektup yazdığı ortaya çıktı. Duayen avukatın Menderes ve bakanları hakkındaki "idam" kararının "yok" sayılmasını istediği mektuba AKŞAM ulaştı.

O RAPORU AÇIKLAYIN
 MEKTUBUNDA Menderes'in "suçsuzluğuna" ilişkin yeni delillere yer veren Burhan Apaydın, 27 Mayıs öncesi kurulan tahkikat komisyonunun hazırladığı ve hala TBMM arşivinde duran raporunun halka açıklanmasını talep etti.
 APAYDIN, 18 Nisan 2013 tarihli mektubunda şunları yazdı: 27 Mayıs Hükümeti tarafından TBMM'de "Tahkikat Komisyonu" adı ile geniş yetkilere sahip bir kuruluş meydana getirilmesi, Adnan Menderes'in Anayasayı çiğnediği ve vatan hainliği olarak tanımlanmıştır. Halbuki... "Tahkikat Komisyonu" Darbeden önce Meclis Başkanı'na rapor vererek olayları Demokrat Parti ve CHP tarafından değil dış etkilerle hazırlandığı, ülkenin karışıklığa götürülmek istendiğini... tespit etmiştir... 27 Mayıs'tan önce Meclis'e verildiği halde darbeciler bu raporu milletten gizlemişler ve Komisyonu Menderes'in hürriyeti kısıtlayıcı bir girişim olarak tanımlamışlardır.
 BÖYLECE 27 Mayıs hükümet darbesinin hakikatlerini ortaya koyucu değil de hakikatleri gizleyici bir yol izleyerek Türk Milletini yanılgıya sürüklemek suretiyle yapıldığı ortaya çıkmıştır. Bu rapor halen TBMM başkanlık arşivinde bulunmaktadır. Yeni bir delil olarak Tahkikat Komisyonu Raporunun açıklanması talepli işbu dilekçemle birlikte bu raporun derhal Türk Milletine açıklanması gerekmektedir...

YASAKLARA RAĞMEN...
 27 MAYIS Darbesi'nin ardından Başbakan Adnan Menderes'in avukatı olarak adını duyuran "Adalet Savaşçısı" Burhan Apaydın, geride hukuk mücadelesiyle dolu bir yaşam bıraktı.
APAYDIN, Cumhuriyet tarihinin ilk faili meçhul cinayetinin kurbanı olan Ağır Ceza Reisi Ali Rıza Bey'in oğlu olarak 1924'te doğdu. Avukatlığa 1948'de başladı. Menderes'in teklif etmesine rağmen vekilliği kabul etmedi. Darbenin ardından Baronun yasaklamasına rağmen kardeşiyle birlikte Menderes'in avukatlığını üstlendi. Duruşmada Menderes için "Yere düşmekle sakıt olmaz cevher kadr-ü kıymetten" dediği için tutuklandı. Serbest kaldı ancak bir süre sonra tekrar tutuklandı.
ADALET Partisi'nden 1961'de milletvekili seçildi. 1962'de ise partisinden ihraç edildi. 1965'te politikayı bırakarak avukatlığa döndü. Hemen her ifade özgürlüğü davasında, yasaklanan ya da soruşturulan fikirlerde savunma tarafında yer aldı. Önemli ceza davalarında yaptığı sıra dışı savunmalarla kamuoyunda tanındı. Uğur Mumcu'dan Dündar Kılıç'a, Aysel Toprak'tan, Abdullah Baştürk'e kadar pek çok kişinin avukatlığını üstlendi.

SON GECE BİLE ÇALIŞTI
 ÖNCEKİ gece Kadıköy'deki evinde hayatını kaybeden Burhan Apaydın'ın cenazesi bugün Teşvikiye Camii'nde kılınacak öğle namazının ardından Zincirlikuyu Mezarlığı'ndaki aile kabristanlığına defnedilecek. "Acım çok büyük, çok değerli bir insandı" diyen eşi Beyhan Apaydın, efsane avukatın yaşamını yitirdiği geceyi şöyle anlattı: Gayet neşeliydi, yemeğini yedi. Yazılarını yazdı. Hatta Meclis'e bir dilekçe gönderdi. O'nun en büyük arzusu Adnan Menderes ve diğer bakanların idam kararlarının yok sayılmasıydı. Bu konuyla ilgili dün de bir dilekçe yazdı. Menderes ve Yassıada ile ilgili sürekli anısı vardı. Her zaman benimle paylaşırdı. Anılarında her olayı hatırlar, isimleri hiç unutmazdı.
AKŞAM yemeğinde de gayet iyiydi. 23.30 sıralarında yattı. Beni çağırdı yanına. 'Beyhan susadım' dedi. Kaldırdım su içirdim. Aklıma hiç bir şey gelmiyordu. Yarım saat sonra bir inilti duydum, hemen kalktım. Seslendim, ses vermeyince ambulans çağırdım. Sağlık ekipleri kontrol etti, vefat ettiğini söylediler.

İŞTE O MEKTUP