CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, tutuklu ve hükümlülerin telefon görüşmelerini Meclis gündemine taşıyarak, "Herhangi bir tutuklu ve hükümlünün kendi anadilinde iletişim kurması temel bir insan hakkıdır. Konuştuğu dilde suç unsurunun olup olmaması elbette ki incelenmelidir. Ancak bir insan tek dil biliyorsa ve o konuşmasında suç unsuru varsa o dilin yasaklanması insan haklarına aykırı bir durum değil midir? Eğer yasak pratikte Kürtçe için geçerliyse bu durum eşitliğe, temel insan haklarına aykırı değil midir?" diye sordu.

-"BEYAN ESASI KABUL EDİLMİŞTİR"-

Soru önergesini yanıtlayan Adalet Bakanı Sadullah Ergin, hükümlü ve tutukluların telefonla görüşme hakkını ne şekilde kullanacakları konusunda Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Tüzüğün 88. maddesinin ikinci fıkrasının ( p ) bendinde, 15 Haziran 2009 tarihinde yapılan değişiklikle, Türkçe dışında başka bir dil veya lehçeyle telefon görüşmesi yapılmasında "beyan esası" kabul edildiğini söyledi.

-"SUÇ UNSURU BULUNMADIĞI SÜRECE GÖRÜŞMEYE MÜDAHALE EDİLMEMEKTE"-

Hükümlü ve tutukluların yakınlarıyla yaptıkları telefon görüşmelerinde kurumun güvenliğini tehlikeye düşüren ve suç unsuru içeren konuşma bulunmadığı sürece görüşmeye müdahale edilmediğine işaret eden Ergin, şöyle dedi:
"Ancak, kayıtların incelenmesi sonucunda, Türkçe dışında konuşulan lisanla suç teşkil eden konuşmalar yapıldığı tespit edildiğinde, hükümlü veya tutuklunun, aynı kişiyle Türkçe dışında bir lisanla konuşmasına izin verilmemektedir.
Hükümlü ve tutuklulara getirilen yasaklama kararı, konuşulan lisana ilişkin olmayıp, konuşmaların içeriğinde suç unsuru teşkil edilmesi durumuna ve aynı kişiye ilişkindir. Düzenleme belirli bir lisana yönelik olmayıp, Türkçe dışındaki tüm lisanları kapsamına almaktadır."

-TANRIKULU: "YASAKLANAMAZ"-

Soru önergesine verilen yanıtı ANKA'ya değerlendiren Tanrıkulu, "Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Türkçe bilmeyen tutuklu ve hükümlülerin telefon görüşmelerinin yasaklanabileceğini açıkladı. Ergin, Türkçe dışında bir dilde yakınlarıyla telefon görüşmesi yapan tutuklu veya hükümlülerin suç teşkil edecek görüşme yapması halinde, bir daha aynı dilde konuşmalarına izin verilmeyeceğini ifade etti. Ergin'in açıklamasına göre örneğin sadece anadili Kürtçeyi bilen bir tutuklu veya hükümlü, yakınlarıyla yaptığı görüşmede suç teşkil eden cümleler sarfederse, bir daha aynı kişiyle konuşma yapması yasaklanıyor. Bir dilde konuşma içeriği suç olsa bile yasaklanamaz. Eğer konuşma içeriğinde suç varsa ancak suç ile ilgili gereği yapılır. Bakanın mantığına göre, Türkçe yapılan bir görüşmede suç varsa Türkçe de yasaklanabilecek mi?" diye sordu. (ANKA)