Acar'ın 2004 yılında bölücü terör örgütüne katıldığı tespit edildi. Edinilen bilgilere göre, canlı bomba, KCK terör örgütüne bağlı olarak İran sınırında faaliyet gösteren Demokratik Kuruluş Birliği'nin (DKB) üyesi. Acar ailesi terör sebebiyle Hakkari'den Van'a göç etmiş. 7 yıl önce de ailesiyle birlikte İstanbul'a taşınan Vedat Acar, 2004'te katıldığı PKK tarafından askeri eğitime alınmış. Türkiye'ye ne zaman ve hangi yolla girdiği araştırılan Acar'ın bütün bağlantıları tek tek inceleniyor. Acar'la birlikte eylem için Türkiye'ye gönderilen başka terörist olup olmadığı araştırılıyor. Canlı bombanın, İzmir'e giderken Uşak'ta kaza yapan bomba yüklü araçla ilişkisi de araştırılan konular arasında. Eylül ayındaki kazada hayatını kaybeden Faik Yorgun'un da Hakkari'den Van'a göç eden bir aileye mensup olduğu belirlendi. Yorgun ile Acar arasında irtibat olabileceği kaydediliyor.

BOMBACININ KOD ADI: DERVİŞ

Vedat Acar'ın örgüt içinde 'Derviş' kod adını kullandığı belirlendi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, patlamayla ilgili olarak dün 7 kişiyi gözaltına aldı. Saldırıyı Vedat Acar isimli kişinin gerçekleştirdiğinin belirlenmesi üzerine eylemcinin yakınları tespit edildi. Şahısların bölücü terör örgütüne üye oldukları ileri sürüldü. Teröristin, 10 Ekim 2010'da Şirinevler'de 600 TL aylıkla ağabeyi S.Acar adına daire kiraladığı öğrenildi. Üst kattaki komşusu Erdal G., bombacıyı birkaç kez gördüğünü anlattı. Erdal G., "O daireye onun dışında ara sıra 2 erkek daha giriyordu. Saldırının ardından televizyonlarda da görünce tanıdım." dedi. Dairenin altında bulunan lokantanın sahibi Osman G. ise, "Bize, 'Cerrahpaşa Hastanesi'nde tedavi görüyorum. O nedenle daireyi kiraladım' demişti. Saldırı günü sabah anahtarı bana bırakarak mülk sahibine vermemi söyledi." diye konuştu. Lokanta sahibinin oğlu Mehmet Gülağacı da şu ifadeleri kullandı: "Cumartesi akşamı dükkana gelerek 3 lahmacun parası verdi. Lahmacunu götürdüm. Beni kapıda karşıladı. İçerinin ışıkları yanmıyordu. Sabah çıkarken de omzunda 2 çanta vardı. Anahtarı babama bıraktı. 'Hastane işim olmadı. Acilen gitmem gerekiyor. Eşyalar mülk sahibine kalsın. Depozitoyu da gelip alacaklar' diyerek çıktı. Daha sonra tekrar dönerek elindeki şemsiyeyi de bize verdi. 'Bu da sizin olsun' dedi. İyi Türkçe konuşamıyordu." Bu arada, saldırganın kimliğinin tespit edilmesinden sonra kaldığı dairede ekipler tarafından arama yapılarak, bina sakinlerinin ifadesine başvuruldu. Dairede çok sayıda şarap soğutma kabı bulunduğu ve patlamanın olduğu gün Acar'ın bu kaplardan ikisini yanında götürdüğü öğrenildi.

Saldırının ardından teröristin, Devrimci Karargah örgütüyle de bağlantılı olduğu ileri sürülüyordu. Örgüt ise eylemi üstlenmedi. Ancak yapılan duyuruda ilginç bir ipucu ortaya çıktı. Bildiride, 31 Ekim'deki saldırının tarihinin 29 Ekim olarak belirtilmesi, olaydan önce örgüte yönelik istihbaratları doğruladı. Terör örgütlerinin 29 Ekim törenlerini sabote etmeye dönük eylem hazırlığı içinde olduğu istihbaratı alınmıştı. Törenlerin hava şartları nedeniyle ertelenmesi, eylemi de tehir etti. Devrimci Karargâh'ın yalanlama duyurusunda 29 Ekim tarihini belirtmesi, söz konusu duyurunun önceden hazırlandığı ve planlı bir yalanlama olduğu şüphesini doğurdu. Bostancı'daki çatışmada öldürülen Devrimci Karargâh örgütü Türkiye sorumlusu Orhan Yılmazkaya'nın da PKK'nın Kandil kampında bomba eğitimi aldığı ortaya çıkmıştı.




Zaman