Anayasa değişikliği paketinin 12 Eylül'de referanduma sunulacak olması, darbecilerin zamanaşımından yararlanıp yararlanamayacağına ilişkin tartışmaları da beraberinde getirdi. Referandumun yapılacağı gün, demokrasinin askıya alındığı 1980 darbesinin 30. yılı tamamlanıyor. Türk Ceza Kanunu'na (TCK) göre yargılanması 30 yıl süren davalar, zamanaşımı nedeniyle düşüyor. Bu sebeple Kenan Evren ve ekibinin yargılanamayacağı görüşü gündeme geldi. Ancak konuyu ele alan hukukçular, darbecilere yönelik bugüne kadar herhangi bir yargılanma yapılmadığı için zamanaşımının uygulanmayacağını vurguluyor.

Darbecilerin yargılanmasını engelleyen geçici 15. maddenin zamanaşımının uygulanmasını engellediğini belirten Boğaziçi Avukatlar Derneği Başkanı Bilal Çalışır, yargılanmanın mümkün olmadığı bir süreçte zamanaşımının işletilemeyeceğinin altını çiziyor. Çalışır, şu ifadeleri kullanıyor: "Darbecilerin yargılanmasını engelleyen geçici 15. madde vardı ve hukuken yargılama yapılamıyordu. Yargılanmanın başlamadığı bir davada zamanaşımı aramak hukuken mantıklı değildir. Zamanaşımı, hukuki engel (geçici 15. madde) ortadan kalktıktan, yani değişikliğin referandumda kabul edilmesinden sonra başlayacaktır."

Ceza hukuku avukatı Çiğdem Okumuş da geçici 15. madde yargılanma sürecini engellediği için darbeciler hakkında bugüne kadar dava açılamadığına işaret ederek, bundan dolayı bu maddenin kaldırıldığı günden itibaren zamanaşımı sürecinin başlayacağını söylüyor. Mevcut durum göz önünde bulundurulduğunda Evren ve ekibinin işlediği şuçlar nedeniyle zamanaşımından faydalanamayacağını kaydeden Okumuş, "İdamların bir kısmı hemen infaz edilmedi. Cezası birkaç yıl sonra infaz edilenler var. Yani suçta bir süreklilik var. Bunları da dikkate almak gerekiyor. Darbe suçu 12 Eylül'de gerçekleşti, ya sonrası? Bundan dolayı zamanaşımı söz konusu değildir." ifadelerini kullanıyor.

Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Gökçen ise zamanaşımı sürecinin 1983 yılından itibaren başlaması gerektiğini savunuyor. Darbenin yapıldığı zamandan yönetimin sivil iradeye geçtiği 1983'e kadar suçun devam ettiğini anlatan Gökçen, şunları kaydediyor: "Zamanaşımının dolmamış dolduğunu düşünmüyorum. Yönetimin sivil iradeye geçmesiyle yani 1983'ten bu yana sürecin işletilmesi gerekiyor. Çünkü bazı suçlar sadece 12 Eylül 1980'den sonra da işlendi. Yani üç yıl sürdü."


Zaman