ANKARA- TBMMAnayasa Uzlaşma Komisyonu’nda yeni Anayasa’nın kritik maddelerinden ‘Din, vicdan ve inanç hürriyeti’ maddesi görüşmeleri laiklik tartışmasına sahne oldu. 

Anayasa Yazım Komisyonu’nun önceki günkü toplantısında ‘Temel Hak ve Hürriyetler’ bölümünün ‘Din vicdan ve inanç hürriyeti’ maddesi görüşülürken, CHP’nin metine “Devlet işlem ve eylemlerinde bütün din ve inançlara karşı tarafsızdır. Din inanç ve kanaatlerin çeşitliliğine dayalı toplumsal çoğulculuğa saygı gösterir. Devlet farklı din ve inançlar ile inananlar ile inanmayanlar arasında karşılıklı saygı ve hoşgörünün yerleşmesi için gerekli önlemleri alır” ifadesinin eklenmesini istedi. AKP’li üye Mustafa Şentop itiraz etti. Şentop, birinci cümlenin gerekçede yazılması gerektiğini belirtirken, CHP’li Üye Atilla Kart da buna karşı çıktı. Kart, “Madde metnini kabul etmemekle aslında siz demokrasi ve laiklik konusunda ne kadar gayrı samimi olduğunuzu itiraf ediyorsunuz. AKP laikliği istismar etmek için anayasada son engeli de kaldırmak istiyor” dedi. Bunun üzerine Şentop, laiklik tanımına ilişkin bir itirazlarının olmadığını kaydederek, CHP’nin laiklik anlayışının, 1937 yılında basında “Allah” kelimesini yasaklayan Matbuat Umum Müdürü, Tarihçi Vedat Nedim Tör’ün anlayışıyla aynı olduğunu söyledi. 
 
Şentop: CHP tipi laiklik! 
Şentop, “ CHP tipi laiklik ne literatüre uygun, ne de halk benimsiyor. Sizin demokrasi anlayışınızda zafiyet var. Bu komisyon sayesinde partinizde de bazı şeyleri tartışabiliyorsunuz. Bu zemini oluşturan Ak Parti . Bunu Başbakan önerdi. Komisyonda eşitlik sağlanması bizim ileri demokrasi anlayışımızın örneği. Yoksa yüzde 50 temsilimiz var. Yansıma oranımız büyük ama biz dörtte bire razı olduk. Ama siz kendi oy oranlarınızı hazmedemiyorsunuz” dedi. Tartışma MHP’li Tunca Toskay’ın araya girmesiyle sonlandı. 
Üst komisyonda ele alınacak madde şöyle yazıldı: “Herkes din, vicdan ve inanç hürriyetine sahiptir. Bu hürriyet bir dine inanma, dini inancını değiştirme ve herhangi bir dine inanmama hürriyetini de içerir. Bu hak tek başına veya topluca açık veya kapalı olarak ibadet öğretim, uygulama ve tören yapmak suretiyle dinini ve inancını yaşama, açıklama ve yayma hürriyetini de kapsar. Hiç kimse ibadet, dini uygulama ve törenlere katılma, dini inanç ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz. Dini inanç, düşünce ve kanaatlerinden dolayı kınanamaz, suçlanamaz ve farklı muameleye tabi tutulamaz” şeklinde yazıldı. 
Anayasa Uzlaşma Komisyonu, gündeme geldiği günden itibaren tartışılan basın özgürlüğü ile ilgili maddede de uzlaş maya varamadı. Meclis Başkanı Cemil Çiçek başkanlığında dün toplanan komisyonda, “Basın hürdür, hiçbir şekilde sansür edilemez” cümlesi yazıldı. 
 
Basına sınırlama kriterleri 
Ancak basına yönelik sınırlama kriterlerinde anlaşma sağlanamadı. AKP ve MHP , ‘kamu düzeni, genel ahlak’ nedeniyle sınırlama isterken, CHP , ‘laik anayasal düzenin şiddet yoluyla değiştirilmesi, ırk, dil, din, cinsiyet, bölge ve mezhep farkı gözeterek toplumda nefret duygularının oluşturulması’ kriterini öne sürdü.



Radikal