ÖYM’lerin ‘görev’ değil, ‘yetki’lerine dokunulması düşünülüyor. Özel yetkili savcıların arama, gözaltı kararlarının başsavcının iznine bağlanması gündemde.
Özel yetkili mahkemelere dokunulduğu zaman Ergenekon , Balyoz vb. davaların düşeceği kaygısıyla parti içi tepkileri de yükselmeye başladı. Bu nedenle 3. ve 4’üncü yargı paketlerine girmeyeceği kesinleşen ÖYM operasyonunun ekim ayına sarkması büyük ihtimal.
Çalışma sürdürülüyor
Hükümetin ÖYM’lere bakışını, eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un tutuklanması, şike operasyonu ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın ifadeye çağrılması değiştirdi. ÖYM’leri yeni ‘vesayet’ kurumu olarak gören AK Parti kadroları, yaklaşık 4 aydır formüller üzerinde çalışıyor. İlk çalışma Adalet Bakanlığı tarafından yapıldı ancak partide kabul görmedi.
Yeni çalışma ise kapsamlı bir şekilde yürütülüyor. Çalışmayı Başbakan Yardımcıları Beşir Atalay, Bekir Bozdağ, Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Başbakanlık Müsteşarı Efkan Ala yapıyor. Adalet BakanlığıMüsteşarı, Başbakanlık ve Adalet BakanlığıKanunlar Kararlar Genel Müdürleri de katkı sağlıyor. Radikal’e ulaşan bilgilere göre ÖYM krizinde son durum şöyle:
* Şimdilik kalkmıyor: Hükümetin seçenekleri arasında ÖYM’lerin toptan kaldırılması da yer alıyordu. Bu olasılık en azından ‘şimdilik’ rafa kalkmış görünüyor. Ergenekon, Balyoz gibi ‘darbe’ davalarının bitimine kadar ÖYM’lerin varlığını sürdürmesi seçeneği öne çıktı.
* Sonbahar’a kalıyor: ÖYM’lerin 3’üncü yargı paketine önerge ile eklenmesi veya 4’üncü pakete girmesi bekleniyordu. Başbakan değişikliğe kararlı olsa da parti içinden ‘cılız’, AK Parti’ye destek olan ‘çevre’lerden ise dozajı yüksek tepkiler devam etti. Meclis’in çalışma süresinin kısalığı yasal düzenlemenin sonbahara kalabileceğini gösteriyor. İktidar, TBMM’yi ramazandan önce (15 Temmuz) tatile sokmak istiyor. Süreç böyle devam ederse yasal düzenleme Meclis’in açıldığı 1 Ekim tarihinden sonra gündeme gelebilecek.
* Yetkiye tırpan: ÖYM’lerin görev alanlarında değişiklik yapılmasından ziyade yetkilerinin daraltılmasının doğru olacağı düşünülüyor. Başsavcılığın güçlendirilmesi; savcıların arama ve gözaltı kararlarının başsavcının ‘izni’ne bağlı hale getirilmesi gibi formüller konuşuluyor.
* Başbuğ’a formül: MİT krizinden sonra MİT Müsteşarı ve kadrolarının yargılanmasını Başbakanlık ‘izni’ne bağlayan kanun çıkarılmıştı. Aynı mekanizmanın eski Genelkurmay Başkanları, Kuvvet Komutanları ile terörle mücadele eden Kamu Düzeni ve Güvenliği, İçişleri Bakanlığı Müsteşarları için de geçerli olacak şekilde genişletilmesi düşünüldü. Son gelişmeler ‘izin’ mekanizmasının ancak Genelkurmay
Başkanlarını kapsayacak şekilde dar kapsamlı tutulabileceği yönünde. Bu değişiklik olursa eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un yargılamasının ‘tutuksuz’ devam etmesi bekleniyor.(Radikal)
