Hukuk Dernekleri Plaftormu üyesi avukatlar, son zamanlarda verdikleri skandal kararlarla kamuoyunun tepkisini çeken yüksek yargıyı sert bir dille eleştirdi. 16 hukuk derneğini bünyesinde bulunduran platform adına İstanbul Adliyesi önünde açıklama yapan Avukat Murat Aktürk, "Ergenekonculara özgü ve onları kurtarmaya yönelik tazminat ve tahliye kararları veren yüksek yargı mensuplarını samimiyete, herkese karşı eşitliğe ve hukukun evrensel kurallarına uymaya davet ediyoruz." dedi. Yüksek yargının kendisini mevcut düzenin koruyucusu ve kollayıcısı ilan ettiğini vurgulayan Aktürk, bir süredir yaşanan hukuk dışı karar ve davranışların kamuoyunu hayretler içerisinde bıraktığını söyledi. Anayasa Mahkemesi başta olmak üzere HSYK, Yargıtay ve Danıştay'ın böyle bir görevi olmadığının altını çizen Aktürk, vesayetçilik ve statükoculuk bayrağını eline alan yüksek yargının siyasi otorite ile güç kavgasına tutuştuğunu ifade etti.

İstanbul Adliyesi dün anlamlı bir eyleme sahne oldu. 16 hukuk derneğini bünyesinde bulunduran Hukuk Dernekleri Platformu üyesi 50 avukat, yüksek yargının usulsüz kararlarını eleştirmek için basın açıklaması yaptı. Grup adına konuşan Avukat Murat Aktürk, "Yargı sistemimizde bir süredir alışık olmadığımız, özellikle kişilere veya belirli bir dünya görüşüne mensup sanık ve şüphelilere özgü yargısal ama hukuk dışı karar ve davranışlar dikkat çekmektedir." dedi. Bu karar ve davranışların tüm kamuoyunu hayretler içerisinde bıraktığına vurgu yaptı. Anayasal rejimi yıkıp, TBMM'yi ve hükümeti devirmeyi amaçlayan 'Kafes' ve 'Balyoz' darbe planları davalarının sanıklarının bir bir tahliye edildiğini hatırlattı. Sıradan sanıklar için gündeme gelmeyen tutuksuz yargılamanın Ergenekon yapılanması içerisinde yer alan ve darbe planları yaptıkları iddiasıyla yargılanan asker şahıslarla ilgili gündeme gelmesi ve uygulanmasının manidar olduğunu anlattı.

Murat Aktürk, yüksek yargının kendisini mevcut düzenin koruyucusu ilan ettiğini, vesayetçilik ve statükoculuk bayrağını eline alarak siyasi otorite ile güç kavgasına tutuştuğunu dile getirdi. Anayasa Mahkemesi başta olmak üzere HSYK, Yargıtay ve Danıştay'ın böyle bir görevi olmadığını hatırlatan Aktürk, yetkilerinin bulunmadığı alan ve konularda yetki aşımı yaparak laik düzeni koruma bahanesi ile kararlar aldığını vurguladı. Aktürk, demokratik hiçbir ülkede ismi darbecilerle birlikte anılan ve bir şekilde hukuk kurallarına, meslek etiğine aykırı beyan ve konuşmaları alenileşen yüksek hâkimlerin görevlerinde kalmasının düşünülemeyeceğini belirtti. Anayasa değişikliği paketinin iptalini görüşen Anayasa Mahkemesi'ni de eleştiren Aktürk, "Yüksek Mahkeme'nin paketini esastan görüşme yetkisi bulunmuyor. Ancak Mahkeme'nin yakın geçmişte Anayasa'yı ihlal ederek verdiği kararlar halen belleklerdeki yerini koruyor. Endişemiz, Mahkeme'nin yine yetkisini aşarak şekil denetimi altında esas denetimi yapması ve iptal talebini kabul etmesidir. Bu endişenin gerçekleşmesi tam bir hukuk tanımazlık olacak ve ülkede kaos yaratacaktır." ifadelerini kullandı.

Antalya, Burdur ve Isparta baroları tepkili

Merkezi Antalya'da bulunan Hukukun Üstünlüğü Platformu üyesi, Antalya, Isparta ve Burdur barolarına bağlı bir grup avukat, basın toplantısı düzenledi. Platform Sözcüsü Mustafa Özmen, son günlerde hukuk adına endişe verici gelişmeler yaşandığını anlattı. Özellikle yüksek yargıda Ergenekon davasını sonuçsuz bırakmak adına hukuk dışı ve mevzuata aykırı çalışmalar yapıldığını aktaran Özmen, "Yargıtay 11. Ceza Dairesi'nin İlhan Cihaner davasıyla ilgili verdiği birleştirilme ve tahliye kararı, Ceza Muhakemesi Kanunu'na aykırıdır." dedi. Özmen, bir soru üzerine ise şunları söyledi: "Hukuku hiçe sayan uygulamalar var. Bunlar birtakım insanları korumaya yönelik uygulamalar. Özellikle İlhan Cihaner davasında olan bu." CİHAT ÜNAL ANTALYA