Herkesin zor zamanları vardır. Yıllar, herkese aynı rahatlığı vermez. Çankırı’da lise yıllarımda tek kitapçı vardı. Derslerin bitimine yakın bir hocamın derste okuduğu Süleymaniye’de Bayram Sabahı isimli şiirin sahibinin Yahya Kemal olduğunu öğrenmiştim. Kendi Gökkubbemiz Altında isimli kitabı almalıydım. Yazın tatilde çalışıyordum. Akşama kadar çalıştığım gündelik o zamanlar unutmuyorum sadece 350 liraydı. Kitabı sordum, fiyatı 500 lira idi. Akşama kadar kan ter içinde çalışarak kazandığım parayı veremedim sadece bu kitaba. Yetmemişti param işte. Alamadım kitabı, çok da üzülmüştüm.


Okulun açıldığı ilk hafta idi. Okul kütüphanesinden Yahya Kemal’in bu kitabını ödünç aldım. Defterlerimden birine bir hafta gece gündüz bütün kitabı sırasıyla yazdım. Böylece bir kitabım olmuştu, hem de el yazımla yazılmış. Hala saklıyorum.

Asistanlığımın ilk yıllarında idi. Erzincan’da çalışıyorum. Bir makale yazmak istiyordum. İnternetin olmadığı dönemler. Avrupa Birliğinin bir direktifi lazımdı. Bir arkadaşa rica ettim İstanbul’dan getirmesi için. Getirmedi. Sonra rica ettiğim bir başka arkadaşım ise başka bir direktif getirdi. Aradan üç ay geçmişti. Erzincan’dan otobüse bindim, on sekiz saat sürdü. Akşama kadar kütüphanede geçirdim vaktimi, kaynakların fotokopilerini aldım, tabii Avrupa Birliği Direktifini de. Dönüşüm de on sekiz saat sürdü. O makaleme baktıkça bu yaptığım uzun yolculuğu ve o zamanki çabalamalarımı hatırlarım hala.

Yıllarımız ve günlerimiz hızla kayıyor avuçlarımızdan. Çabalarımızın meyveleri geriye kalan. Hepsinden öte hala unutmadığım hatıralar var, ya da bir haftada yazdığım şiir defterim gibi el yazımdan oluşan Yahya Kemal’in şiir kitabı.

Ne zaman çalıştı isem, her şey önümde kolaylaşıverdi. Ben çalıştığım zaman hiç ümitsiz olmadım ve bütün zor denilenlerin önüme adeta serildiğini gördüm. Bu nedenle çalışmaktan başka yol göremedim. Daha önce de yazmıştım. Gayret çok büyük ve hiç reddedilmeyen bir dua.

Alından damlayan ter, uykusuz geceler, yorgun bedenler, geciken öğünler... Çalışmanın tabii belirtileri. Ama ödülü de var. Er ya da geç başarı.
Sevgili öğrencilerim ve dostlarım.

Zor zamanlarınızda bazen böyle hikayeler gerekir insana. Etrafınızda dokunduğunuz bildiğiniz birine ait bir kaç hikaye işte.

Tanıdığınız ve bildiğiniz birinin, bazılarınızın hocasının zor zamanlarından derlenen  satırlardı bunlar; sizler  için bir küçücük ışık olsun diye açtım hatıralarımın sayfalarını. İşe yararsa ne mutlu bana.