28 Şubat Davası’na bayram arasının ardından Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmeye devam edildi. Yoklama yapılarak başlanan davada, Emekli Korgeneral Vural Avar, “1998'de emekli oldum. 16 yıl önce cereyan etmiş olayları hatırlamıyorum” diyerek savunmasına başladı.

ABD, CIA’NIN İMKANLARI İLE YAPAMADI

Avar, iddianamede yer alan, İran'daki rejimin zayıflatılması için BÇG tarafından yapılacak çalışmalara yer verildiğini hatırlatarak, “İran'daki rejimi değiştirme imkanlarımızın dışındadır. Bunu, ABD, CIA'nın bütün imkanlarını kullanarak yıllardır gerçekleştiremedi. Bizim bunu yapabilmemiz söz konusu olamaz" diye konuştu.

ERBAKAN, CEBİR/ŞİDDET OLMADAN İSTİFA ETTİ

Dönemin REFAHYOL Hükümeti'nin devrilmediğini savunan Avar, “Başbakan Necmettin Erbakan cebir ve şiddet olmadan görevinden istifa etmiştir” diye konuştu.  İddianamede, irtica ile mücadelenin suç sayıldığını savunan Avar, bu durumda irtica ile mücadele için genelgeler yayımlayan dönemin hükümeti ve başbakanının da suçlu olacağını ileri sürdü. BÇG'nin gizli bir oluşum olmadığını ifade eden Avar, "BÇG, MGK kararı, hükümet kararnamesi ve Genelkurmay Başkanlığının emriyle, devlete destek vermek amacıyla teşkil edilmiş bir kurumdur. Bu nedenle üstümüze atılı suçlamaları kabul etmiyorum. Adaletin, haklının yanında tecelli edeceğine inanıyorum" dedi.

Mahkeme başkanı Süleyman Köksal, müşteki Tamer Tatar’ın delil olarak sunduğu CD’de yer alan bilgi ve belgelerle ilgili Genelkurmay Başkanlığı’nın, “soruşturma izni verdiğini” bildirdi. Başkan Köksal , Milli Güvenlik Kurulu'na (MGK), 28 şubat 1997’de Fevzi Türkeri tarafından verilen “irtica” konulu brifinge ilişkin, Genelkurmay Başkanlığı'ndan bilgi ve belge istendiğini, ancak bu brifinge ilişkin doküman bulunmadığı yanıtı verildiğini söyledi.