CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, mali boyutunu 10 milyar dolar olarak hesapladıkları bu uygulamaya ilişkin, “Hem uygulamaların iptali için idari yargıya başvuracağız hem de bu işlemi yapanlar hakkında suç duyurusunda bulunacağız” dedi. Ağbaba, özetle şunları söyledi:
“Alaçatı’da Diyanet’e devredilen dükkân ve binalar, 1936 yılından bu yana belediyenin mülklerdir. Devredilen bu 22 dükkândan 14’ünün içkili mekan olması da amacı ortaya koyuyor. Bununla Alaçatı’daki turizmi bitirecekler. Tek tip insan yetiştirmeyi hedefleyenler kendi yaşam anlayışlarını dayatıyorlar. Hükümetin yaptığı, bir gasptır. Kime karşı, kendi yurttaşlarına karşı. Gaspın da yasalarda cezası vardır. Bunu devlet yaptı diye cezalandırılmaması düşünülemez. Bununla ilgili hukuki süreci Çeşme Belediyesi başlattı, biz de sonuna kadar takipçisi olacak. 
Yapılan sadece Alaçatı ile sınırlı değil. Birçok ilde ilginç kararlar alınıyor. Örneğin, Eskişehir’de mezarlıkları belediyeye bırakırken, kentin en önemli yerlerindeki çok değerli taşınmazlar verilmeyip gasp ediliyor. Ambulanslara bile merkezi hükümet el koyuyor. Ölüler belediyeye verilirken canlıları, yani para eden bina ve arsaları hükümet kendisine alıyor. Bunu da tamamen CHP’li belediyelere yönelik olarak yapıyorlar. 

Yine Muğla’da Ölüdeniz’in yıllardır halkın malı olan plajları resmen gasp edildi. Belediye verilmeyen bu plajlar bir şirkete, bir vakfa peşkeş çekiliyor. Aynı şekilde Dalyan’da da benzer uygulamaya gidiliyor. Yapılan son yasal düzenlemeye göre büyükşehirlerde kapatılan özel idarelerin mallarının belediyelere devredilmesi gerekirken, bizim belediyelerimize özel idarelerin borçları ve personelleri devrediliyor, malvarlıkları ise verilmiyor. 

Ama kendi belediyelerine, örneğin Ankara, Denizli, Şanlıurfa, Konya’da bütün mallar belediyeye devrediliyor. Ancak bu kadar çifte standart olabilir. Aydın ile Denizli iki komşu kent. Belediyesi bizde olan Aydın’da her türlü baskı yapılıyor, mallar devredilmiyor, ama belediyesi AKP’de olan Denizli’de ise özel idarenin malları belediyeye devrediliyor. Anormal bir uygulama ile bizim belediyelerimizden kaçırılan mallara ilişkin rakam bizim hesaplarımıza göre 10 milyar doların üzerinde. Sadece İzmir’de belediyeye verilmeyen taşınmazların değeri 4.5 milyar dolar. Şimdi bütün bu yapılanlar için hukuki süreci başlatıyoruz. Hepsine gerekli davalar açılacak. Çünkü yapılan anayasadaki eşitlik ilkesine de aykırı. Sadece dava açmakla da kalmayıp, bu uygulamayı yapan valiler başta olmak üzere kamu görevlileri için de suç duyurusunda bulunacağız.”



Haber: TURAN YILMAZ / Radikal