Gerekçeli kararın yayımlanmasıyla DTP eski Genel Başkanı Ahmet Türk ile Diyarbakır Milletvekili Aysel Tuğluk'un milletvekillikleri sona erdi. Gerekçeli kararda, partinin PKK ile arasına mesafe koymadığı, PKK terör örgütünün ve bu eylemlerden hükümlü elebaşı Abdullah Öcalan'ın eylem ve politikalarını destekleyici nitelikte faaliyette bulunarak devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğüne aykırı eylemlerin yoğun olarak işlendiği bir parti haline geldiği belirtildi. Gerekçeli kararda, "Demokratik düzende, terör eylemlerine karşı siyasi duruşunu açıkça belirlemeyen, suçu ve suçluları kınamayan ve gizleyen bir partinin varlığı hoşgörüyle karşılanamaz. Davalı partinin bu bağlamdaki tutumu, partinin PKK'yla olan ilişkisinin "açık bir sır" olarak nitelenmesi sonucunu doğurmaktadır. Bu gizli kabulle, terör yoluyla hak elde edilmesi bir yöntem olarak benimsenmektedir." ifadesi dikkat çekti.

DTP Genel Başkanı Türk'ün iki açıklaması kapatma ve siyaset yasağına gerekçe yapıldı. Türk'ün 18.1.2006'da Diyarbakır'da yaptığı basın açıklamasında 'Öcalan üzerindeki tecridin ağırlaştırılmasının toplumsal kaygıları çok daha derinleştirdiği görülmektedir' sözleri siyaset yasağına gerekçe oldu. Kararda, terör örgütü liderinin Kürt sorunu ve Türkiye'nin AB üyeliği konusunda oynadığı rolden takdirle söz etmesi ve terör örgütü liderinin cezaevinde maruz kaldığı sorunları tecrit olarak nitelendirip bunu kamuoyuyla paylaşmasının, DTP'nin terör örgütü ve liderine siyasi ve ideolojik yönden bağlılığını gösterdiği ifade edildi. Kararda, DTP genel başkan yardımcısı konumunda bulunan Aysel Tuğluk'un PKK teröristlerinin bazı kesimlerce kahraman olarak kabul edildiklerini ve bu nedenle terör örgütü liderine karşı terörist diyerek halkın karşısına çıkamayacaklarını ifadelerinin, DTP'nin üst yönetiminin PKK terör örgütü ve liderine yakınlığını ortaya koyduğu vurgulandı. Anayasa Mahkemesi gerekçeli kararında, AİHM'nin Herri Batasuna ve Batasuna partileri hakkındaki kararına da atıflar yapıldı.