Uluslararası sularda 31 Mayıs 2010 tarihinde İsrail'in saldırısına uğrayan Mavi Marmara gemisinin hukuk heyeti ve mağdur avukatları İstanbul Akgün Otel'de basın toplantısı düzenledi. Toplantıda İsrail aleyhine açılan ceza ve tazminat davalarıyla ilgili süreç konusunda bilgi verildi. Toplantıda 10 avukat hazır bulunurken basın avukatlar adına ortak açıklamayı Avukat Cihat Gökdemir yaptı.

Cihat Gökdemir, İstanbul 7. Ağırceza Mahkemesi'nde İsrailli yetkililer hakkında açılan davanın sürdüğünü ve 4'üncü duruşmanın da 21-22 Mayıs 2013 tarihlerinde yapılacağını hatırlattı. İsrail ile Türkiye arasındaki görüşmelere de değinen Gökdemir, "Şehit aileleri, gemi yolcuları, filo organizatörü STK'ların ve avukatların öncelikle ablukanın kaldırılması yönündeki ısrarına rağmen, İsrail ile Türkiye Devleti arasında tazminat miktarını ve öneme şeklini belirten bir anlaşma yapılabilmesi için heyetler görüşmeye başlamıştır. Bu görüşmeler çerçevesinde, özellikle İsrail medyasında ve devlet yetkililerinin açıklamalarında Mavi Marmara ve Filistin Özgürlük Filosu'nun yola çıkış amaçları görmezden gelinerek Mavi Marmara saldırısı tazminat meselesine indirgenmiştir." diye konuştu.

"İsrail'in, mağdurların ısrarının aşılması için Türkiye'den gerekeni yapmasını ve özür karşılığında kendilerine vaat edildiğini iddia ettikleri İsrailli askerler hakkındaki yargılamaların tamamen sonlandırılacağı sözünün yerine getirilmesinin beklendiği anlaşılmaktadır." diyen Gökdemir, "Mavi Marmara ceza davası ve tazminat davaları tamamen uluslararası mevzuatlar çerçevesinde, ulusal ve uluslararası benzer davaların paralelinde devam etmektedir." şeklinde konuştu.

Bu davaların İsrail üzerinde yadsınamayacak etkileri olduğunun altını çizen Cihat Gökdemir, "Çünkü bu davalar İsrail'in faili olduğu tüm hukuk ihlalleri için hem diğer ülkelerde hem de Filistin'de İsrail aleyhine açılacak davalara emsal teşkil edecektir." ifadelerini kullandı.

İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davanın bir kamu davası olduğunu vurgulayan Cihat Gökdemir, mahkemece bir hüküm verilmeden sonlandırılamayacağını dile getirdi. Gökdemir, "Bu davaların devletler arasındaki anlaşmayla sonlandırılacağı ve fiiller hakkında yeni davaların açılmasının engelleneceği iddiası da tamamen hukuki bilgiden uzak iddialardır." dedi.

Mavi Marmara gemisinin Komor Devleti'nin bayrağı olduğu için Komor Devleti toprağı sayıldığını hatırlatan Cihat Gökdemir, Komor Devleti'nin kendilerine verdiği yetkiyi kullanarak Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne başvurduklarını söyledi. Gökdemir, bu davanın ne kadar önemli olduğunu anlamak için bugünkü İsrail medyasını takip edenlerin göreceğini belirtti.

'ABD'DEKİ SÜREÇ YAVAŞ İŞLİYOR'

Mavi Marmara saldırısında hayatını kaybeden Furkan Doğan'ın ABD vatandaşı olması sebebiyle bu ülkede açılan davanın yavaş ilerlediğini ifade eden Gökdemir, konuyla ilgili şikayetlerini içeren ve ABD Başkanı Obama'ya sunulmak üzere bir mektup hazırladıklarını söyledi. Gökdemir, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ABD ziyaretine Furkan Doğan'ın babası Ahmet Doğan'ın da katıldığını ve bu mektubu Obama'ya sunacağını kaydetti. Ahmet Doğan'ın Başbakan Erdoğan'ın davetiyle heyete dahil edildiği bildirildi.

Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne yapılan başvuru hakkında bilgi veren Avukat Ramazan Arıtürk de ellerindeki bilgi ve dokümanları ilgililere teslim ettiklerini ifade etti. Arıtürk, savcının diğer ülke ve kuruluşlardan de bilgi ve belgeleri talep ettikten sonra Uluslararası Ceza Mahkemesi'nde dava açılmasını beklediklerini dile getirdi.

Ramazan Arıtürk, basında çıkan Tükiye ve İsrail arasında tazminat konusunda bir taslak metin hazırlandığı yönünde kendilerinin bilgisi olmadığını belirtti. Arıtürk, tazminatlar belirlenirken uluslararası benzer kriterlerin gözüne alınması gerektiğini vurguladı.