Ülgen, Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesine gelerek, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına dilekçesini sundu.

"Şüpheliler" olarak Taraf gazetesinin tüzel kişi temsilcisi Adnan Demir, Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Altan, Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı Yasemin Çongar, Yayın Koordinatörü Yıldıray Oğur ve muhabiri Mehmet Baransu ile "sahte belgeleri" teslim ettiği öne sürülen kişi veya kişilerin yer aldığı dilekçede, şüphelilerin "suç işlemek amacıyla örgüt kurmak ve yönetmek", "örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek", "örgütün propagandasını yapmak", "iftira", "suç uydurmak", "suç için anlaşmak", "devletin güvenliğine ilişkin belgeleri yayınlamak", "özel belgede sahtecilik" ve "askeri casusluk" suçlarından yargılanmaları istendi.

Dilekçede, Taraf gazetesine teslim edilen ve davaya konu CD'lerin sahte olduğuna ilişkin somut kanıtların olduğu iddia edilerek, muhabir Mehmet Baransu'nun "Karargah" kitabında yazdığı beyanların gerçek dışı olduğu ve kuşkulu davranışlarda bulunduğu ifade edildi.

Devlet içinde yapılanarak onun olanaklarından yararlanmak suretiyle faaliyet yürüten ve eylemler gerçekleştiren organize bir yapı olduğu ve Taraf gazetesi çalışanları ile sorumlularının bu örgütün adeta basın ayağı gibi çalışarak gerçek dışı bilgileri gerçekmiş gibi göstererek Türk Silahlı Kuvvetlerini (TSK) karaladıkları savunulan dilekçede, bu konuda bir süre önce tutuklanan Emniyet Müdürü Hanefi Avcı'nın dinlenilmesi gerektiği ifade edildi.

Dilekçede, "Nereden bakılırsa bakılsın, ortada sahte CD ve belge üreten bir çete bulunmaktadır. Bu çetenin ulaşmak istediği hedef başta TSK kurumu olmak üzere yıllarını TSK'ya vermiş emekli üst düzey subayların toplum önünde küçük düşmesini sağlamak ve kaos ortamı yaratmaktır" ifadeleri kullanılarak, şüphelilerin dilekçede söz edilen Türk Ceza Kanunu'ndaki maddeler kapsamında cezalandırılması istendi.





Cnn Türk