İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, bu davayla birleştirilen dosyalardan Fener Rum Patriği Bartholomeos'a yönelik suikasta hazırlandığı öne sürülen tutuksuz sanık İsmet Reçber'in çapraz sorgusu yapıldı.

Mahkeme heyeti üyesi Haşıloğlu, Reçber'e "Gürbüz Çapan'ın tetikçilerinden biri olduğu, sinagogda ya da kilisede bir papazı öldüreceği" yönündeki ihbar üzerine telefonlarının dinlendiğini anımsatarak, "Bu ihbarı yapan sizce kim?" diye sordu.

Bu kişiyi tanımadığını söyleyen Reçber'e Haşıloğlu, ihbarda geçen 6 tetikçinin ismini okuyarak bunları tanıyıp tanımadığı sorusunu yöneltti. Reçber de bu kişileri tanıdığını, 3'ünün Kars'ta kendisiyle aynı marangozluk işini yaptığını ifade etti.

Reçber'in telefon konuşmalarında geçen altın haç siparişini anımsatan Haşıloğlu'nun "Ne işinize yarayacaktı altın haç?" sorusu üzerine Reçber, 6 ay boyunca iş aramasına rağmen kendisine iş verilmediğini belirterek, "Eğer devletim iş vermiyorsa ben de yabancı bir kurumdan isterim" düşüncesiyle söylenmiş sözler olduğunu dile getirdi.

Haşıloğlu'nun, "İş aramana rağmen 11 tane telefon hattınız var" sözlerine Reçber, bu telefonların 5'inin faturalı olduğunu, faturalarını ödeyemediği için de icra geldiğini söyledi.

Kız arkadaşla yapılan telefon görüşmesi

Haşıloğlu, "Kız arkadaşınızla yaptığınız telefon görüşmesinde 'Ölürsem hakkını helal et' diyorsunuz. Göreve gideceğinizden, 5 gün dönmeyeceğinizden, karargahta olduğunuzdan söz ediyorsunuz. Sinagogu da iş için aradığınızı söylüyorsunuz. Sinagogda bulacağınız işle kız arkadaşınıza söylediklerinizi nasıl bağdaştırıyorsunuz?" diye sordu.

Bunun üzerine Reçber, kız arkadaşına kendisini maddi durumu iyi bir insan olarak tanıttığını söyledi.

Haşıloğlu, İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesinden gelen dosyayı incelediğini belirterek, dosyada bulunmayan bazı ifadelerin bir gazetede haber olduğunu kaydetti. Haşıloğlu, sanıktan bu haberdeki bazı beyanların kendisine ait olup olmadığını öğrenmek istedi.

Kendisinin söylemediği şeylerin de haberde yer aldığını ifade eden Reçber, "Ben Hrant Dink'in katilini savunmadım ama Ogün Samast'ın ömür boyu cezaevinde kalacağını söyledim. Orhan Pamuk'un 'Türkler bu topraklarda 30 bin Kürt'ü ve 1 milyon Ermeni'yi öldürdü' sözlerini doğru bulmadığımı söyledim. Ben de Kürt asıllı Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım" diye konuştu.

Hakim-avukat tartışması

Haşıloğlu, bu soruyu yöneltirken tutuklu sanıklardan Sevgi Erenerol'un avukatı Vural Ergül araya girerek, açıklama yaparak soru sorulmasını istedi. Haşıloğlu da Ergül'ün soru sorarken araya girmesine sinirlenerek, "Her şeyin bir usulü var. Ben soru sormadan önce açıklama yaptım. Siz avukatsınız. Dosyayı okuyun. Buraya bilgisiz gelmeyin. Hakim açıklama yapmak zorunda değil. Anlamsız tepkiler veriyorsunuz. Dosyayı incelemediğiniz ortada. Bir şey soracaksanız ya da söyleyecekseniz uygun dille ifade edin" dedi.

Reçber'in duruşma salonunda avukatının olmadığını belirten Ergül'ün "Sanığın avukatının burada olmamasını fırsat bilip baskı altına alıyorsunuz" sözleri üzerine de Mahkeme Heyeti Başkanı Hasan Hüseyin Özese, "Biz hiç kimseyi baskı altına almayız" yanıtını verdi.

Haşıloğlu ise "Sanık avukat istemediğini söyledi. Siz endişelenmeyin onun hakkını sizden daha çok düşünüyoruz biz" şeklinde konuştu.

Reçber, hakkındaki ihbara ilişkin, "Durup dururken niye masum bir insanın canına kast edeyim? Bana böyle bir görev de verilmemiş" dedi.

Reçber, Mahkeme Heyeti Başkanı Özese'nin soruları üzerine de Kars'tan 118'li numaralardan İstanbul'daki sinagogların telefon numaralarını alarak, Şişli'deki sinagogu aradığını söyledi.

Önce santralle görüştüğünü, iş istediğini söylediğini, sinagogda görevli polis memuru Erkan Eken'e aktarıldığını ifade eden Reçber, "Kimin referansıyla aradığımı sordu. Arkamda kimse olmadığını söyledim. Telefonumu aldı. İstanbul'a gelince beni cepten aradılar. Şişli'de görüşmek için randevu verildi. Bu telefon konuşmasından 15 dakika sonra gözaltına alındım" dedi.

"Kimseye silah satmadım"

Duruşmada Reçber'in çapraz sorgusunun tamamlanmasının ardından Alparslan Arslan'a, Danıştay saldırısında kullanılan Glock marka silahın satılması olayına ilişkin tutuksuz yargılanan sanıklardan Erkan Ayyıldız'ın savunması alındı.

Ayyıldız, aynı dosyada yargılanan Kenan Özay'a 2 adet silah sattığı iddiasına ilişkin, "Kimseye silah satmadım. İftira. Ancak silah tamirciliği yaparım. İstanbul'da silah tamirciliği atölyem vardı. İşlerim kötü gidince 2005'te kapatarak Diyarbakır'a yerleştim" dedi.


Cnn Türk