SGK Adana İl Müdürlüğü Sağlık İşleri Müdürlüğü bünyesinde oluşturulan ve dedektiften farksız çalışan fatura inceleme ekibi, eczane, hastane ve optikçilerin yanı sıra tıp merkezleri, dal merkezleri ve medikal firmalarının faturalarını tek tek inceliyor.

Sağlık İşleri Müdürlüğü'ndeki ekipte, 20 doktor, 2 diş hekimi, 3 laborant, 7 hemşire ve 43 eczacı görev yapıyor. Toplam 185 kişilik ekip, hastaneler, eczaneler ve optikçilerden gelen faturaları mercek altına alıyor. Yapılan işlemin tıbben 'uygun' ya da 'değildir' değerlendirmesi yapan ekipler, hastanelerin yataklı tedavi bölümlerinden gelen faturaların tamamını, ayakta tedavinin de bir kısmını örnekleme yöntemiyle seçerek inceliyorlar.
Kendilerine ''Fatura timi'' adı veren ekip, yaptıkları titiz incelemeler sonucunda bir suistimali daha ortaya çıkardılar. Ekipler, aynı köyden yurttaşların, 15-20'şer kişilik gruplar halinde, art arda göz muayenesine gittiklerini tespit edince araştırmayı derinleştirdiler.

Araştırmada, köylüleri minibüsle getiren ve gözlük veren optikçinin farklı, göz merkezinin de farklı mahallede olması şüpheyi daha da artırdı. Aynı köyden insanların, aynı rahatsızlıktan aynı günde ya da art arda rahatsızlanmasının tesadüf olamayacağını düşünen ekipler, suistimali ortaya çıkardılar.

İhtiyacı olmayana da gözlük

Yapılan araştırmada, optikçilerin köylerden minibüsle topladıkları vatandaşları kentteki göz merkezlerinde muayene ettirip gözlük yazdırdıkları belirlendi. Bu köylülerin bazılarında hiçbir göz rahatsızlığı bulunmamasına rağmen gözlük yazıldığı anlaşıldı.

SGK İl Müdürü Muhammed Gerçek, fatura timinin bilgisayar destekli takibinde, köylere ''gözlük turu'' düzenleyen optikçilere ceza kesmekle kalmayıp, haklarında Cumhuriyet Savcılığı'na da suç duyurusunda bulunduklarını belirtti.

Gerçek, optikçilerin köy ve mahalle demeden toplu halde göz kliniğine hasta taşıdıkları belirterek, ''Optik bir mahallede, göz merkezi başka bir mahallede ve vatandaş da başka bir yerden getirilmiş. Art arda hastaların aynı köyden geldiğini uzmanlarımız fatura incelemelerinde ortaya çıkardı'' dedi.

Suistimali belgelemek için hastaları tek tek çağırarak konuştuklarını ifade eden Gerçek, hastaların, optikçilerin, kendilerini minibüsle topladıklarını itiraf ettiklerini belirterek, ''İhtiyacı olan olmayan herkese gözlük yazıldığını tespit ettik. Bunların karşılığında devletimiz optikçilere para ödemiş. Bir vatandaşımızın göz kliniğine girişini yaptırıp gözlük almadan çıkmasının bile devletimize maliyeti 30 lira. Uzak ve yakın gözlük camı ile çerçeveyle birlikte bir kişiye gözlük yazmanın maliyeti 150-200 TL'yi buluyor'' dedi.
Gerçek, yasal olmayan çeşitli işlemleri gerçekleştiren 100 optikçiyi uyardıklarını ve 100 optikçiye de 57 bin lira ceza kestiklerini vurgulayarak, ''Optiklere verdiğimiz ceza hasta toplama işinden kaynaklanıyor. Reçete milleti minibüslerle toplayıp muayene ettirip gözlük veriyorlar. Bu uygulama vatandaşa hizmet gibi gözükse de kanunen yasak. Gözü bozuk olmayana gözlük yazılması da suç. Bu konuda reçetede imzası bulunan doktorlar hakkında da gerekli yasal işlem yapılmasını sağlıyoruz'' dedi.

Adana, Mersin, Osmaniye ve Hatay'daki optikçilere ayda yaklaşık 2 milyon lira ödeme yaptıklarını anlatan Gerçek, devletin yurttaşına en iyi sağlık hizmetini sunmak için gösterdiği çabayı suistimal edip haksız kazanç sağlamak isteyenlerle mücadeleyi sürdüreceklerini sözlerine ekledi.



AA