İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Ergenekon Davası'nda tutuklu sanık CHP Milletvekili Mustafa Balbay 2006'da Cumhuriyet Gazetesi'nde yer alan "Er er Ergenekon gel her yere kon" başlıklı yazısını değinerek, "Sonunda bana da kondu" dedi. Irak, Suriye ve İran konularında belgelerle kitaplar yazdığını anlatan Balbay "Beni tutuklamasaydınız Kıbrıs, Yunanistan konularında kitap yazacaktım" diye konuştu. Gazetenin tirajını arttırmak için çaba sarf etmesinin bile mütalaada suçmuş gibi gösterildiğini savunan Balbay "Mütalaada suç üretilmiş, orantısız ceza istenmiştir" ifadelerini kullandı. 5 yıldır tutuklu olduğunu, dünyada hapiste milletvekili diye bir kavram olmadığını belirten Balbay savunmasını şöyle tamamladı: Artık ülkeye milletvekili olarak hizmet etmek istiyorum. Beni ömür boyu demir parmaklıkların ardında tutacak kararlar çıksa da hatta devamında sırat köprüsüne çıkış yasağı konsa da ruhumun özgürlüğünü kimseye teslim etmeyeceğim. Bizden sonraki kuşaklara da bu ruhu özgür devretmenin ölümsüzlük olduğuna, bunun en büyük hizmet olduğuna inanıyorum. Kendimi öğrencisi hissettiğim Atatürk'e ve hizmetkarı hissettiğim Türk varlığına varlığım armağan olsun."

SİNAN AYGÜN: BÜTÜN HÜKÜMETLERLE UYUM İÇİNDE ÇALIŞTIM


Mütalaada 'Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması talep edilen tutuksuz sanık CHP Milletvekili eski ATO Başkanı Sinan Aygün de esas hakkındaki mütalaaya ilişkin savunmasını yaptı. Mütalaada ATO'nun bilgisayarından çıkan belge nedeniyle kişisel verileri kaydettiği iddiasıyla kendisine suçlama yapıldığını söyleyen Aygün, "Bu belgede yönetim kurulu üyelerinin isimleri yer alıyordu. Davet ediliğim toplantılara yönetim kurulu üyeleriyle beraber giderim. Ben de sekreterime 'toplantıya katılmaları için kimleri davet ettik, kimler gelmedi' şeklinde bir kayıt tutmasını istedim. Bunlar kişisel veri değil, bir bakıma yönetim kurulu üyelerinin karnesidir" dedi. Hükümeti devirmeye ve parçalamaya çalıştığı iddialarına da değinen Aygün, ATO başkanlığı döneminde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve bazı bakanlarla birlikte, katıldıkları etkinliklerde çekilden fotoğrafları tek tek heyete gösterdi. Eski Başbakanlardan Bülent Ecevit ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin de aralarından bulunduğu önceki hükümetlerde yer alan siyasetçilerle de çekildikleri fotoğraflarını heyete gösteren Aygün, "Bütün hükümetlerle uyum içinde çalıştım. Benim hükümeti devirmek ve parçalamakla işim olmaz" diye konuştu.

"EKONOMİK İSTİKRARIN BOZULMAMASI KRİZ YAŞANMASIN DİYE UĞRAŞTIM"

Bir gazetecinin "Eski devlet bakanı ve başbakan yardımcısı Abdüllatif Şener Başbakan olabilir mi?" şeklindeki sorusuna "Tabii ki olabilir" diye cevap verdiğini anlatan Aygün, bu konuda çıkan haber nedeniyle Şener'i AK Parti'den koparmaya, dolayısıyla da AK Parti'yi parçalamaya çalıştığının iddia edildiğini söyledi. Şener, "Bana sorulan soruya, Başbakan yardımcısı olan birinin tabii ki Başbakanlık yapabileceğini söyledim. Bu gayet normal bir cevaptır" dedi. AK Parti'ye kapatma davası açıldığı dönemde çeşitli gazetelere verdiği röportajların başlıklarını okuyan Aygün, "'AK Parti kapatılamaz', 'Demokrasi herkese lazım', 'Bu davayı şık bulmadım' şeklinde röportajlarım var. Ekonomik istikrarın bozulmaması kriz yaşanmasın diye uğraştım" ifadesini kullandı.

"BUNU O DÖNEMDE SÖYLEMEKTE YÜREK İSTERDİ"


1999 yılında Fazilet Partisi'nin kapatılmasına da değinen Aygün, "O dönemde parti kapatmanın şık olmadığı yönünde röportajlar verdim. 28 Şubat sürecinin devamında Fazilet Partisi'nin kapatılmasın diye bağıran tek kişi de bendim. Bunu o dönemde söylemekte yürek isterdi. Çünkü parti kapatıldığında ekonomide bundan olumsuz yönde etkileniyordu" şeklinde konuştu. İddia edilen Ergenekon terör örgütüne finansman sağladığı iddialarına da değinen Aygün, aramalarda evinde bulunan 2,5 milyon Avro'nun da kendisine ait olduğunu belirterek, "Terör örgütüne finans sağlamadım, sağlasam para bana iade edilmezdi" dedi. Duruşmaya ara verildi.