Ankara Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Üyeliğine seçilen bir kişi, görevini eksiksiz yerine getirmesine rağmen üyeliğinin gerekçe gösterilmeden hukuka aykırı şekilde sonlandırıldığı iddiasıyla Kamu Denetçiliği Kurumuna (KDK) başvurdu. KDK, başvuruyu haklı bularak, bu kişinin eski statüsüne iadesi hususunda Kültür ve Turizm Bakanlığına tavsiye kararı gönderdi.

KDK'dan yapılan yazılı açıklamaya göre, şikayetçi Y.E, Bakanlık oluru ile Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kuruluna hukukçu üye olarak seçildi.

"Görevini başarıyla sürdürmesi ve kurulun tüm toplantılarına eksiksiz katılmasına" rağmen hiçbir gerekçe gösterilmeden üyeliğinin sonlandırıldığı iddiasında bulunan Y.E, "tüm projelerin yarım kalması ve en verimli zamanında görevden alınmasının kamu yararına aykırı olduğu" iddiası ile KDK'ya başvurdu.

Başvuruyu incelemeye alan KDK, kurula seçilen üyelerin görev süresinin üç yıl olduğu ve bir yıl içerisinde herhangi bir nedenle hastalık, yıllık izin hariç dört veya üst üste iki toplantıya katılmayan üyelerin kurul üyeliğinin sonlanabileceği tespitinde bulundu.

KDK, Kültür ve Turizm Bakanlığından temin ettiği bilgilerden, Y.E'nin görev ve yetki alanlarına giren konularda taraf olduğuna dair hiçbir iddiaya yer verilmediği ve Y.E'nin bütün kurul toplantılarına katıldığı bilgisine ulaştı.

"İdari işlemin hukuka aykırı olması halinde işlem iptal edilir"

Vatandaşı haklı bulan Baş Ombudsman Nihat Ömeroğlu verdiği tavsiye kararında, Y.E'nin keyfi davranılarak üç yıllık görev süresi dolmadan üyeliğin sonlandırıldığını belirtti.

Ömeroğlu, hukuken geçerli ve somut herhangi bir gerekçe gösterilmeden, kanuna aykırı ve keyfi bir şekilde işlem yapılarak, kanunlara uygunluk ilkesi ve kararların gerekçeli olması ilkelerine aykırı davranıldığına karar verdi. Ömeroğlu, idari işlemin sebebinin olmaması ya da hukuka aykırı olması halinde işlemin iptalinin gerektiğini vurguladı.

"İdareye bu konuda herhangi bir takdir yetkisi tanınmamış"

Kurul üyeliği görevinin sonlanacağı hallere, mevzuatta açık şekilde yer verildiğine ve idareye bu konuda herhangi bir takdir yetkisi tanınmadığına işaret eden Ömeroğlu, kanunda öngörülen kurul üyeliğinin sona ermesini gerektirecek durumların şikayetçi açısından gerçekleşmemiş olmasından ötürü hukuka aykırılık teşkil ettiğini vurguladı.

İdarenin, hukuka aykırı şekilde üyelik görevine son vermekle, Anayasal bir hak olarak düzenlenen kamu hizmetine girme hakkını ihlal ettiğini belirten Ömeroğlu, direkt insan haklarını ihlale rastlanmadığını ancak idarenin tesis ettiği işlemin, Anayasa, kanunilik, adalet ilkelerinin ihlali niteliği taşıdığını bildirdi.

Yetkililerin, yetkilerini ilgili hükümler tarafından öngörüldükleri amaçlar için kullanılması ve yetkilerini özellikle herhangi bir yasal dayanağı olmayan ya da kamu menfaati gözetmeyen amaçlarla kullanmaktan kaçınması gerektiğine dikkat çeken Ömeroğlu, "İdarelerin, özellikle bireylerin hak ve menfaatlerini etkileyen işlem tesis etmeleri ve bu kararları ilgiliye duyurmaları sırasında, yasal dayanaklarını dikkatli ve özenli bir şekilde tespit etmek ve bu kararların içeriklerinin yasalara uygun olmasına dikkat etmekle yükümlü olduğu kanaatine varılmıştır" tespitinde bulundu.

Tespitlerinin ardından Ömeroğlu, idari işlemin sebebinin olmaması ya da hukuka aykırı olması halinde işlemin iptalinin gerektiğini vurgulayarak, Y.E'nin Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu üyeliğine geri alınması ve eski statüsüne iadesi hususunda Kültür ve Turizm Bakanlığına tavsiye kararı gönderdi.