Muğla'da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a Marmaris'te kaldığı otelde suikast girişiminde bulunan timin yargılanacağı dava az sonra başlayacak. Duruşma için Muğla Ticaret Odası ve çevresinde geniş güvenlik önlemleri alındı. Güvenlik için 450 polisin görev aldığı öğrenilirken çatılarda da keskin nişancılar bulunuyor.

Davanın tutuklu sanıkları, ilk duruşma için gruplar halinde yargılamanın yapılacağı Muğla Ticaret ve Sanayi Odası Konferans Salonu'na getirildi.  3 cezaevi aracıyla getirilen suikast sanıkları mahkeme salonuna götürülürken kalabalık bir grup da "Game over Feto" pankartı ve "Fetö gelecek hesap verecek" sloganlarıyla tepki gösterisinde bulundu. Sanıkların gruplar halinde getirilişi sırasında havadan da bir polis helikopteri takipte bulundu.        

Türkiyenin gözü bu davada... Bir kişi bile istemedi

Çiğli imamı olduğu belirtilen ‘Paşa' lakaplı Zekeriya Kuzu... Zekeriya Kuzu, saldırıdan 11 gün sonra Marmaris Çetibeli bölgesinde karayolu altındaki menfezde, Cumhurbaşkanı’nın kaldığı otele yönelik saldırıya katılan diğer askerlerle bitkin halde bulunmuştu.

BAZI SANIK AVUKATLARI İSTİFA ETTİ

Saat 9.45'te mahkeme heyeti salona girdi. Duruşma ile ilgili açıklamada bulundu. Mahkeme heyeti CMK tarafından atanan bazı sanık avukatlarının istifa ettiğini bildirdi. Onların yerine yeni atama yapılacağını söyledi. Duruşmanın seri halinde devam edeceğini ve 4 gün süreceğini kaydederek cuma ve pazartesi günü de ara verileceğini açıkladı. Duruşma celselerinin 15 Mart'a kadar sürmesi için uygun zaman ayırdıklarını belirten mahkeme başkanı, bir sonraki seri celselerin 24-28 Nisan arası, üçüncüsünün ise 5-9 Haziran tarihleri arasında olmasının planlandığını belirtti. 
Bu arada sanık yakınlarından birer kişinin duruşmayı izlemesine izin verildiği öğrenildi.      

Mahkemede ilk olarak sanıkların kimlik tespiti yapıldı; yöneltilen suçlar ve hakları hatırlatıldı.

GÜLEN'İ KİMSE SAVUNMAK İSTEMEDİ
Mahkeme başkanı, bir numaralı sanık olan Fetullah Gülen için Muğla Barosu’ndan şu ana kadar hiç kimsenin müdafilik yapmak istemediğini söyledi. Bazı sanıkların avukatlarının da çekildiğini tekrar hatırlattı.
Sanık avukatlarında Hakan Tunçkol söz alarak yetki hususunda itirazlarını bildirdi.

Tunçkol, her ne kadar şehitler ve yaralılar olsa da davanın ana konusunun ve özgül ağırlığını oluşturan suçun Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a suikast olduğunu ve kendisinin burada olmayıp ikametgahının Ankara’da bulunduğunu belirterek davanın, adresinin olduğu yerde, yetkili olan ağır ceza mahkemesinde görülmesinde talep etti.

Bazı sanık avukatları bu itiraza katılırken bazıları katılmadı.

Müşteki avukatları ise itirazda bulunarak suçun işlendiği tarihte cumhurbaşkanı Erdoğan’ın suikasttan kıl payı kurtulduğunu ve bu olayın mahkemenin yargı alanı sınırları içinde bulunduğunu hatırlatarak bunun davayı uzatmaya yönelik talepler olduğunu kaydedip reddini istedi.

Sanıklar adına sanık İsmail Yiğit de söz hakkı isteyerek olayın Muğla’da yaşanmasına rağmen planlandığı ve dolayısıyla gerçekleştiği yerin İstanbul olduğunu belirtti.

Bunun üzerine mahkeme heyeti savcıdan görüş aldı. Savcı yetki hususunu daha önce de düşündüklerini ancak CMK’nın 12. ve devamındaki maddeleri uyarınca mahkemenin yetkili olduğunu düşündüğünü söyleyerek itirazın reddini talep etti.
Mahkeme heyeti de yetkisizlik kararı veriLmesini oybirliği ile reddetti.

İddianamenin okuması kaldırıldığını için mahkeme heyeti iddianamenin anlatıma geçti.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'IN AVUKATI KONUŞTU

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Avukatı Hüseyin Aydın, 15 Temmuz darbe girişiminin Türkiye'nin daha önce yaşadığı darbelerden çok farklı olduğunu belirterek, "Bu darbe teşebbüsü aynı zamanda ülkeyi işgal girişimiydi. Bu anlamda bu darbe davaları ayrı bir öneme sahip." dedi.

'PİŞMANLIK BELİRTİSİ YOK'

Aydın, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.  FETÖ davalarında sanıkların son derece sakin olduğunu ve sanıklarda herhangi bir pişmanlık belirtisi bulunmadığını gözlemlediklerini dile getiren Aydın, şöyle konuştu:
"Zaten yaptıkları işin çok kutsal olduğuna o zaman inanıyorlardı. Bizim bugünkü gözlemlerimiz o inancın halen devam ettiği yönünde. Bu davadaki sanıklar, Türk Silahlı Kuvvetlerinin en seçkin birliklerinde daha önce görev almış ve özel olarak yetiştirilmiş kişiler. Bu özelliklerine ek olarak, bizim de dosyada gözlemlediğimiz TSK içindeki örgütün en sadık mensupları. Bunları bir araya getirdiğimizde zaten çok sıra dışı bir profille karşılaşmış oluyoruz." 
Aydın, sanıkların bir kısmının Özel Kuvvetlerde, bir kısmının Hava Kuvvetlerinin en önemli operasyonel birliklerinden Muharebe Arama Timine, bir kısmının da Sualtı Taarruz Timine mensup olduğunu, bunların TSK'nin en önemli operasyonel timi durumunda bulunduğunu vurgulayarak, sanıkların savunmalarının "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı alıp bir yere götürme" yönünde olduğunu söyledi.

CUMHURBAŞKANI ORTADAN KALDIRMAK İÇİN GELDİLER

Yapılan hazırlıklara, dosya kapsamındaki delillere ve özellikle operasyon sırasındaki davranışlara bakıldığında, sanıkların alıkoyma iradesinde olmadıklarının görüldüğüne işaret eden Aydın, "Cumhurbaşkanının varlığını ortadan kaldırma iradesiyle olay mahalline gelindiğine ilişkin hiçbir tereddüt bulunmuyor." dedi.

TARİHİMİZDE EMSALİ YOK

Aydın, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminin Türkiye'nin daha önce yaşadığı darbelerden çok farklı olduğuna dikkati çekerek, "Bu darbe teşebbüsü aynı zamanda ülkeyi işgal girişimiydi. Bu anlamda bu darbe davaları ayrı bir öneme sahip. Başka önemli bir husus ise ilk defa tarihimizde TSK mensupları tarafından bir başkomutana, cumhurbaşkanına yönelik suikast girişiminin söz konusu olması. Bu anlamda da bu dava tarihimizde emsali olmayan bir dava olarak öne çıkıyor." dedi.

BAZILARI İTİRAFTA BULUNDU AMA...

Aydın, bir basın mensubunun sorusu üzerine, sanıklarda gerçek anlamda bir itirafçılık gözlemlemediklerini belirterek, "Sanıkların bir kısmı bazı itiraflarda bulundular ancak itirafçılık -buradaki suçlar açısından Anayasal düzeni zorla değiştirme, Cumhurbaşkanına suikast girişimi gibi- itirafçılık ve etkin pişmanlığın ceza hukuku karşısında bir anlam ifade etmesi söz konusu değil." açıklamasında bulundu.
Avukat Aydın, bir gazetecinin, "Sayın Cumhurbaşkanının önümüzdeki günlerde duruşmayı takip etmek için Muğla'ya gelmesi bekleniyor mu?" sorusu üzerine "Sayın Cumhurbaşkanımızın bu aşamada duruşmaları takip noktasında Muğla'ya gelme niyeti yok." yanıtını verdi.

İLK OLARAK SÖNMEZATEŞ'İN İFADESİ ALINACAK
İlk olarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konakladığı Marmaris'teki otele yönelik saldırıyı yönettiği belirtilen eski tuğgeneral Gökhan Şahin Sönmezateş'in ifadesi alınacak.      

GÜLEN BİR NUMARALI SANIK
Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan ve 15 Kasım’da kabul edilen iddianamede taraf olarak 2 şehit, 74 mağdur ve müşteki ile 44'ü tutuklu, 3'ü yakalama emriyle aranmakta olan toplam 47 şüpheli yer aldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın müştekiler arasında olduğu iddianamede, Gülen de Türk Ceza Kanunu'nun ilgili maddesindeki "Örgüt yöneticileri, örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenen bütün suçlardan dolayı ayrıca fail olarak cezalandırılır" hükmü gereğince  "bir numaralı sanık" sıfatıyla bulunuyor.

Çiğli imamı olduğu belirtilen ‘Paşa lakaplı’ Zekeriya Kuzu ve otel baskınını yönettiği iddia edilen Gökhan Şahin Sönmezateş de sanıklar arasında...

Zaman zaman ifadesine başvurulan ve İzmir Menemen T Tipi Cezaevi’nde bulunan Zekeriya Kuzu’nun da dava için Muğla’ya nakledildiği öğrenildi. 

Türkiyenin gözü bu davada... Bir kişi bile istemedi
'Menfez paşası' olarak bilinen Zekeriya Kuzu böyle yakalanmıştı

HER BİRİ İÇİN 6’ŞAR KEZ AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET TALEBİ
Sanıkların, 'Cumhurbaşkanına suikast', 'anayasayı ihlal', 'yasama organına karşı suç', 'hükümete karşı suç', 'silahlı terör örgütü yöneticisi olma', 'yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten öldürme', 'yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle kasten öldürmeye teşebbüs etme', 'kasten öldürmeye teşebbüs', 'zincirleme şekilde cebir ve tehdit kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama', 'zincirleme şekilde silahla tehdit', 'Cumhurbaşkanına hakaret', 'zincirleme şekilde kamu görevlisine görevi nedeniyle hakaret', 'kamu malına zarar verme, mala zarar verme, nitelikli olarak konut dokunulmazlığının ihlali ve nitelikli yağma' suçlarından 6'şar kez müebbet hapis cezasına çarptırılması istendi. Soruşturma sürecinde, 73'ü mağdur ve müşteki ile 86'sı tanık olmak üzere toplam 203 kişinin ifadesine başvuruldu.

OPERASYON GÜNLER SÜRDÜ
15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Marmaris'te kaldığı otele saldırı düzenleyen Özel Kuvvetler ve MAK (Muharebe Arama Kurtarma) timlerinden oluşan 37 kişilik özel tim, başarılı olamayınca 2 polisi şehit edip kaçmıştı. Bu kişilerden aralarında Çiğli Ana Jet Üssü'nün imamı olduğu iddia edilen 'Paşa' lakaplı astsubay Zekeriya Kuzu'nun da bulunduğu 25'i ilk olarak yakalanarak tutuklandı. Daha sonra Özel Kuvvetler Komutanlığı'nda tabur komutanı olan Binbaşı Şükrü Seymen ile önceden aynı birlikte eğitim alıp görev yapan askerlerden seçtiği Yüzbaşılar İsmail Yiğit, Mustafa Serdar Özay, Muammer Gözübüyük, Ergün Şahin, Bahadır Sagun, Mehmet Öztürk, Üsteğmenler Murat Köse, Mehmet Demir, Enes Yılmaz; Teğmen Muhammet Burak İpek da sonradan yakalanarak tutuklandı. Yüzbaşı Burkay Karatepe'nin ise yakalanması için çalışmaların sürdüğü belirtildi.

Türkiyenin gözü bu davada... Bir kişi bile istemedi

Haber:Banu ŞEN / HÜRRİYET