Ankara 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuklu sanıklar, müşteki ve taraf avukatları katıldı. 16 sanıktan 4’ünün firari olduğu davanın ilk duruşmasında 12 sanığın savunması tamamlandı. Baskın sırasında askerlerin yayını kesememesi üzerine TÜRKSAT’ta gönderildikleri iddia edilen, binaya girmeye çalışırken polis tarafından gözaltına alınan mühendisler Salih Mehmet Dağköy, Burhan Güneş, Aydın Yavuz ve Birol Baki’nin ardından, bu kişilerin kullandığı aracın sahibi elektronik mühendisi sanık Uğur Özüdoğru savunmasını yaptı.

BU DAKİKADAN SONRA GERÇEKLERİ SAKLAMANIN ANLAMI YOK
Savunmasına, "Benim bu davaya dahil edilmem, aracımı verdiğim kişinin, aracı bu kişilere vermesinden kaynaklanıyor" diye başlayan Uğur Özüdoğru, "Burada yargılanan sanıkların hiçbirini tanımam. Bu dakikadan sonra bazı gerçekleri saklamanın anlamı yok. Tabi benim anlatacaklarım buradakilerle ilgisi yok" diyerek olayın içerisine nasıl dahil edildiğini anlattı. Özüdoğru, bilgisayar mühendisi olduğunu, 2008’den 2014 yılına kadar Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK)’da çalıştığını, 2014 yılında ABD’ye giderek yüksek lisans yaptığını ve dönüşte 8 ay kadar daha BTK’da çalıştığını anlattı. Daha sonra Başbakanlık İletişim Merkezi’ne (BİMER) atamasının yapıldığını belirten Özüdoğru, "Bu istediğim bir atama değildi. Maddi kayıp yaşadım. Bunun için etrafımdaki arkadaşlara haber salarak iş arayışına girdim. Bunun üzerine daha önceden tanıdığım, ailecek görüştüğümüz Murat Yıldız, eşimin telefonu aracılığıyla bana güzel bir iş fırsatı olduğu yönünde mesaj attı. Ben de iş arayışında olduğum için bu duruma ilgi gösterdim ve mesajla, ’14 Temmuz akşamı evde olacağımı ve isterlerse görüşebileceğimi’ söyledim. Murat Yıldız yanında daha önceden tanıdığım Serdar Kaya ile eve geldi. Beni İngiltere’de firması olduğunu söyledikleri Ramazan Genç ile de tanıştırdılar.Ramazan Genç’in ’yazılım konusunda söz sahibi ve çevresi olan biri’ olduğunu söylediler" dedi.

15 TEMMUZDA MESAJ GELDİ
15 temmuz günü evde otururken Murat Yıldız’dan bir mesaj daha aldığını ve bunun üzerine Yıldız ve Ramazan Genç ile Balgat’ta bir pastanede buluştuklarını anlatan Özüdoğru, "Bana bir iş aldıklarını, bir devlet kurumuna iş yapacaklarını ve benim danışman olacağımı söylediler. Ama kurumun hangisi olduğunu söylemediler. Ben de kariyerim için iyi bir fırsat yakaladığımı düşündüm. Saat 20.00’de Serdar Kaya’nın evine gelmemi söylediler. Eve gittiğimde Ramazan Genç, Murat Yıldız, sonradan tanıdığım Onur Demircan ve tanımağım bir kişi ve ev sahibi Serdar Kaya vardı" dedi.

AMCALAR ABD İLE ANLAŞMIŞ MÜDAHALE OLACAK
Eve girdikten kısa bir süre sonra saat 20.00 sıralarında Ramazan Genç’in konuşmaya başladığını belirten Özüdoğru, "Eliyle omzunu işaret ederek, ’amcalar ABD ile anlaşmış müdahale olacak’ dedi. Ben eliyle omzunu göstermesinden işin içinde askerlerin olduğunu anladım. Danışmanlık dediği iş o. ’Askerler sizi götürecek bilgisayarla ilgili bir şey olursa size soracaklar, sormazlarsa karışmayın’ dedi. Sözlerine, ’bütün komuta kademesi anlaştı. ABD ve NATO’dan izin var’ diye devam etti. Ben o an şoktaydım. Her şeyin ayarlandığını sokağa çıkma yasağı ilan edileceğini ve saat 03.00’da darbe olacağın söyledi. Ben bunun üzerine terasa çıkıp sigara içtim. İçeri tekrar girdiğimde böyle bir şeyi istemediğimi ve onay vermediğimi söyledim. Benim durumdan rahatsız olduğumu anlayınca Ramazan Genç, ’sen mecbur değilsin’ diye teskin etti. Sonra benden aracımı isteyerek ofise gidip geleceğini söyledi. Keşke vermeseydim. O an bunları düşünmedim ve aracımı verdim" diye konuştu.

SAAT 20.45’DE İFŞA OLDUKLARINI ÖĞRENDİLER
Ramazan Genç gittikten sonra, saat 20.45 sıralarından kapını çaldığını ve gelen şahsın telaşlı bir şekilde, "İfşa olduk, hemen çıkmamız lazım" dediğini belirten Özüdoğru, savunmasına şöyle devam etti: "Yani darbe girişiminin ifşa olduğunu anladık. Onlar apar topar hazırlanıp hemen çıktılar. Bana ’sen de geliyor musun’ diye sordular. Ben, ’aracım gelsin evime gideceğim’ diyerek evde beklemeye başladım. Bu sırada televizyondan olup bitenleri izledim ve telefonumla durumu aileme bildirdim. Beklerken uyumuşum. Sabah saat 06.00 sıralarında Onur Demircan, Murat Yıldız ve Serdar Kaya eve geldi. 25-30 askerle birlikte TRT’ye gitmişler. Daha sonra halk gelince, darbe girişimi başarısız olunca, askerler bunlara ’halkın arasına karışın kaçın’ demiş. Ben de aracımdan umudu kesince Serdar Kaya’dan beni evime bırakmasını istedim."

TÜRKSAT’ın bombalanması davasında yargılanan sanıktan darbe itirafları

ARACIMIN TÜRKSAT’TA OLDUĞUNU MURAT YILDIZ’DAN ÖĞRENDİM
Eve gittikten sonra aracı konusunda kaygılandığını ve yaptığı baskılar sonucu Murat Yıldız’dan aracın TÜRKSAT’ta olduğunu öğrendiğini anlatan Özüdoğru, TÜRKSAT’ın bahçesinde terk edilmiş halde bulduğu aracını alarak evine gittiğini söyledi. Aracın ne amaçla oraya gittiğini, içerisinde kimlerin olduğunu bilmediği için polise sormadan aldığını anlatan Özüdoğru, daha sonra gerçekleri öğrenince teslim olduğunu belirtti.

TELEFONUNDA BYLOCK TESPİT EDİLDİ
Daha önce örgütün sohbet toplantılarına Murat Yıldız’la birlikte katıldığını itiraf eden Özüdoğru, "Bu nedenle Yıldız’ın beni seçtiğini düşünüyorum. Ancak ben bu cemaatle ilişkilerimi kesmiştim. Onlardan uzak durmaya çalışıyordum. Bu işlerin içinde yer almadım" dedi. Mahkeme Başkanın, telefonuna 3 Ocak 2015 tarihinde Bylock yüklendiğinin tespit edildiğini söylemesi üzerine Özüdoğru, "Hayır kesinlikle kullanmadım. Nasıl yüklendiği konusunda bilgim yok" dedi.

BUGÜNE KADAR HİÇBİR FETÖ ÜYESİNİN ’BEN FETÖ’CÜYÜM DEDİĞİNİ DUYMADIM
TÜRKSAT’ta girmek isterken yakalanan davanın tutuklu sanıkları mühendisler Salih Mehmet Dağköy, Burhan Güneş, Aydın Yavuz ve Birol Baki ifadelerinde, aracı 100 TL karşılığında bindikleri taksinin şoförü aracılığıyla kiraladıklarını ve aracın sahibi Uğur Özüdoğru’yu tanımadıklarını söylediler. Özüdoğru ise, ifadesinde geçen Onur Demircan, Murat Yıldız, Serdar Kaya ve Ramazan Genç’in firari olduğunu belirterek, "Bugüne kadar hiçbir FETÖ üyesinin ’ben FETÖ’cüyüm dediğini duymadım. FETÖ’cüyüm desem yalan olur, değilim desem çok sıradan olur. Olmadığımı ancak firari olan bu kişilerin ifadeleriyle ispatlayabilirim. Ayrıca Ramazan Genç’in aracımı bu şahıslara vermek için aldığını düşünüyorum. Bu nedenle kendisinden şikayetçi oldum. Şikayet dilekçemi mahkemeye sundum" diyerek savunmasını tamamladı. Duruşma yarın saat 09.30’a ertelendi.