Bahçelİevler’de 3 Temmuz 2012 tarihinde, cep telefonundaki mesajları okumak istediği için çıkan tartışmada 12 yıllık eşi Neriman Acır’ı (29) ütü kablosuyla boğarak öldüren Mustafa Acır (43) hakkında, toplam 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Bakırköy 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nin gördüğü davada tutuklu koca, karısının sürekli telefonla mesajlaştığını ve konuştuğunu, sürekli eğlenmeye dışarı gittiğini, boşanma davası için anlaştığı avukatın, çocukların velayeti için karısının bu uygunsuz yaşam tarzını kanıtlaması gerektiğini söylediğini anlattı.

‘KUSURLU OLAN SANIK’
Mustafa Acır, daha sonra şu ifadeyi verdi: “Olay günü telefonunu aldım. Ağabeyine götürüp, şifresini öğrenip mesajlarına bakacaktım. Birdenbire kapıyı kapatıp ‘Sen adam mısın?! Senin gibi adamlar dışarıda çok var!’ diyerek tokat attı. Pişmanım.”

Mahkeme, mesajları kontrol amaçlı telefonun alınmasının yağma veya hırsızlık olmadığı, cinayetin de tahrik altında işlendiğine hükmederek, sanığa toplam 24 yıl hapis cezası verdi. 

Temyiz üzerine dosyayı değerlendiren Yargıtay ise, kararı bozdu. Gerekçede, sanığın hakaret ve tokat iddialarının daha az ceza almaya yönelik olduğu, cep telefonunu incelemek istemesi ve şüphelenmesine bağlı rahatsız edici fillerinin de sanıktan kaynaklandığını belirtildi. Yargıtay bu nedenle sanık hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayini yapıldığını bildirdi.

‘HAYIR TAHRİK VAR’
Yerel mahkeme ise, yeniden yaptığı yargılamada, Yargıtay’dan gelen bu talebe direndi. Yerel mahkeme, ilk verilen kararda usül ve esasa aykırılık bulunmadığı, eylemin maktulün sanığa yönelik haksız tahrik kabul edilecek hareketlerinin varlığı karşısında gerçekleştirildiği, bozma ilamının bu eylem ve karar yönünden yerinde olmadığı sonuç ve kanaatine varıldığı belirtildi. Mahkeme, verdiği ilk kararda direnerek sanığa haksız tahrik altında eşini öldürme suçundan 24 yıl hapis cezasına hükmetti.


Burcu Purtul UÇAR / Hürriyet