T.C.
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
E. 2015/18144
K. 2017/3810
T. 23.3.2017

* ABONELİK SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN ALACAK
( Davaya Konu Adreste Kiracı ve Elektrik Abonesi Olan Davacının Adresi Tahliye Etmesine Rağmen Aboneliğini İptal Ettirmediği/Tahliye Tarihinden Sonra Tahakkuk Ettirilen Elektrik Tüketim Bedelinin Ödediği - Taşınmazın Dava Dışı Üçüncü Kişilere Kiralandığı/Tüketilen Elektrik Bedelinden Dava Dışı Üçüncü Kişinin Abone Olan Davacı ile Birlikte Müteselsilen Sorumlu Olduğu - Filli Kullanımı Bulunmayan Davalıya Husumet Yöneltilemeyeceğinden Davanın Reddi Gerektiği )

* DAVACININ ADRESİ TAHLİYE ETMESİNE RAĞMEN ABONELİĞİNİ İPTAL ETTİRMEMESİ ( Tahliye Tarihinden Sonra Tahakkuk Ettirilen Elektrik Tüketim Bedelinin Ödediği/Taşınmazın Dava Dışı Üçüncü Kişilere Kiralandığı - Tüketilen Elektrik Bedelinden Dava Dışı Üçüncü Kişinin Abone Olan Davacı ile Birlikte Müteselsilen Sorumlu Olduğu/Davaya Konu Adreste Fiili Kullanımı Mevcut Olmayan Davalıya Sadece Mülkiyet Hakkına Sahip Olması Sebebiyle Husumet Yöneltilemeyeceğinden Davanın Reddi Gerektiği )

* MÜTESELSİL SORUMLULUK ( Tahliye Tarihinden Sonra Tahakkuk Ettirilen Elektrik Tüketim Bedelinin Ödediği/Taşınmazın Dava Dışı Üçüncü Kişilere Kiralandığı - Tüketilen Elektrik Bedelinden Dava Dışı Üçüncü Kişinin Abone Olan Davacı ile Birlikte Sorumlu Olduğu/Davaya Konu Adreste Fiili Kullanımı Mevcut Olmayan Davalıya Sadece Mülkiyet Hakkına Sahip Olması Sebebiyle Husumet Yöneltilemeyeceğinden Davanın Reddi Gerektiği )

* MÜLKİYET HAKKI NEDENİYLE HUSUMET YÖNELTİLMESİ ( Davaya Konu Adreste Kiracı ve Elektrik Abonesi Olan Davacının Adresi Tahliye Etmesine Rağmen Aboneliğini İptal Ettirmediği/Tahliye Tarihinden Sonra Tahakkuk Ettirilen Elektrik Tüketim Bedelinin Ödediği - Taşınmazın Dava Dışı Üçüncü Kişilere Kiralandığı/Tüketilen Elektrik Bedelinden Dava Dışı Üçüncü Kişinin Abone Olan Davacı ile Birlikte Müteselsilen Sorumlu Olduğu - Filli Kullanımı Bulunmayan Davalıya Yöneltilemeyeceğinden Davanın Reddi Gerektiği )
6098/m. 61

ÖZET : Dava, davaya konu adreste kiracı ve elektrik abonesi olan davacının, adresi tahliye etmesine rağmen aboneliğini iptal ettirmemesi nedeniyle, tahliye sonrasındaki döneme ait borcu, abone olması nedeniyle, ödemesi sonrasında, ödenen bedelin davalı malikten tahsiline ilişkindir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davacının aboneliğinin bulunduğu adresi tahliye ettiği, aboneliğini iptal ettirmemesi sebebiyle tahliye tarihinden sonra tahakkuk ettirilen elektrik tüketim bedelini ödediği, davalı malikin söz konusu adresi, davaya konu dönemde, dava dışı üçüncü kişilere kiraladığı anlaşılmaktadır.

Dava konusu dönem ve tüketilen elektrik bedelinden, aboneliğin bulunduğu adresi kiralayarak kullanan dava dışı üçüncü kişi abone olan davacı ile birlikte müteselsilen sorumludur. Davaya konu adreste fiili kullanımı mevcut olmayan davalıya, sadece mülkiyet hakkına sahip olması sebebiyle husumet yöneltilemeyeceği gözetilmeden, yanılgılı değerlendirme ile davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.

DAVA : Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

KARAR : Davacı, davalıya ait taşınmazda kiracı iken taşınmazı 1986 yılı başında tahliye ettiğini, adına olan elektrik aboneliğinin iptal edilmediği ve uzun yıllar davalı tarafından kullanıldığını, 31.02.2002-09.05.2007 tarihleri arasındaki döneme ait elektrik tüketim borcunu dava dışı Gediz Edaş'a ödediğini, kendisi tarafından tüketilmeyen bahse konu elektrik bedelinden davalının sorumlu olduğunu ileri sürerek, 27.763 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Davalı, davacıya ait elektrik aboneliğinin bulunduğu taşınmazın mülkiyetinin kendisine ait olduğunu ancak taşınmazı fiilen kullanmadığını, kiraya verdiğini, kendisine husumet yöneltilemeyeceğini, davacının hiç bir itirazda bulunmayarak davaya konu borcu yapılandırarak dava dışı Gediz Edaş'a ödediğini, sebepsiz zenginleşmesinin bulunmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece,''...davacının kullanıcılık sıfatı 01/03/1986 tarihinde sona erdiğinden bu tarihten sonraki döneme ait enerji tüketim bedellerinden mülkiyet hakkına sahip olan davalının sorumlu olması gerekir... davaya konu enerji tüketim bedelinin aboneliği iptal etmeyen davacı adına tahakkuk ettirilmesinin ve davacının bu tahakkuk bedelini ödeyerek tahakkuka esas olan tahliye tarihinden sonraki döneme ait kullanıcılara ve olayımızda olduğu gibi mülkiyet hakkına sahip olan davalıya rücu etmesinin mevzuata ve Yargıtay uygulamalarına uygun bulunduğu...'' gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava, davaya konu adreste kiracı ve elektrik abonesi olan davacının, adresi tahliye etmesine rağmen aboneliğini iptal ettirmemesi nedeniyle, tahliye sonrasındaki döneme ait borcu, abone olması nedeniyle, ödemesi sonrasında, ödenen bedelin davalı malikten tahsiline ilişkindir.

Uyuşmazlık; fiili kullanıcı olmayan davacı abonenin, hakkında tahakkuk ettirilen elektrik tüketim bedelini ödemesi nedeniyle, söz konusu tüketim bedelinden malik olan davalının sorumlu olup olmadığına ilişkindir.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun ve Dairemizin istikrar kazanmış uygulamasına göre abonelik iptal ettirilmedikçe o abonelik üzerinden tüketilen su, elektrik ve doğalgaz bedelinden fiili kullanıcı ile birlikte abone de müteselsilen sorumludur.

Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davacının aboneliğinin bulunduğu adresi 1986 yılında tahliye ettiği, aboneliğini iptal ettirmemesi sebebiyle tahliye tarihinden sonra 31.02.2002-09.05.2007 dönemleri arasında tahakkuk ettirilen elektrik tüketim bedelini ödediği, Gaziemir Vergi Dairesinin 19.04.2013 tarihli yazısı ve eklerinden anlaşıldığı üzere, davalı malikin söz konusu adresi, davaya konu dönemde, dava dışı üçüncü kişilere kiraladığı anlaşılmaktadır.

Dava konusu dönem ve tüketilen elektrik bedelinden, aboneliğin bulunduğu adresi kiralayarak kullanan dava dışı üçüncü kişi abone olan davacı ile birlikte müteselsilen sorumludur.

Hal böyle olunca, mahkemece; davaya konu adreste fiili kullanımı mevcut olmayan davalıya, sadece mülkiyet hakkına sahip olması sebebiyle husumet yöneltilemeyeceği gözetilmeden, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülmüş, hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan sebeplerle hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istenmesi halinde temyiz edene iadesine, 6100 Sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 Sayılı HUMK'nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


kazancı.com.tr