1136 Sayılı Avukatlık Yasası’nın 9. Maddesinin 5. Fıkrasına göre avukatlık kimlikleri resmi ve özel kuruluşlarca kabul edilecek resmi kimlik hükmünde olmasına rağmen BDDK, PTT gibi kuruluşlarca avukat kimlikleri söz konusu yönetmelik maddesi uyarınca resmi belge kabul edilmiyordu.

İstanbul Barosu Başkanlığınca BDDK, PTT, Maliye Bakanlığı, Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığına yazılan yazıda, normlar hiyerarşisine göre yasaya aykırı olamayacak olan tebliğ, genelge, yönetmelik ve benzeri düzenlemeler ile avukatlık kimliklerinin resmi belge sayılmamasına yönelik uygulamaların sonlandırılması istendi.

Başkanlığın, söz konusu kuruluşlara gönderilen18 Mart 2010 tarih ve 311 Gündem sayılı yazısı şöyle:

1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 9. maddesinin 5. fıkrası uyarınca avukatlık kimlikleri tüm resmi ve özel kuruluşlar tarafından kabul edilecek resmi kimlik hükmünde olmasına rağmen, Karaparanın Aklanmasının Önlenmesine Dair 4208 sayılı Kanunun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin "Kimlik tespit usulü" kenar başlıklı 6. maddesinde yer alan kimlik tespitinde kullanılacak belgelerin Türk uyruklu gerçek kişiler için nüfus hüviyet cüzdanı, sürücü belgesi veya pasaport olduğuna dair düzenlemenin üst norm olan yasaya aykırılığı savı ve bu nedenle iptali istemli Danıştay 8. Dairesinde görülmekte olan dava, mahkemenin 22.03.2006 gün ve 2005/1614 E. 2006/1140 K. sayılı kararı ile reddedilmiş, temyiz üzerine Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'nun 05.11.2009 gün ve 2006/2730 E. 2009/2012 K. sayılı kararı ile de ret kararı bozulmuştur.

Yargı kararı ve normlar hiyerarşisi gereği yasaya aykırı olamayacak olan tebliğ, genelge, yönetmelik ve benzeri düzenlemeler ile avukatlık kimliklerinin resmi kimlik olarak geçerli sayılmamasına yönelik uygulamaların sonlandırılmasını dilerim.


Saygılarımla.

Av. Muammer AYDIN
İstanbul Barosu Başkanı

(istanbulbarosu.org.tr)