Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu aldığı kararda, yönetmeliğin hazırlanması sırasında bilimsel kriterlerin yeterli şekilde saptanmadığını belirterek yönetmeliğin tekrar düzenlemesine karar verdi. Yeni yönetmeliğe kadar baz istasyonu kurulamayacak

Cep telefonlarına sinyal sağlayan baz istasyonlarının sağlığı tehdit ettiği çok tartışıldı. Bununla ilgili hukuki işlemler de yapıldı ve bir çok yerde kurulan baz istasyonu mahkeme kararı ile kaldırıldı. Son olarak TMMOB Çevre Mühendisleri Odası, baz istasyonlarının kurulmasını düzenleyen ‘Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’ tarafından hazırlanan “Elektronik Haberleşme Cihazlarına Yönelik Güvenlik Sertifikası Düzenlenmesine İlişkin Yönetmelik”in iptali için dava açtı. Dava ilk kez yerel mahkeme görüldü ve reddedildi. TMMOB Çevre Mühendisleri Odası daha sonra Danıştay 13. Dairesi’ne itiraz etti. Danıştay da iptal talebini red etti. Bunun üzerine TMMOB Çevre Mühendisleri Odası, hukuki açıdan son nokta olan Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’na itiraz etti.

İtiraz kabul edildi

Danıştay Dava Daireleri Kurulu, 30 Eylül 2010 tarihinde itirazı karara bağladı. Kararında ise Çevre Mühendisleri Odası’nın itirazını haklı buldu ve baz istasyonalarının kurulmasını düzenleyen yönetmeliğin durdurulmasına karar verdi. Bu kararda ise özellikle yönetmelikte, baz istasyonlarının oluşturduğu elektromanyetik alanın alt ve üst limitlerinin yer aldığı ancak bu limitlerin insan sağlığına zararı konusunda bir bilginin yer almadığına dikkat çekildi. Kararda yönetmeliğin son derece kısıtlı olduğuna dikkat çekildi. Bilimsel araştırma yapılması gerektiğine şöyle vurgu yapıldı: “Baz istasyonlarının meskul mahalde kurulmalarının gerikli olup olmadığı, kurulmaları halinde haiz olmaları gereken koşulların neler olduğu gibi hususlarda bilimsel çalışmalarla desteklenen bir düzenlemeye gerek duyulmaktadır.”

Bilimsel olarak yeterli değil

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, yeterli bilimsel çalışma yapılmadığını da kararında saptadı: “Dava konusu yönetmeliğin hazırlanması aşamasında yeterli bilimsel bir çalışmanın yapılmadığı ve yönetmeliğin dava konusu edilen hükümlerin düzenleme amacının da yine yeterli bilimsel verilerle açıklanamadığı anlaşılmıştır. İnsanın sağlıklı bir çevrede yaşam hakkı ile doğrudan ilgisi bulunan dava konusu yönetmeliğin hazırlanması esnasında ilgili tüm kamu kurum ve kuruluşlarının görüşlerinin alınmasının yanı sıra üniversite, sivil toplum kuruluşları ve gerekirse uluslararası kuruluşlarla birlikte yapılacak bilimsel bir çalışma sonucuna göre düzenleme yapılması gerekirken salt ilgili kurum ve kuruluşlarının görüşlerinin alınmasıyla yetinilerek yapılan düzenlemede hukuka uyarlık görülmemiştir.”

İnsan sağlığı gözetilmiyor!

Boğaziçi Üniversitesi Elektrik Elektronik Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Selim Şeker, söz konusu yönetmeliğin insan sağlığını korumadığını söyledi. Şeker, “Yönetmelik hazırlanırken özellikle bilim adamlarına sorulmadı. Bu yönetmelikte baz istasyonlarının özellikleri, kurulduktan sonra da yapılacak ölçümlerle ilgili detaylı bilgi yer alır. Ancak insan sağlığı konusunda bir yaptırımı yoktur. Örneğin, çatıya kurulan baz istasyonunun bir direğin üstünu kurulması ve bunun anteninin göz hisasında olmaması gerekir. Aksi halde çatıya çıkan bir kişinin gözünü etkiler ve katarakta sebep olabilir. Ama bu çok önemli kural yönetmelikte yok. Ayrıca her baz istasyonu kurulurken, güvenlik mesafesi bırakmanız gerekir. Bu mesafa cihaza göre değişir. Ancak ortalama 10-15 metredir. Yönetmelik bu mesafenin bitiminde yapılan ölçümlerde hangi sonucun çıkması gerektiğine dikkat çeker. Oysa bu mesafede hiçbir canlının bulunmaması gerekir. Yönetmelik bunu kontrol etmez. Örneğin duvarlara takılan baz istasyonları var. Bunların en az 10 metre etrafında birşey olmamalı. Ama yönetmelik bunu yok sayıyor. Yönetmeliği de kimseye de sormadan hazırladılar. Örneğin ben 6 kitap yazdım, bana soran olmadı.”



Vatan