T.C.
YARGITAY
8. HUKUK DAİRESİ
E. 2014/24016
K. 2016/635
T. 21.1.2016

* BELEDİYENİN BORCU VAR İKEN BELEDİYE BAŞKANININ MAKAM ARACI KULLANMASININ KAMU VİCDANINI RAHATSIZ ETMESİ ( Anayasa'ya ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne Aykırılık Oluşturabileceği - Belediye Başkanının Yasa Uyarınca Kendisine Makam Aracı Tahsis Edilecekler Arasında Yer Almadığı/Belediye Başkanının Makam Aracının Haczedilmesinde Yasaya Aykırılık Bulunmadığından Haczedilmezlik Şikayetinin Reddine Karar Verileceği )

* BELEDİYE BAŞKANININ MAKAM ARACININ HACZEDİLEBİLMESİ ( Bir Aracın Makam Aracı Olarak Kullanılmasının Fiilen Kamu Hizmetinde Kullanıldığı Anlamına Gelmeyeceği Gibi Kamu Hizmetinin Yürütülebilmesi İçin Belediye Başkanının Makam Aracının Bulunmasının Gerekmediği - Belediye Başkanının Makam Aracının Haczedilmesinde Yasaya Aykırılık Bulunmadığından Haczedilmezlik Şikayetinin Reddedileceği )

* KENDİSİNE MAKAM ARACI TAHSİS EDİLECEKLERİN YASA İLE BELİRLENMESİ ( Belediye Başkanının Yasa Uyarınca Kendisine Makam Aracı Tahsis Edilecekler Arasında Yer Almadığı - Belediye Başkanının Makam Aracının Haczedilmesinde Yasaya Aykırılık Bulunmadığından Haczedilmezlik Şikayetinin Reddine Karar Verilmesi Gerektiği )

* HACZEDİLMEZLİK ŞİKAYETİ ( Haczedilmezlik Şikayetinin Kabul Edilebilmesi İçin Mahcuzların Kamu Hizmetinde Fiilen Kullanılması Zorunlunun Olduğu - Bir Aracın Makam Aracı Olarak Kullanılmasının Fiilen Kamu Hizmetinde Kullanıldığı Anlamına Gelmeyeceği/Haczedilmezlik Şikayetinin Reddedileceği )

* FİLEN KAMU HİZMETİNDE KULLANILAN MALLARIN HACZEDİLEMEMESİ ( Belediyenin Kamu Hizmetinde Fiilen Kullanılan Malları İle Belediye Tarafından Tahsil Edilen Vergi Resim Harç Gelirleri Haczedilemeyeceği/Belediyenin Haczedilmezlik Şikayetinin Kabul Edilebilmesi İçin Mahcuzların Kamu Hizmetinde Fiilen Kullanılması Zorunlu Olduğu - Borçlu Belediyenin Kamuya Tahsis Kararı Alması Sonuca Etkili Olmadığı/Belediye Başkanının Makam Aracının Haczedilebileceği )

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne Ek 1 numaralı Protokol/m. 1

5393/m. 14, 15/son

237/m. 4

ÖZET : Borçlu aleyhine başlatılan ilamlı takipte, borçlu vekili, fiilen kamu hizmetinde kullanılan aracın konan haczin ve yakalama şerhinin kaldırılmasını talep etmiştir.

Belediyenin kamu hizmetinde fiilen kullanılan malları ile belediye tarafından tahsil edilen vergi, resim, harç gelirleri haczedilemez. Belediyenin haczedilmezlik şikayetinin kabul edilebilmesi için mahcuzların kamu hizmetinde fiilen kullanılması zorunludur. Borçlu belediyenin kamuya tahsis kararı alması sonuca etkili değildir.

Borçlu belediyeye ait taşınır ya da taşınmaz bir malın haczedilmezliği için o malın fiilen kamu hizmetinde kullanılmasının gerektiği tartışmasızdır. Ancak bir malın fiilen kamu hizmetinde kullanıldığının kabulü için, o malın kamu hizmetinin yürütülebilmesi amacına uygun bulunması gerekir.

Bir aracın, makam aracı olarak kullanılması, onun fiilen kamu hizmetinde kullanıldığı anlamına gelmeyeceği gibi, kamu hizmetinin yürütülebilmesi için Belediye başkanının makam aracının bulunması da gerekmez. Kaldı ki belde sakinlerinin müşterek nitelikteki ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulan, idari ve mali özerkliğe sahip kamu tüzel kişisi olan belediyenin borcu var iken Belediye başkanının makam aracı kullanması yukarda belirtildiği üzere başta Anayasa'ya ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne aykırılık oluşturabileceği gibi kamu vicdanını da rahatsız edecektir. Belediye başkanı yasa uyarınca kendisine makam aracı tahsis edilecekler arasında yer almamaktadır.

Belediye başkanının makam aracının haczedilmesinde yasaya aykırılık bulunmadığından haczedilmezlik şikayetinin reddine karar verilmesi gerekir.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan ilamlı takipte, borçlu vekili, fiilen kamu hizmetinde kullanılan ... plakalı aracın trafik kaydına haciz ve yakalama şerhi konulduğunu, haczin ve yakalama şerhinin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.

Mahkemece, kamu hizmetinin yürütülmesi bakımından bir adet makam aracının kamuya tahsisli olduğunun kabulü gerekeceğinden şikayetin kabulüyle ... plakalı araca dair haczin kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

5393 Sayılı Belediye Kanunu'nun 15/son maddesinde; "Belediyenin kamu hizmetinde fiilen kullanılan malları ile belediye tarafından tahsil edilen vergi, resim, harç gelirleri haczedilemez" düzenlemesine yer verilmiştir. Bu maddeye göre belediyenin haczedilmezlik şikayetinin kabul edilebilmesi için mahcuzların kamu hizmetinde fiilen kullanılması zorunludur. Borçlu belediyenin kamuya tahsis kararı alması sonuca etkili değildir. İcra ve İflas Kanunu ve takip hukuku ilkelerine göre asıl olan alacaklının alacağına kavuşmasını sağlamak olduğundan, kural olarak borçluların tüm mallarının haczi mümkündür. Bir malın haczedilememesi için yasal düzenlemenin bulunması zorunludur. Haczedilmezlik istisnai bir durum olduğundan, bu yöndeki düzenlemelerin de dar yorumlanması gerekir. Ayrıca, bir üst norm olan Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 90/4. maddesiyle de; usulüne uygun olarak yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklerin düzenlendiği milletlerarası antlaşmaların kanun hükmünde olduğu ve uyuşmazlıklarda gözetilmesi gerektiği kuralına yer verilmiştir.

Buna göre, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne Ek 1 numaralı Protokol'ün 1. maddesinde; "... Her gerçek ve tüzel kişi, maliki olduğu şeyleri barışçıl bir biçimde kullanma hakkına sahiptir. Kamu yararı gerektirmedikçe ve Uluslararası Hukukun genel ilkeleri ile hukukun aradığı koşullara uyulmadıkça, bir kimse mülkiyetinden yoksun bırakılamaz ..." hükmü yer almaktadır.

Ek protokol'ün mülkiyet hakkı ile ilgili 1. maddesi, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nce onaylanmış ve onaylayan yasada; "... Her hakiki veya hükmi kişi malların masuniyetine (dokunulmazlığına) riayet edilmesi hakkına maliktir. Herhangi bir kimse ancak amme menfaati icabı olarak ve kanunun derpiş eylediği şartlar ve devletler hukukunun umumi prensipleri dahilinde mülkiyetinden mahrum edilebilir ..." ilkelerine yer verilmiştir.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, 16 Ocak 2007 tarih ve 31277/03 Sayılı Kuzu-Türkiye davası hakkındaki kararında, davacının lehine alınan yargı kararının altı yıldır uygulanmaması, bir diğer anlatımla ilama konu borcun borçlu belediyece ödenmemesi nedeniyle, AİHS'nin 6 § 1. ve Ek 1 numaralı Protokol'ün 1. maddelerinin ihlal edildiği sonucuna vararak tazminata hükmetmiş, yine 17 Ocak 2006 tarih ve 13062/03 Sayılı Kranta - Türkiye davası ve 18 Ekim 2005 tarih ve 74405/01 Sayılı Tütüncü ve Diğerleri-Türkiye davası hakkındaki kararında da aynı sonuca varmıştır.

O halde borçlu belediyeye ait taşınır ya da taşınmaz bir malın haczedilmezliği için o malın fiilen kamu hizmetinde kullanılmasının gerektiği tartışmasızdır. Ancak bir malın fiilen kamu hizmetinde kullanıldığının kabulü için, o malın kamu hizmetinin yürütülebilmesi amacına uygun bulunması gerekir.

Bir aracın, makam aracı olarak kullanılması, onun fiilen kamu hizmetinde kullanıldığı anlamına gelmeyeceği gibi, kamu hizmetinin yürütülebilmesi için Belediye başkanının makam aracının bulunması da gerekmez. Zira belediyelerin görevleri 5393 Sayılı Kanun'un 14.maddesinde açıklanmış olup, bu görevlerin yerine getirilebilmesi için Belediye başkanının makam aracının bulunması zorunlu değildir. Kaldı ki belde sakinlerinin müşterek nitelikteki ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulan, idari ve mali özerkliğe sahip kamu tüzel kişisi olan belediyenin borcu var iken Belediye başkanının makam aracı kullanması yukarda belirtildiği üzere başta Anayasa'ya ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne aykırılık oluşturabileceği gibi kamu vicdanını da rahatsız edecektir.

Öte yandan 237 Sayılı Taşıt Kanunu'nun 4.maddesinde kimlere makam aracı verileceği düzenlenmiş olup, Belediye başkanı anılan yasa uyarınca kendisine makam aracı tahsis edilecekler arasında yer almamaktadır.

Bütün bu açıklamalar ışığında, Belediye başkanının makam aracının haczedilmesinde yasaya aykırılık bulunmadığından haczedilmezlik şikayetinin reddine karar verilmesi gerekirken istemin kabulü yönünde hüküm kurulması isabetsizdir.

SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulüyle Mahkeme kararının yukarda yazılı sebeplerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 25,20 TL peşin harcın istenmesi halinde temyiz eden davalıya iadesine, 21.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




kazanci.com.tr