İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, Dinç Bilgin ve oğlu Şevket Önay Bilgin'in de aralarında bulunduğu bazı tutuksuz sanıklar katıldı.

Kararını açıklayan mahkeme heyeti, Dinç Bilgin'i ''nitelikli zimmet'' suçundan 4 yıl 10 ay 10 gün hapis ve 129 milyon TL adli para, Şevket Önay Bilgin'i de 3 yıl 2 ay 26 gün hapis ve 125 milyon TL adli para cezasına mahkum etti.

TOPLAM 254 MİLYON TL ADLİ PARA CEZASI
Mahkeme Dinç Bilgin hakkında önce "suç işleme kastının yoğunluğu, kendisine ait firmadan haksız menfaatle yararlanmış olması, özellikle meydana gelen zimmet miktarının ağırlığı göz önüne alınarak ağırlaştırılmış olarak 15 sene müddetle hapsine ve bankanın uğradığı zararın üç kat miktarla 456 milyon TL adli para cezasıyla cezalandırılmasına, ayrıca Dinç Bilgin'in isnad edilen eylemi zincirleme biçimde (birden çok sayıda) işlediği anlaşıldığından cezasının 1/6 oranında arttırılarak 17 sene 6 ay müddetle hapsine ve 456 milyon TL adli para cezasıyla cezalandırılmasına, TMSF yazısıyla ödemenin yapıldığı anlaşılmış olduğundan bu cezanın 2/3 oranında indirilerek 5 sene 10 ay müddetle hapsine ve 155 milyon TL adli para cezasıyla cezalandırılmasına, duruşmadaki iyi hali sebebiyle de bu cezanın 1/6 oranında indirilerek neticeten 4 sene 10 ay 10 gün müddetle hapsine ve 129 milyon TL adli para cezasıyla cezalandırılmasına" karar verdi.

Mahkeme, aynı gerekçelerle Önay Bilgin'e de 125 milyon TL adli para cezası ve 3 sene 10 ay 20 gün hapis cezası verdi.

Mahkeme, "Etibank'ın parasını nitelikli şekilde üzerine geçirmek suçundan dolayı da zamanaşımından davanın düşürülmesine" karar verdi.

DAVANIN GEÇMİŞİ
İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi, 22 Temmuz 2005 tarihli kararında, bankanın zarara uğratılmasına ilişkin Dinç Bilgin'i ''zimmet'' suçundan 14 yıl hapis ve 499 milyon 977 bin TL para, Şevket Önay Bilgin'i 9 yıl 4 ay hapis, Şükrü Karahasanoğlu ile Zeki Ünal'ı 9 yıl 26'şar gün hapis, Mustafa Dinçer ile İsmail Hakkı Karakaya'yı da 7 yıl 9 ay 10'ar gün hapis cezasına çarptırmıştı.

''Nitelikli dolandırıcılık'' suçundan Cavit Çağlar'ın 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıldığı kararda Mustafa Çağlar'a 1 yıl 6 ay 22 gün, Hakkı Cengiz Kırgül'e de ''özel belgede sahtecilik'' suçundan 1 yıl 8 ay hapis cezası verilmiş, ancak bu cezalar ertelenmişti.

Mahkeme heyeti, Dinç Bilgin, Cavit Çağlar, Mehmet Nail Keçili, Şevket Önay Bilgin, Mustafa Çağlar, Türker İnanoğlu ve Nevzat Ak'ın da aralarında bulunduğu 23 sanığın ''cürüm işlemek amacıyla teşekkül oluşturma, bu teşekküle üye olma ve teşekkül üyelerine yardım etme'' suçlarına ilişkin beraatına karar vermişti.

Yargıtay 7. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin kararını usul eksikliğinden bozmuş, ayrıca karardan sonra yürürlüğe giren Bankacılık Yasası'nda lehe hükümler olup olmadığının incelenmesini istemişti.

Yargıtayın bozma kararı üzerine davanın yeniden görülmesine başlanmış, Bilgin ailesi, avukatları aracılığıyla reddi hakim talebinde bulunmuş, ancak mahkeme bu talebi reddetmişti.

Bunun üzerine İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi de Dinç Bilgin ve Şevket Önay Bilgin hakkındaki bu kararı kabul ederek, dosyalarını ayırmıştı. Bu sanıkların yargılanmasına İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesinde devam edilmişti.

Diğer sanıklar açısından yargılamayı sürdüren mahkeme heyeti, 15 Kasım 2006 tarihli duruşmada Cavit Çağlar'ı ''nitelikli dolandırıcılık'' suçundan 3 yıl 1 ay 15 gün hapis ve 20 bin 830 TL adli para cezasına mahkum etmişti.

Mustafa Çağlar'ı da aynı suçlamaya ilişkin olarak 1 yıl 6 ay 22 gün hapis ve 15 bin 620 TL adli para cezasına çarptıran mahkeme heyeti, cezanın ertelenmesine karar vermişti. Bankanın dört yöneticisini de 11 yıl 8 ay ile 7 yıl 9 ay arasında hapis cezasına çarptıran mahkeme heyeti, diğer sanıklar açısından beraat ve ortadan kaldırma kararları vermişti.

2. BOZMA
Kararı inceleyen Yargıtay 7. Ceza Dairesi, Cavit Çağlar ve oğlu Mustafa Çağlar hakkındaki davayı zaman aşımı nedeniyle ortadan kaldırmıştı.

Dinç Bilgin ve oğlu Şevket Önay Bilgin'in hukuki durumlarının ve suç vasfının ihtisas mahkemesi olan İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesinde birlikte yapılacak yargılamada değerlendirilmesi gerektiğini belirten yüksek mahkeme, diğer sanıklar hakkındaki kararı da çeşitli nedenlerle bozmuştu.

Davanın yeniden görülmesine başlanmasının ardından Dinç Bilgin ve Şevket Önay Bilgin'in ayrılan dosyaları, yeniden ana davayla birleştirilmişti.



AA